franz kafka'nın bana bahşettiği ruh halinin tanımıdır. ardından bunu sabahattin ali, albert camus, nietzsche, dostoyevski, emrah serbes, ali lidar ve tezer özlü takip eder.
kimseyi sevemiyorum.
annemi seviyorum.
babamı sevmediğimi söylesem de bunu söylerken acı bir pişmanlık duyuyorum.
10 yaşındaki kardeşimden dayak yiyorum.
franz benim sevgilim değil. o aslında içimdeki ben.
güzel yazıyorum, gerçekten güzel yazıyorum lâkin yazarken kusuyorum.
migrenim var ve ben bundan bıktım.
eskişehir'de harika bir yer biliyorum. sadece yeşillik olan, arkası ev dolu olsa da. bunu kimseyle paylaşmıyorum.
bir dergide yazıyorum ama sadece iki kişi kim olduğumu biliyor.
anneme hep yalan söylüyorum.
hiç arkadaşım yok.
beni sıradan bir tanışmaya layık görmeyen, sürpriz yapmasa da ilginç zamanlarda bana, beni sevdiğini hatırlatan, benim uyumamı pencerenin önünde bekleyen. o sigara içerken birlikte kitap okuyan erkektir. ama genel olarak ideal erkek yoktur.