Devlet gibi devletin şu anda yapması gereken iştir. Patatesi, tere otunu tanzimde satan devlet, fahiş fiyatlarla vatandaşını öpmeye çalışan tüccara dur demelidir. Halk sağlığı için kritik ürünler tespit edilmeli, geçici bir süre ithalat ve üretim süreçlerine dahil olunmalı ve tanzim satışı yapılmalıdır. Maske, dezenfektan vb malzemelerin piyasada normal şartlarda var olabilmesi için düzenleme yapılmalıdır. Bu malzemeleri temin edemeyecek gelir düzeyindeki insanlar için (mesela yeşil kart gibi bir standartta) belirli kotalarla dağıtımı düşünülmelidir.
Bir şey yazacak olduğunda aklına "eeeeeeeıııııaaaaaaa" dan başka bir şey gelmeyen durumdur. Ne diyeceksin ki? Adın, yüzün unutulmuş. Kim hatırlar seni? Eskiden pas gelirdi, voleyi yapıştırırdın ama hayat geçiyor işte.
Kavşaklardaki trafik lambalarını, kavşağın başladığı yerden birleşen yolların içine doğru 20 metre geriye alabilirsek, kırmızı ışıkta geçenlerin sebep olduğu kazaları % 80-90 oranında azaltabiliriz.
1975 Sivas Kangal doğumlu yazardır. MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli'nin onur üyesi olduğu Ülkücü Yazarlar Derneği'nin kurucularındandır ve hâlen Genel Sekreterlik görevini yürütmektedir.
Bahçeli bugün kara yoluyla geldi. Polisi de hükümet göndermiştir.
Devlet bahçeli, istediği her an, istediği her yere gider. Ülkücüler de gayet güzel genel başkanlarını korurlar. biz dantelli perdeden kefen giymedik.
Belli ki bu ziyaret birilerinin fena halde zoruna gitmiş. Oh ne ala! Böyle daha iyi oluyor. Kudurun! Türk milleti, devletine de milletine de sahip çıkacak. Teröristler de 80 sene önce ne olduysa bugün de o olacak.
bu gidiş, sade bir kabadayılık ve cesaret göstergesi değildir. ülkenin her karış toprağına sonuna kadar sahip çıkılacağının iradesini ortaya koymuştur.
"yeter artık, madem öyle bölelim memleketi, ne halleri varsa görsünler" diyen bıkkın, bezgin millete; türk devletinin kararlılığını göstermiştir. türk devletinin mi diye soranlar olacak. evet, türk devletinin!
ziyareti şehre 3 kilometre uzakta diye eleştirenler olmuş. az kaldı. azın, daha azın. yatak odalarınıza kadar gelsinler.
deh deyin benim atıma türküsü murat çobanoğlu tarafından da seslendirilen büyük halk ozanı. Yöresinin ruhudur aşık şenlik.
birgün Kars'tan Çıldır'a gitmek ister. kara bir atı vardır. biraz tembel mizaçlı olacak ki gördüğü çamura yatar. karşıdan gelen kızlar da şenlik baba'ya yardım etmek isterler. şenlik baba yanında sazı olmadığı için kamçısını saz eder, deh deyin kızlar deh deyin benim atıma diye türküyü söyler.
rus paşasının karşısında şiir söylemesi istenince, "al'osman'ı isterim" diye müthiş bir şiir okur.
ruhu şad, mekanı cennet olsun. nur olsun şenlik baba!
13 ekim 2014 tarihli yazısında, rüya aktarımı yaparak, dolaylı yoldan hepiniz kafirsiniz, yanakcaksınız, biz kurtulacağız, kurtulmak istiyorsanız hizmete katılın diyen yazar.
bir müslüman olarak şu siyasal islam'ı artık küfürsüz tanımlayamıyorum. allah beni affetsin.
1984 doğumlu amerikan opera sanatçısıdır. kendileri soprano olup gayet de iyidir. mersin uluslararası müzik festivaline katılmış cumhurbaşkanlığı senfoni orkestrası ile sahne almıştır. biz tabi bunları hep sonradan sonradan öğreniyoruz.
lazım olan gerekliliktir. Şöyle orospu çocuğu gibi terörist saldırılarını bırakır belki adam gibi, erkek gibi, ordu gibi savaşırlar. Şöyle ağız tadıyla.
iskambil oyunlarında yaz-boz tutma işini kimin yapacağını belli etmek için edinilmiş bir kural. Her oyuncu bir kart çeker, en küçük kartı çeken tabelayı tutar.
lan olayı bi bütün açılarıyla serin kanlı olarak düşünün. eşcinseller evleniyor, bir şekilde evlat ediniyorlar. diyelim ki katır, yeteri kadar sosyalleşti. Doğada yalnız başına kalmış bir sıpayı evlat edindi. Edinebilir yani. Sonra ona diş hediği yapar falan, kim ne karışır amk!
Ben üniversiteye girerken iş bulabilmek tek kaygımızdı. Atadan dededen bir şey yok. Ya sanayi, ya da okuyacaksın... Okuduk. Yine aynı durumda olsam yine okurum.
Sana gündelik hayatında faydalı olabilecek yukarıdaki çok sayıda öğüte kulak ver. Bunlar sana üniversite hayatın boyunca yardımcı olabilir. Ancak mezuniyetten sonra olmaz.
Bir şeyin farkına var. Türkiye'de okuyabileceğin en cafcaflı üniversite bile "evrensel bilgi" kavramına seni yaklaştırmayacak. Dolayısıyla dönüp dünyaya bak ve bu karşılaştırmayı yaparken asla kendini, ülkeni ve okulunu küçümseme. Sadece aradaki farkı gör ve neyin eksik olduğunu tespit et.
Bu evrensel bilgi, edinme yolları ve kullanma şekilleri aklının hayalinin almayacağı bir serbestlik zemini üzerinde düşünürsen, seni insanlık kavramına yaklaştırır. Öteki türlü edineceğin her başarı "inek" olarak yiyeceğin damgayı haklı kılar.
Her iki "anlayış" ve "yaklaşım" farkından kaynaklanan aradaki farkları kapatmak için dünyanın en ünlü üniversitesine gitmen gerekmiyor. Bilakis, hakikati farkettiğin andan itibaren "kahrolsun akademik disiplin" diyorsun. Aramıza hoşgeldin, artık bir anarşistsin.
Burada sözünü ettiğim anarşizm, gençlik hareketlerine katılıp eylem yapmak, kaldırım taşı kırıp banka camına fırlatmak değil elbette. Artık "maaşa bağlanmış bir rutinle devam eden bilimsel çalışma"nın yavanlığını anladıysan, buna başkaldırıyorsun. ilkokulda yavaş yavaş sende öldürdükleri "yaratıcılık" ruhun canlanıyor. Tabi mecali kaldıysa. işte seni evrenin geri kalanından eksik koyan bütün engelleri bu yaratıcılık ruhunu diriltmek suretiyle aşabileceksin.
hamdolsun bir kez daha seçim mağlubiyeti yaşamamızı sağlamış referandumdur.
şu başlıkta, refahtan, medeni olmaktan bahsedenler var. Hayır vermenin mantıklı olduğunu, bizim "milli bilinç, tarih" vb. hayvanlıklarımıza rağmen, medeni bireylerin bunu takmadığını yüzümüze çarpanlar var. yani maaşı düşecekse neylesinmiş williamın torunluğunu...
Şimdiye kadar hiçbir orospuya küfretmedim. Para da bir seçim en nihayetinde. Yalnız şunun bilinmesi lazım. Ortada söz konusu olan iskoç medeniyeti değil, ingiliz medeniyetidir.
youtube da keşfettiğim güzel amatör seslerden birisidir. bir kaç klip denemesi de yapmışlar, sevmedim ama fena olmamış. ama merdivende okuduğu türküler, dupduru, saf, muhteşem...
