silinme talebinde bulundum. yakin zamanda silinirim. yazmayacaktim ama sonunda akilli basli seyler yazanlar olmus. soylediginiz herseyin farkindayim. cizrede yasananlari da anliyorum ve biliyorum. o bebegin olumunden devleti de suclu tutmuyorum. nasil tutayim. yillarimi devlete vermisim. alti yillik dogu gorevim boyunca resmi plakayla teroristlerin kol gezdigi daglardan gecmisim.
duzgun cevaplar verilmis ama maalesef yine derdim anlasilmamis.
bak kardesim ben dogma buyume istanbulluyum. aslen gumushaneliyim. kurtlukle uzaktan yakindan ilgim yok. hdpye pkkya zerre sempati duymam sozkonusu olamaz. ama anlayin artik, butun kurtler pkkli degil. olen bebegin ailesi pkkli olsun diyelim. yine de 35 gunluk bebegin olumune "oh olsun" demeni gerektirmez bu. saniyorsun ki kallesce oldurulen fidanlara, gencecik cocuklara uzulmuyorum. cigerim yaniyor elbette ama o bebege de uzuluyorum. seni de insan olmaya davet ediyorum. tek derdim bu. o bebek uzerinden yapilan propagandayla zerre ilgilenmiyorum.
insallah bu kez anlatabilmisimdir. ben gidiyorum. daha once de dayanamayip giden arkadaslarim olmustu. artik onlari daha iyi anlayabiliyorum.
uc saattir tek derdim; daha dunyadan haberi olmayan 35 gunluk bir bebegin olmesine "oh iyi olmus" diyen vicdansizlara tepki gosterdigimi anlatmaya calismak oldu.
ne teroristligim kaldi, ne devlet dusmanligim, ne geri zekaliligim...
kendimi niye yoruyorum ki!
okudugunu anlamaktan aciz, insanligini unutmus adamlara niye laf anlatmaya calisiyorum.
hdp'nin meclise girmesinin cia'nın işine geleceğini, insanları korkutup buna yönlendirmek için böyle bir tehditte bulunduğunu söylüyor bazıları. bense bunun tam tersini düşünüyorum. cia hdp'nin meclise girmesini niye istesin? hdp meclise giremezse ortada siyasi bir kanat kalmayacak, tamamen pkk ipleri eline alacak. cia türkiye'nin bölünmesini, kürdistan'ın kurulmasını hedefliyorsa pkk'nın güçlenmesi daha çok işlerine gelecektir.
"Sevgili dostlarım, Gezi olaylarından bugüne Türkiye’de sahnelenen oyunu dikkatle izliyorum… Bütün bu gördüklerimiz ve incelediklerimizde derin ve net izler var. Çıkan sonuç da çok açık; Gazi Mustafa Kemal’in ölümü dahil sonrasında yaşanan bütün bu tip olaylarda yani “kritik olanın ortadan kaldırılmasında” aynı örgütlenmenin izini bulabiliriz!"
star gazetesindeki köşe yazısından bir bölüm bu. şimdi link paylaşıp havuz medyasına damla da olsa katkıda bulunmak istemiyorum.
ben de söylediği yalanlar yüzünden sanıp heyecanlandım ama maalesef, fatih terim'in özel mesajlarını mı yayınlamış ne. mahkemeye gelmemekte ısrar ediyormuş, o yüzden görüldüğü yerde kelepçe takılıp mahkemeye getirilmesine karar verilmiş.
("yeniakit de neymiş lan. açmam o linki" diyenler için ilgili kısım aşağıda.)
"bu yapıda herkes var. hatta iran, suriye üzerinden ve pejak üzerinden bu şer ittifakına destek veriyor. israil, suriye, mısır bu kirli oyunda birlikte hareket ediyor.. almanya deyince zaten orada abd, ingiltere, fransa, israil ve vatikan var demektir.. bu yapı içinde yunanistan da var, kıbrıs rum kesimi de.. iskandinav ülkeleri de var, benelüx ülkeleri de..
bu ihanet çetesinin içinde nato üyesi müttefik bildiklerimiz de var, ab içinde birlik olma senaryosunun üyeleri de var. kimi halkı müslüman ülkelerin işbirlikçi yöneticileri de bu haçlı ittifakına destek veriyor.
bu saldırılar sadece pkk, dhkp-c değil, son saldırıda ermeni teröristlerin de olduğu iddiaları sözkonusu.. paralel yapı da çeteye dahil, masonik örgütler, beyaz türkler, derin devlet, herkes bu koalisyona dahil..
kapitalist borsa spekülatörleri, komünist maskeli taşeron örgütler, faşist militanlar, ılımlı islamcılar, sağ-sol, alevi-sünni yedekleri ile birlikte hepsi cephede.. bunların kadrolarında şeyh de var, fahişe de.. yoksulunu da, zenginini de kışkırtıyorlar.. liberalini, çevrecisini, herkesi bu kirli savaşın içine çekmeye çalışıyorlar."
biri "beşiktekinden en yaşlısına" demiş. gitsin anadolu ajansına başvursun bence. hemen işe alınır. oh mis.
diğeri haberin birgün gazetesinden paylaşılmasına takmış. haberin içeriğine bakmamış. halbuki bir iddia değil, bir gerçek var ortada. aç adamların twitter adreslerini bak güzel kardeşim. gerçi azcık utanmaları varsa silmişlerdir o twitleri ya, neyse.
habere göre ajans mülakatlarda siyasi sorular soruyor. selahattin demirtaş, tayyip erdoğan, akp, ışid vs. hakkında sorular sorularak siyasi eğilimi belirleniyor. montaj elemanına bile bu tip sorular soruluyor.
bi apo vardı, ne oldu ona? niye kimse "son günlerdeki olaylarla ilgili yorumunuz nedir?" diye sormuyor. halbuki üç-beş ay öncesine kadar sayın apo'ydu, imralı'ydı.
-Merhamet ettiklerinizi hayatta tuttuğunuz, merhamet etmediklerinizi katlettiğiniz bir terör örgütü müsünüz siz?
-Bu öldürmeye odaklı terör çetesinin başında kim var?
-Kaç tetikçiyle çalışıyorsunuz?
-Sinek gibi ezmekten söz ediyorsun, bu zamana kadar kimleri sinek gibi ezdiniz?
-Mafyanızın babası kim?
*
Ey köşe eşkıyası!
Madem dünya basın tarihine, "köşesinden ölümle tehdit eden köşe yazarı" olarak geçecek denli gözünü kararttın.
Gözünü daha da karart.
Ve şu sorulara cevap verecek yürekliliği göster.
Göster de, kimlerin tosunusun, bilelim.
MiT MÜSTEŞARI FiDAN'A SORUYORUM
SAYIN MiT Müsteşarı Hakan Fidan...
Dün gazete köşesinden benim için...
"istesek seni sinek gibi ezeriz. Bugüne kadar merhamet ettik de hâlâ hayatta kalabiliyorsun" diyen Cem Küçük adlı şahısla...
-Kurumunuzun herhangi bir ilişkisi var mıdır?
-Bu şahsın 30 Ağustos resepsiyonunda sizinle bir odaya çekilip yarım saat süren bir görüşme yaptığı söylenmektedir. Bu doğru mudur?
-Eğer doğruysa... Bu şahısla ne konuştunuz?
-Bu şahsın kendi gazete köşesinde size arkasını dayamış izlenimi vererek önüne geleni tehdit etmesinden, kendiniz ve kurumunuz adına rahatsız olmuyor musunuz?
*
Hiçbir önyargı taşımadan sorduğum bu sorulara bir yanıt vermeniz mümkün müdür?
BURASI BiR HUKUK DEVLETi MiDiR?
ADAM köşesinden "Sana merhamet ettik, bu sayede hayattasın, yoksa seni sinek gibi ezecektik" diye yazıyor.
-Canımızı emanet ettiğimiz devlet yetkililerinden "tıs" yok.
-Bakanlardan, milletvekillerinden "tıs" yok.
-Savcılardan "tıs" yok.
-Eski dostum Beşir Atalay'dan "tıs" yok.
-Numan Bey'den "tıs" yok.
-"Demokrat" lider Abdullah Gül'den "tıs" yok.
-Karşılaştıkları herkese "olup bitenden çok rahatsızız" diyen AK Parti'nin fısıltı gazetesi muhaliflerinden "tıs" yok.
-Meşruiyet sözcüğünü her cümlesinde geçiren Başbakan'dan "tıs" yok.
*
Bu adamın bana yaptığı tehdidin binde biri, bunların gazetelerinde yazıp çizen birine yapılsaydı.
Ortalığı inletirlerdi.
*
Aslında doğrusu...
Burası dağ başı değil de bir hukuk devleti olsaydı...
Bu eşkıya, asla bu denli cüretkâr olamazdı.
AK PARTi'NiN KANAAT ÖNDERi BU MU?
AK Parti'ye sesleniyorum:
-Sizin kanaat önderiniz bu Cem Küçük denilen şahıs mıdır?
-Önüne geleni işinden attırmaya çalışan, önüne gelene karakter suikastı yapan, önüne geleni hedef gösteren bu adam içinize siniyor mu?
-13 yıllık iktidarınızın ardından geleceğiniz yer, "Sinek gibi ezeriz" diyen birinin size kanaat önderliği yapması mı olacaktı?
-"Bizim merhametimizle hayattasın" diyen biri midir sizin yeni Türkiye'nizin yeni mütefekkiri?
-Bu tür tetikçilerle mi Türkiye'ye birliği, bütünlüğü, huzuru, mutluluğu getireceksiniz?
-içinizden hiç kimse bu tetikçiye "Sen bizi temsil etmiyorsun, bizim adımıza konuşma" demeyecek mi?
ALLAH'IN VERDiĞi CANI ANCAK ALLAH ALIR
ÖLÜM tehditleri falan vız gelir, tırıs gider.
*
Koruma ordusuyla dolaşmıyorum.
Hep sokaklardayım.
Elimi kolumu sallayarak dolaşıyorum.
*
Korkacak, sinecek değilim.
Doğru bildiğim yoldan, hakkı haykırmaktan, doğruya doğru eğriye eğri demekten beni kimse alıkoyamaz.
*
Benim inancıma göre Allah'ın verdiği canı, ancak Allah alır, kadere imanım tam.
*
Ama bu, mafya bozuntusuyla hukuk önünde hesaplaşmayacağım anlamına gelmez.
Hukuki çerçeve içinde kaçtığı yere kadar kovalayacağım bu organize suç örgütü elemanını...
Dün gerekli hukuki girişimleri başlattık.
KIVIRMAYA BAŞLADI BiLE
ÖLÜMLE tehdit eden şahsın kulağı çekilmiş olacak ki...
Dün bir tweet'le durumu kurtarmaya çalıştı.
*
Yazdığı şu:
"Benim kastettiğimin medeni ölü haline gelmek olduğunu herkes biliyor ama kasıtlı olarak kriminalize etmeye çalışıyorlar."
*
Sen busun işte eşkıya bozuntusu.
"Sinek gibi ezeriz" diye, "Merhametimizle hayattasın" diye yukarıdan yukarıdan atıp tutarken...
ilgili başlıklara girip millete mal, gerizekalı, beyinsiz, liseli gibi laflar söyleyen ama olayın özüyle ilgili söyleyecek hiçbir şeyi olmayan tiplerdir.
bu sefer babam çıktı piyasaya. "allah seni ıslah etsin" dedi. ben de baktım olacak gibi değil, "amin" dedim kapattım mevzuyu.
insanın bütün akrabalarının akpli olması ne kadar kötü bir durum ya. facebookta bir eleştiri yazıyorsun, hepsi üşüşüp seni akrabalıktan reddetmeye kadar götürüyorlar.
hayır, yanıyorum da bulduğum süper argüman zerre işe yaramadı ona yanıyorum.
lanet olsun. halamla kavga ettim bu mesaj yüzünden. hadi "üstün açık yatmışsın" diye dalga geçen arkadaşıma cevap vermedim, hoşgörü gösterdim. ama halam "yuh sana. yazık ki müslümansın ve yazık ki yeğenimsin!" yazınca sinirden elim ayağım titredi ve topa girdim. baktım sonu gelmeyecek, kestim tartışmayı.
ismim nick altımda yazıyor. faceden arkadaşlık isteği yollayıp düzgün bir dille, hakaret etmeden destek çıkmak isteyen olursa "hayır" demem.
""mağazamıza yapılan bu saldırı kırşehir halkı tarafından değil şehrimize dışarıdan gelen ve ülkemizi iç savaşa sürükleyen provokatörler tarafından yapılmıştır"
yüzyıllardır bir bütünüz ve bir bütün kalacağız.""