dünyanın en paranoyak ve komplocu milleti olan biz türkler tarafından kuşkuyla karşılanmıştır. bir kaşımızı kaldırıp izlemekteyiz ve içimizden vardır bir nedeni diye söylenmekteyiz.
evet girilir.
lakin ki oraya girmek için de önce bi ilkokula falan gidip -de -da eklerinin kullanımları öğrenilir.
sonra sokakta da çıplak dolaşılabilir ne var bunda, şimdiye dek olmadıysa da yapabiliriz gençler umudunuzu yitirmeyin.
yeni bir ahlak anlayışı yaratabiliriz, haydi bre... ama öncelikle ilkokul tabi. çok önemli.
batının doğuyu doğuda birbirine kırdırma nesnesi. batı bir danışıklı dövüşle kendine düşman yaratır. düşmanın sıfatı islam şekli şemali ise sarıklı ve türbanlılardır. bunlar bu düşmanı yaratarak türbanlıyı ve sarıklıyı potansiyel terörist olarak görme haklarını kazanmışlardır. sarıklı ve türbanlı potansiyel terörist olduğu için kendi kanun ve düzenlerine onlara sorgusuz sualsiz faşizm uygulama hakkını da yaratmışlardır. hak verilmez alınır behey!
şimdi gelelim bize. biz neden bu türbanı içinde kalaşnikof saklanan bir cihat unsuru olarak görürüz? batının dayatması ve siyasi partilerin rant çekişmesi. en çok da sıradan insanı vurur.
sıradan vatandaş dinciyse o yönden rant almaya bakar bu türbandan. solcuysa diğer yönden rant almaya bakar. iki tarafın da rantını sikeyim afedersiniz.
yasaklanma durumuna gelince. belli bir kıyafet prosedürü olan yerlerde türban için prosedür değiştirilemez. eğer bir veznedar kadın şapka takamıyorsa türban da takamaz.
ama kıyafetin serbest olduğu üniversitelerde yasak olması bir tarafın diğer tarafı sömürüsüdür tek kelimeyle.
inançları gereği müslüman kadınların taktığı baş örtüsünün modernize edilmiş hali. nokta.
senin bu kadına "türban değil baş örtüsü taksan bişey demiyoruz" deme hakkın varsa o da sana "kot pantolon değil şalvar giysen bir şey demiyoruz" diyebilir.
kendi insanınızı dışlayıp doğuyu unutup kendinizi batıdan saymayın. bu ülke ve bu halk sonsuza kadar doğu ve batı arasında sıkışmış ve karma kültürlü ve birbirini çekiştiren ayrılmış insanların ülkesi olarak kalacak.
tanzimat zamanlarındaki gibi batı özentili yapıp doğudan gelen değerlerinizi hiçe saymayın. ben de dinlere inanmıyorum, fakat bir insanın inancı gereği başına taktığı bez parçası nedeniyle çifte standarda uğramasını aklım almıyor. eğer bunu simge olarak kabul edecekseniz neden kadınlar diye bir soru geliyor aklıma?
kurban bayramı da bir gelenektir. erkekler keser. peki neden bu bir siyasi simge olarak görülmez de laiklik gereği bir dini olmayan devlet tarafından "kutluyoruz" mesajları yayınlanır?
neden askerler doğuda güneyde kuzeyde öldüğünde laiklik gereği bir dini olmayan devlet tarafından "şehit" diye adlandırılırlar?
okula giderken bu kızların okul girişinde saçlarını açıp çıkışta kapattıklarını görüp hallerine acırdım. neden giremiyorlar diye. silah falan mı saklarlar acaba saçlarının arasında. yoksa terörist midirler ki bir türk gene bir türke sırf başı kapalı olduğu için kaşlarını çatarak nefret dolu bakar. biz düşmanlar yaratıyoruz ve sonra onlarla savaşarak bütün hayatımızı geçiriyoruz. bu arada bu savaştan karlı çıkan da biz değil siyasi partiler oluyor. şapkayla girilmez kuralı olmayan herhangi bir yerde türbana izin verilmemesi tek kelimeyle faşizmdir.
adamın müziğini dinlemem ama söylediklerinin aynını cem yılmaz söylese bugün burda bir yıkama yağlama kuyruğu alıp başını giderdi. lafı kıçından anlamkta üstümüze yok napalım böyleyiz biz ilkokul terk veletler olarak.
blues ve jazz'ın kalitesini falan sorgulamamıştır benim gördüğüm kadarıyla. sadece bu milletin kulağına uygun müzikler değil demiştir ve söylediğinde haklıdır. blues zencinin haykırışıysa arabesk de doğu türkiye'nin ve varoşun haykırışıdır.
öncelikle #9584702 na eksi veren 6 kişiye teşekkür ediyorum.
yenilgiden sorumlu olan futbolcular değil hiddink ve oğuzdur. sen hasan ali kaldırım gibi bir mücevher varken sabri'yi sol bek oynatma cesaretini göster. sercan kenarda dururken en son ne zaman gol attığını hatırlamadığım dana halille kontra atak yapmaya çalış. alternatif arda volkan şen varken özer denen halı saha topçusunu sağda oynat. sonra da tüm suç futbolcuların olsun. bravo yahu.
hallaç pamuğu gibi ordan oraya atılacağıımız maç. ben 4-1 diyorum. bir milli takımın tek forveti halil altıntop ise vay o milli takımın haline. şimdiden başlayalım maç sırasında nefesimiz yetmeyebilir.
-ulan allah belanı vermesin halil o nası kaçar!!!!
-halil o ayağını s.kiyim senin!!!
-anasını .... ipnesi alamancısı s.ktir git alman ikinci liginde oyna!!
ve spikerin sesi şimdiden çınlıyor; volkaannn!! volkan tut volkan!! yapma!!!
doğayı yok etmek deniyor da ben anlamıyorum arkadaş biz doğaya arkamızı döneli uzun zaman oldu zaten. içine ettik doğanın ve etmeye de devam ediyoruz. orası artık bizim doğamız değil ki bırakın bu sahiplenmeleri falan. bizim doğamız kafeler, restoranlar, sinemalar, alışveriş merkezleri, ve bilgisayarın başı. sonra trafik berbat! burda yaşanmıyor. ne yapalım gökyüzü güzergahı falan mı?
