Ara ara tamam şimdi oldu dediğim ama sonra yine avcumdan sabun köpüğü çabuçak eriyip giden.
Bir zamanlar iş,eş,sevgili,para,sosyallik diye baktığım sonra bunların herbirine sahip oldukça yok abi bu da değil dediğim. Mutlu olmak,bu kadar kalabalık insan yığını arasında bile yalnız olduğunu hissetmemek galiba. Sonuç yine kendimiz yani, ruhunu ne kadar tatmin edersen o kadar mutlu olursun.
kendini ne kadar önemser başkalarının mutluluğu için av olmazsan o kadar mutlusun dedim kendime.sonuç artık daha mutluyum.
Hemen bosanılması gereken durumdur. Ama ya erkek bunu reddediyorsa, ya hayatı cehenneme çevirmek için boşanmayarak süründürüyorsa, ya ölüm tehdidi varsa.... Bu ihtimallerde yaşanıyor ne yazık ki. Her zaman dürüst olmak hayata tutunmak için yetmeyebiliyor, bir de burdan bakmak lazım beyler..
Dinlemek bir fırtınadır, depremdir demiştim, hayır! sen dinlemiyorsun yaşamı, biz dinlemiyoruz. Sadece seyrediyoruz kasırgaları. insanın özü tabiatı dinlemekte yatar, kendi özünden o kadar uzak ki insan...... bu yazıyı yıllar önce, kızgın olduğum bi an sevgiliye yazmıştım, ki oda yitip gitti zaman gibi...
zorunlu iş arkadaşıyla ne konuşsam lan dediğim zamanlarda zorunlu konuşmaya istinaden
ben: - ıyeoka- simply falling'i dinledin mi çok güzel bir parça
o: ooooo dinledim tabii sen daha yeni mi dinledin( küllü yalan)
