icat edildiği yönde işe yaramayan içi dolu saçma sapan aparat. En güzel modellerin de içini yastıkla doldurup esas alıcıyı sütyeninden eden. Bunu alan ablanın bir sonraki cümlesi şudur ; şimdi onlar düşünsün.
Bir şekilde hayatınızın bir alanına giren insan evladının size sizin kadar değer vermemiş olması hali.
sadece aşkta olmaz.
idol olarak gördüğünüz biri; öyle bir hareket yapar ki; değil önemsenmek, size duyulan nefreti hissedersiniz.
(bkz: çocukluk travmaları)
dürüst olunursa kendisini apaçık ortada savunmasız bulmaktan korkma duygusuyla harmanlanıp, çekingenlikle tatlandırılmış harekettir. ilginçtir velhasıl, çünkü neyi arkanda bırakmaya çalışsan hep peşinden gelir. üzerine yürümek lazımdır, tam içinden geçmek korkulanın. ya da boşverin amk her şey olacağına varıyov.
Oturum açmak için bin takla açtığınız siteye sahip okul. Dili ingilizceye ayarlasanız bile bir süre sonra ispanyolca içinde boğulacağınız bir oturum açma süreciyle karşılar sizi. Ha açılmaz mı? açılır da, ne gerek var.
Krzysztof Kieslowski'nin bleusundan sonra yazılmış olması; gerek sözler, gerek demet sağıroğlunun o zamanki görünüşünden ötürü 'lan acaba filmden mi etkilendi kadın?' sorusunu akla getirir. yani bende getirdi neblim sözlük.
istemeden komik sonuçlar doğurabilir.
Ard arda dört sorunun yanıtını soran yakın arkadaşa a - c - d - c diye yanıt vermemin akabinde dalga geçtiğimi sanması, benim de sonrasında kafama dank etmesi üzerine gülüşmeler ve neredeyse sınavdan atılış merasimi.
Siz de deneyebilirsiniz!
(bunun için gerekenler: bir adet müzik zevki sağlam arkadaş) (bkz: acdc)
herhangi bir çoktan seçmeli sınav.
üst komşuyla ortak internet bağlantısına sahip olan ev arkadaşları, fatura gününü geçirmiş komşulara 'ne ayaksınız sevgilım' temalı mesaj yazmaya karar verir. uzun beyin fırtınası ve gülüşmeler sonucunda bir metin oluşturulur. e göndersek mi artık der taraflardan biri. diğeri yanıtlar; e gerek kalmadı, duydular zaten! *
gece yarısı arkadaş ortamında, sohbet muhabbetle içilen çaylar çaylar sonra, kaç bardak içildiği hatırlanamayan bir gün ardından kaçıncı bu lan sorusuna 'çayamadım' diye yanıt vererek evin tarihine geçmiş adam tanıyorum. **
sonrasında elindeki rüyanın tadını çıkartma şansı verse de; kimi zaman o kadar gerçekçi olur ki uyandığınızda koyu bir pişmanlık içinde yüzüyor olursunuz. hem gerçek olmadığını bildiğiniz halde devam ettiğiniz için; hem de ne olursa olsun onu bir kere yaşamış gibi hissettiğiniz için. kötü be sözlük.
Benjamin button misali yaşlandıkça küçülen, dolayısıyla yürümeyi geç öğrenen makinenin, korkunç gürültüler eşliğinde gerçekleştirdiği; aile fotoğraf albümünde yerini alması gereken eylemdir.
yalnız kalma korkusunun tetiklediği sevgi bağı olsa gerek. ama yalnız kalmaktan korkmak sanılmasın kötü şeydir. Tek geçerli unsur o olduğunda sakat sadece.
iki insanın yıllarca birbirine tahammülü de değil; doyamamasıysa odur güzel olan.
bireyin kendi yarımlığını biriyle tamamlaması değil; kendine yetebilirken de bir bedeni arzulaması..
her insan bunun için yaratılmadı tabi, o ayrı. kendini adamak kolay şey değildir.
Düşünmeden sarf edilendir çoğu zaman. Sinirliyken söylenir; ve kızgınlık anında söylenmesi daha da çok kırar insanı.
Bilinçli söylenen zaten amaca hizmet eder değerli birindense.
neolitik çağ göz önüne alınarak düşünüldüğünde doğru olan önermedir. o dönemde Yapılan habitatlar ve gündelik hayatı idame ettirmek için bulunan çözümler gerçek birer yaratıcılık örneğidir. (bkz: çatalhöyük)