maçlarla aşılabilendir. paylaşacak çok etkinliği, söyleyecek çok sözü varmış gibi her türlü sosyal medya kanalına üye olan tiplerin de katkılarıyla nice sol frameler sikilmektedir.
(bkz: hııaaa futbol çok süper bi şey laann)
tanım: en kuvvetli hislerden biri olan aşkın, götürüleridir.
burada mevzubahis gerçek aşktır. hani taraflardan biri birkaç gün aramasa, diğerinin içinin yandığı, hayata küstüğü cinsten. hani ufak da olsa yalan söyleseniz birçok gece uyutmayacak vicdanı yaptıran türden. hani özlemelere dayanılmayan, sarılmalara doyulmayan türden.
şöyle yıllanmış, çok ağlanmış, çok canınızı yakmış, vazgeçemediğiniz hatta vazgeçmeyi düşünmediğiniz türden olan aşktan bahsediyorum.
yıllar sonra birgün; aslında size ne kadar çok yalan söylendiğini, kaç gece uykusuz bırakıldığınızı, aslında litrelerce gözyaşınızın nasıl saçma salak sebeplerle akıtıldığını fark edersiniz. aslında birine bağlanırken, nasıl kendinizden uzaklaştığınızı, belki geri döndüremeyeceğiniz özsaygınızın elinizden kaydığını, ebeveynvari hislerle ''onun için yaşamaya'' başladığınızı anlarsınız. kızmasın diye, küsmesin diye, üzülmesin diye, sinirlenmesin diye yapmadığınız şeyleri aslında boşu boşuna kaçırdığınızı anlarsınız.
çünkü canım kardeşim, o asla senin kadar uykusuz kalmamış, senin kadar üzülmemiştir. asla senin kadar düşünmemiştir. o gitmiştir, o gezmiştir, o yapmıştır. o kendine sıkı sıkı bağlanmıştır. gönül rahatlığıyla yalanlar söyleyip zerrece pişman olmamıştır.
o yalan söyler sen üzülürsün, o aldatır sen ağlarsın, o değer vermez sen kahrolursun. mutlaka ''biri hep daha çok, çok seviyor'' çünkü. her aşkta mutlaka bir kurban oluyor çünkü.
biraz kendini yetiştirebildiysen , fark ediyorsun ne duruma düştüğünü. kendinden nefret etmene sebep olan şeyleri anlıyorsun. aşkla enayiliği ayırt etmeye başlıyorsun. bir öfke yerleşiyor tabi içine. hayatta kalma içgüdünle, acıyı seven mazoşist yanın çatışıyor.
ağzına sıçılıyor mu, sıçılıyor. gerçekler acıtıyor mu, acıtıyor.
içinde bulunduğumuz yaz mevsimine yapılan sitemlerdir.
en azından geceleri, bir serinlik bir şey bekliyor insan. yaprak kımıldamıyor lan şerefsiz. kıçımızdan başımızdan ve de tüm eklem yerlerimizden ter akıyor. nefesimiz kesiliyor.
klimalar sayesinde boyun tutulmaları yaşar olduk.
haftaya 10 derece daha yükseliyormuş sıcaklık diyorlar.
her yıl çoğalarak yayıldılar. yaz aylarında bursalı' dan çok arap geziyor güzelim şehirde. önceden sadece kültürpark' ta görürdük kendilerini * , şimdi çil yavrusu gibi dağıldılar. alışveriş merkezlerinde, çarşıda ve yeşillik olan her yerdeler. rahatsızım lan, defolup gitmelerini dilerim.
sırf yahudi olduğu için yarışmadan çıkarılmak istenmesi gerçeği. trt , ülkenin yobazlıkta sınır tanımayan insanlarından aldığı eleştirilere dayanamamış olsa gerek ki hala bir basın açıklaması yapmadı, seçtiği sanatçıyı göt gibi bıraktı medyaya. yahudi olduğu için sanatçıyı eleştirmek nedir ya? nasıl bu kadar kalın kafalı sabit fikirli nasıl bu kadar cibiliyetsiz olabilip adamı yarışmadan attırmaya kadar gidebiliyor insanlar ? nefretlik milletiz.
