allah bile insanları dikkat çekmek için yarattıysa ben neden dikkat çekmemeyim, müthiş bir deham ve inanılmaz yeteneklerim varken bunları sizden saklayamam, herkes görsün; görsün ki, ne kadar alçakta olduğunun farkına varsın ve bana ulaşmak için çaba göstersin.
bunlar böyle bilmeden konuşurlar, ben ise zevk alıyorum böylelerinden. demek ki yaratılma amacınız da buymuş, benim egomu hizmet etmek. allah'ım ne büyüksün.
başka amaç var mı ki diye sorarlar adamı? mesela? iyi insan olmak; hikaye. allah her şeyi mekanik yarattı.
bana allah'ın sevdiği bir kulu çıksın da ibadet etmesinin başka bir amacının olduğunu söylesin; söylesin de derin bilgim ile onu rezil edeyim, hiç çekinmem.
geçenlerde bir hastahanede bir şizofrenden duyduğum cümle.
"burada bir sürü gereksiz kişi var, ortaokul veletleri, puberte bebeleri, bir de yazar diyorlar kendilerine, sizi gidi gizli şehvet düşkünleri, yenilik düşmanları" diye bağırdı adam, hiçbir şey anlamadım. sonra da kendisini 10.cu kattan fırlattı, öldü. anlatabildim mi?
arkadaş gurubunda tek kalan kişiyi sinirlendirmek için ya da güya eğlendirmek amacıyla diğer üyelerin boş-beleş espri görünümlü tırt işler yapması halinde; esas oğlanın verdiği tepkidir.
hani olur ya; bir herifin yazısını okursunuz, belki kısa, belki uzun.. çok sıradan bir cümle ""hhımm bu adamda iş var" dedirtir. yok işte arkadaş; çok uğraşıyorum... yok.
klasik yorumlar; karşı cins için çırpınan veletler, orijinal bir şeye sazan avcısı diyen hala bu duruma direnç kazanmayan embesiller.
bakın bazen diyorum ki, insanlar hisseder, ben kelimelerime yüklüyorum, karşımda olsanız ve kendinizi zorlasanız anlardınız..
iniyorum, çok aşağı ama yine anlamıyorsunuz, ne yapmalıyım?
haketmiyor musuz yoksa? hayır, ben burdaysam, boşuna burda değilimdir, süreci hızlandırdım.
şimdiye kadar bir yazdığı diğeri ile tutmayan yazılarına hiç rastlamadım. hatta yazdığı tüm entryleri okudum ama insanlar bir şekilde karalamak istiyor.
eski yazar, silik, donuk, kırgın yazar drnirvana'nın burdaki entrylerini hiç utanmadan üstelik arlanmadan taşıyan yazarları bünyesinde bulundurarak orijinalitenin tavanına yuva kuran sözlük. nasıl moderatörleri varsa artık.
edit: entryleri taşıyan pürüzlüduvar nickli bir yazar. drnirvana ile alaksı yoktur, biliyorum.
bindiğim ilk dolmuşla bile dil ve edebiyat hakkında genişçe bilgilendirildiğim şehir. buyrunuz efem yakın zamanda yaşanmıştır:
+usta balcalıya gider mi bu?
-sizin beyaz dolmuşlardan haberiniz yo mu beyaz domuş bu kampüsün içine kadar girer.
+tamam usta gelin hadi la gidiomuş.
-ne kadar kaptan öğrenci?
+750
-allah allah?
+ucuz demi bazen öğrenci gardaşların parası çıkışmıor 500 alıoz yeri gelior hiç almıoz
-3 kişiiz 2 lira çıktı abi olur mu?
+lan adamı sölediğine pişman ettirmeyin hemen be. vardır sizde çıkar 250 daha.
-tamam abi kusura bakma(bulunur verilir)
+ordamı okuyonuz siz?
-yok abi arkadaşları ziyaret edcez biraz da kampüsü gezecez baraj manzarası falan varmış
+abboww!! baraj dedin mi duracan işte. lan bi manzara var aklın hayalin şaşar akşama kadar izle! (yavaştan coşmaya başladı)
-ölemiş usta.
+bi de balık kaynıyor ki sorma geçen gün arkadaşlarla tuttuk biz 69 kilo geldi allah çarpsın.
-oha neyle tuttunuz abi?
+gancayla(elini pence yapmış halde)
-naptınız balığı abi?
+5 e böldük yedik hemen kalmadı bişe.(tam bu sırada trafik sıkışmaya başlar ve volkan ilk lavlarını püskürtür)
+ben bu adananın da trafiğinin de belediye başkanının da ebesini dinini sikiim.
-(oha noluyo lan!!! arkadaşlarla bakışılır gülmek isteyip de gülünemekte sırıtmakla yetinilmektedir)
+26 tane hat aynı yoldan geçer mi mına koyim dakkada 26 tane dolmuş geçior demek bu. o a.d denen şerefsizin işi o. yaptığı köprüyü yıkıor aha şunu mına koym. lan pezevenk yaptığın köprüyü niye yıkıon itoğlu it. trilyon para lan o. kaç sene oldu bitmior şu metro siki de. her yer doz toprak. aldığı parayı götüne harcıyor. sikti attı adanayı.
-seçimde indirin abi o zaman
+şerefsiz bizi de kandırıyor. seçimden önce kırmızı minibüsleri sizin hatta vermicem diyor verioz oyları daha ilk gün bi bakıon gelmiş minibüsler avradını sktiğimin... anasını eşşekler kovalasın dinsiz imansızın...
baraj kenarıyla başımı döndürüp kendi okulumdan beni soğutmuş eğitim öğretim vesaire çatısı.
millet beyaz gelincik burda çekilmiş muhabbeti yapıyor baraj kenarında belediye banklarının olduğu çamaltı yerlerde.
yaz günü hastaneye uzak yerlerde in cin top oynuyor. bu sakinlikten istifade etmeye çalışan, yiyişen bizleri görünce toparlanıp yiyişmiyor numarası yapan ergen vatandaşlar var yeşillikler içinde.
mühendislikler en güzel manzarayı kapmış. tıpçılar maalesef yine manzaraya merkeze hayata uzak.
hastane bahçesi mesire yerini andırıyor. semaverini, kilimini, piknik takımını kapan hasta yakınları keyifte. çoğu arabalarında konaklayıp 3 öğün yemeğini piknik tüpünde kendince yapıyor.
mersin merkeze komşu mersin ilçesi.Yazlıkları bol olan fakat denizi siteler yüzünden boklaşan yer.Buna rağmen mersin'de en fazla ve en büyük kefallerin avlanabileceği bölge.Bok mu yiyorlar anlamadım.Denize girsen kafanın kolunun üstünden atlıyor utanmazlar.Basit bir oltayla onlarca avlayıp akşama rakı eşliği meze edilebilir.Fakat yine de önerilmez.
Erdemlinin en büyük bulvarı alparslan türkeş bulvarıdır.Erdemli çamlığı da ilin her yerinden tüm okulların nedendir bilinmez en tercih ettikleri piknik yeridir.Deniz kenarındadır ve tüm uyarılara rağmen mutlaka her piknikte bu uyarıya uymayan yavşaklar boğulma tehlikesi atlatıp tüm piknik halkının huzurunu kaçırır.
yaz aylarında nüfus patlaması yaşayan turistik mersin ilçesi.göksu ırmağının verdiği hoş bir şirinlik vardır ilçede.Büyük iskenderin generallerinden biri kurmuştur silifkeyi adı oradan gelmedir.Altın kumsalları ve müthiş tarihi değil yaylaları da meşhurdur.bunlardan biri 'mara' yaylasıdır. yayladaki kuleden kıbrısın görülebildiği rivayet edilir.
son yıllarda inanılmaz derecede büyümüş evrim geçirmiş
mersinin en büyük yaylalarından.Nüfus yazın 10000i rahat aşar.Lisesi bile yapılmıştır.Mersin şehir merkezine yakınlığı onlarca yayla bulunan mersinde tercih edilirliğini artırır.Ayrıca kimilerince eskiden bir liman kalesi olduğu iddia edilen gözne kalesi tepede ziyaret edilesi hoş manzara sunan tarihi bir mekandır.Her yıl 30 ağustosta büyük çaplı şenliklerin yapıldığı yayladır aynı zamanda.
pek çok ünlü oyuncuyu bir araya getirmiş olan 2003 yapım yarıcı film.
lost'un john locke'ı terry o'quinn,gray's anatomy'nin dr.meredith grey'i ellen pompeo'nun,amerikan pastasının steve stifler'ı sean william scott'un varlıklarıyla tatlandırdıkları filmde ayrıca elisha cuthbert,luke wilson,will ferrell gibi isimler de rol alıyor.
film müthiş bir soygun planıyla başlar ve bir anda hoş bir hayranlık uyandırır.Akabinde daha tekdüze olaylardan sonra sonlara doğru esas soygun ve plan karşımıza çıkar.Saniye saniye heyecan yayar ve 'ulan yuh bu da mı düşünülmüş' dedirtir.
Bilisayarcı elemanın o bokları nasıl yaptığı insanoğlunun aklına sığmaz.
edward nortonun fight clubdan sonra nasıl bu kadar kas yapabildiğini uzun müddet takıntı yapmama neden olan filmcik. siyahey elemanı öldürdükten sonra polislere teslim olurken ellerini kafasına dayayıp tam bir kanat,göğüs,kol kası şov yapan hayvan dazlak film boyunca her bölesini izleyiciye serilemiştir.
eleman hapisten çıktıktan sonra ise tarikat şeyhi gibi olmuş,melek kesilmiştir.
hacettepe tıp öğrencisi her sabah erkenden kalkar ve büyük ihtimalle sabah 8.40 da olan derse yetişmeye çalışır.öğlene kadar 4 saat teorik ders neticesi stres atmak! mantığıyla bir yemek yer,eğer zamandan tasarruf etmek istiyorsa öğlen arası fotokopi işlerini bitirir akşama arzu ya da öztürk fotokopiye gitme sorunu olmaz.oldukça mantıklıdır.he,öğleden sonranın sunumlarının fotokopilerini de beklemek isteyen ultrainek takım akşamı tercih eder.Akşam fotokopicilerin içi emekli maaş kuyruğundan beter bir kuyruk barındırır.Kuyrukta fotokopş beklerken de zaman kaybedilmez ve herkes birbiriyle ders muhabbetine girer.Ayrıca dün hiç ders çalışamadıklarını,bilmem ne kadar konularının eksik olduğunu,komiteye az kaldığını,dün erken uyuyup bir şey yapamadıklarını vesaire tüm kalabalığa duyurma ihtiyacıyla konuşurlar.
Ne zaman ki not alınır,sonra parayı ödeme çilesi başlar.bu periyodu da başarıyla atlatan öğrenci kişilik artık gönül rahatıyla evine döner.
It's the same old song
We're just a drop of water, in an endless sea
All we do
Just crumbles to the ground, though we refuse to see
Dust in the wind
All we are is dust in the wind
Life's too short brothers and sisters
Dust in the wind
All we are is dust in the wind