kendi şarkılarını dinlerken amansız bir hastalığa yakalanan şarkıcı.
yalnız ms hastalığını belki bilen bilir, eğer çok acayip bir durum oluşmazsa genelde keyfin yerindeyse hayatına devam edersin. milyon tane insan ne hastalıklarla boğuşurken bana ne serdar ortaç'tan.
fi tarihinde oturur gibi yapıp ayakta bitirdiğim yoldur.
ankara'dan sonra cırcır oldum, hani derler ya "konuşsam tesiri yok, sussam gönül razı değil" diye. aynen o duruma gelmiştim. okul sakarya'da. bayram öncesi okuldan ilk defa evime gidiyorum, sevinçliyim. ankara'dan aktarmalı geçmekteyim. ankara'da yani aşti'de sandviç gibi bir şey yedim.
akabinde dizel oldum.
bildiğin toma gibi püskürtüyorum. otobüste bir sıkıştırdı, afedersiniz, bir osurukla dünyalar benim olacak. fakat yapamıyorum, göte güvenmiyorum her an koltuğu kahverengiye boyayabilirim. bi petrolde zorla durdurdum otobüsü, koşarak tuvalete gittim. amk çocuklarının hepsi sıkışmış, ama cesaret edip söyleyen yok. neyse tarsus'a kadar gene benim göt havada, duramıyorum birader.
tarsus'a girdik. ben gene koşarak helaya yardırdım. muavin ardımdan "abiii hemen kalkıyor" dese de umrumda mı dünya. sıçtım ve dünyalar benim oldu.
mersin yoluna girdik bir ton çukur var. benim göt gene coştu. yanımdaki dayı tarsus'ta indiğinden tektim, bu sefer yüz üstü yattım koltuğa, kertenkele gibi diğer yolculara bakıyorum. ulan normalde çok da atılgan biri değilim, ama alta sıçma korkusuyla neler yaptım.
mersin otogarından bizim ev 15 dakika. ama gidemedim, 45 dakika da orda sıçtım.
ah o karayolu yok mu, hala tırsarım her girişimizde.
hatun kişisiyle bir yerden sonra devam etmek istemeyen eleman bombayı patlatır
"görüşmesek daha iyi"
neyse arayı da sempatik tutmak için ilerleyen günlerde şu bomba patlar çocuktan
"kardeşimin kalbi delik. bir tek babamla benim dokumuz tutuyor. kendimi onun için feda edeceğim, yaza kadar ameliyat olması gerek. bulunmazsa ben kalbimi vereceğim kardeşime"
eylül geldi, eleman turp gibi, kız kardeşi sağlam. bizim kız gazi oldu ama.