hiç kural ihlali dahi almamış google play geliştirici hesabımızı başka hesapla ilişkili diye yok ettiler. şimdi mail atıp tertemiz eğitim uygulamamızda reklam gösterimi durduruldu diye mesaj atıyorlar. neymiş efendim yayıncılar herhangi bir ürününü kötüye kullanamazmış.
kaç senedir geliştitirici hesabımızda ne kötülük ve tehdit, kural ihlali gördünüz de kapattınız.
konuşan kız asistan uygulaması 1 milyon kere indirildi, kendi asistanlarından fazla sevildi çekemediler. çareyi hesabımızı kapatmakta buldular.
aynı bilgisayardan bağlanmak ilişkili hesap anlamına gelmez. aileden birinin hesabı kapatılsa aynı adresteki diğer insan uygulama ekleyemeyecek mi?
hesapta bir kural ihlali de yoksa google yaptığı yasadışı haksızlıktır ve google hesabınızı bildirimsiz feshedebilir ifadesi yine tek taraflı adil olmayan bir hükümdür.
ben yıllarını uygulama geliştirmeye adamış onlarca windows ve mobil uygulaması olan birisiyim. google play i geliştirici olarak kimseye önermiyorum. sözleşme çok tek taraflı ve askıya almalar bildirimsiz yapılıyor.
üç beş senelik emeğimizi bir seferde yok eden bu vicdansızlara içimden en ağır bedduayı ediyorum. sms izinleri kullanan asistan uygulamaları var.. bana kaldır dediler sms izinlerini kaldırdım kalktığı halde mail geliyor kaldırın diye bu arada hesapta uçmuş. yani kılıfı hazırlamışlar bir bahaneyle kaldırmak için.
eğer uygulamanız sevildi ve tutunduysa, biraz paza kazanmaya başladıysanız bu yankilerden korkun her ay politika güncellemesi yayınlayıp sürekli değişiklik yapmanızı istiyorlar. ben samsung store da uygulama ekledim uygulamada hata varsa ya kabul etmiyorlar ya da düzeltme fırsatı veriyorlar.
app store ile ilgili bir şikayet var mı? onlarda benzer yöntem uyguluyor. sadece bu google denilen ukala üç beş kuruş para kazanınca şımarmış, mobile el atarak tekelleşmeye çalışan, destek yönü sıfır bu firma yok etmeyi çok seviyor. nasılsa tekeliz bize muhtaçlar başka firma da yok diyerek. keşke yok olup gitse bu google biz de rahat etsek.
hiç kural ihlali dahi almamış google play geliştirici hesabımızı başka hesapla ilişkili diye yok ettiler. şimdi mail atıp tertemiz eğitim uygulamamızda reklam gösterimi durduruldu diye mesaj atıyorlar. neymiş efendim yayıncılar herhangi bir ürününü kötüye kullanamazmış.
kaç senedir geliştitirici hesabımızda ne kötülük ve tehdit, kural ihlali gördünüz de kapattınız.
konuşan kız asistan uygulaması 1 milyon kere indirildi, kendi asistanlarından fazla sevildi çekemediler. çareyi hesabımızı kapatmakta buldular.
aynı bilgisayardan bağlanmak ilişkili hesap anlamına gelmez. aileden birinin hesabı kapatılsa aynı adresteki diğer insan uygulama ekleyemeyecek mi?
hesapta bir kural ihlali de yoksa google yaptığı yasadışı haksızlıktır ve google hesabınızı bildirimsiz feshedebilir ifadesi yine tek taraflı adil olmayan bir hükümdür.
ben yıllarını uygulama geliştirmeye adamış onlarca windows ve mobil uygulaması olan birisiyim. google play i geliştirici olarak kimseye önermiyorum. sözleşme çok tek taraflı ve askıya almalar bildirimsiz yapılıyor.
üç beş senelik emeğimizi bir seferde yok eden bu vicdansızlara içimden en ağır bedduayı ediyorum. sms izinleri kullanan asistan uygulamaları var.. bana kaldır dediler sms izinlerini kaldırdım kalktığı halde mail geliyor kaldırın diye bu arada hesapta uçmuş. yani kılıfı hazırlamışlar bir bahaneyle kaldırmak için.
eğer uygulamanız sevildi ve tutunduysa, biraz paza kazanmaya başladıysanız bu yankilerden korkun her ay politika güncellemesi yayınlayıp sürekli değişiklik yapmanızı istiyorlar. ben samsung store da uygulama ekledim uygulamada hata varsa ya kabul etmiyorlar ya da düzeltme fırsatı veriyorlar.
app store ile ilgili bir şikayet var mı? onlarda benzer yöntem uyguluyor. sadece bu google denilen ukala üç beş kuruş para kazanınca şımarmış, mobile el atarak tekelleşmeye çalışan, destek yönü sıfır bu firma yok etmeyi çok seviyor. nasılsa tekeliz bize muhtaçlar başka firma da yok diyerek. keşke yok olup gitse bu google biz de rahat etsek.
Hiç kural ihlali dahi almamış Google Play geliştirici hesabımızı başka hesapla ilişkili diye yok ettiler. Şimdi mail atıp tertemiz eğitim uygulamamızda reklam gösterimi durduruldu diye mesaj atıyorlar. Neymiş efendim yayıncılar herhangi bir ürününü kötüye kullanamazmış.
Kaç senedir geliştitirici hesabımızda ne kötülük ve tehdit, kural ihlali gördünüz de kapattınız.
Konuşan Kız asistan uygulaması 1 milyon kere indirildi, kendi asistanlarından fazla sevildi çekemediler. Çareyi hesabımızı kapatmakta buldular.
Aynı bilgisayardan bağlanmak ilişkili hesap anlamına gelmez. Aileden birinin hesabı kapatılsa aynı adresteki diğer insan uygulama ekleyemeyecek mi?
Hesapta bir kural ihlali de yoksa Google yaptığı yasadışı haksızlıktır ve Google hesabınızı bildirimsiz feshedebilir ifadesi yine tek taraflı adil olmayan bir hükümdür.
Ben yıllarını uygulama geliştirmeye adamış onlarca windows ve mobil uygulaması olan birisiyim. Google Play i geliştirici olarak kimseye önermiyorum. Sözleşme çok tek taraflı ve askıya almalar bildirimsiz yapılıyor.
Üç beş senelik emeğimizi bir seferde yok eden bu vicdansızlara içimden en ağır bedduayı ediyorum. SMS izinleri kullanan asistan uygulamaları var.. Bana kaldır dediler SMS izinlerini kaldırdım kalktığı halde mail geliyor kaldırın diye bu arada hesapta uçmuş. Yani kılıfı hazırlamışlar bir bahaneyle kaldırmak için.
Eğer uygulamanız sevildi ve tutunduysa, biraz paza kazanmaya başladıysanız bu yankilerden korkun her ay politika güncellemesi yayınlayıp sürekli değişiklik yapmanızı istiyorlar. Ben Samsung store da uygulama ekledim uygulamada hata varsa ya kabul etmiyorlar ya da düzeltme fırsatı veriyorlar.
App Store ile ilgili bir şikayet var mı? Onlarda benzer yöntem uyguluyor. Sadece bu Google denilen ukala üç beş kuruş para kazanınca şımarmış, mobile el atarak tekelleşmeye çalışan, destek yönü sıfır bu firma yok etmeyi çok seviyor. Nasılsa tekeliz bize muhtaçlar başka firma da yok diyerek. Keşke yok olup gitse bu Google biz de rahat etsek.
1 nisan'dan sonra sağlık verilmeyen aylara ait borçlar 53 küsür liradan güncellendi. 1 kuruş dahi olsa sağlık yardımı alınmayan aylarin bedelini almak başlı başına haksızlık. tamamen sildik demeleri gerekerdi.
"müjde! tek pirimle gelir testini kaldırdık,herkesi kapsayıcı bir sisteme geçtik" dediler.
yahu el insaf! zaten 2012 den sonra herkes resen tescil edilmedi ki o zaman da çıktılar herkesi gss li yaptık demedi mi bu amcalar. hala ülkede paran kadar sağlık var.
2012 den beri kapsamlılığı ödediğin pirime bağlı. 5 yıllık borç var ama bir ay provizyon verilmemiş. şu an hala 30 gün pirim ödeme sayısı olmadığından provizyon verilmemiştir yazıyor. 3 bin küsür lirada borç var. 2012 den beri zaten herkesi kapsamıyor muydu gss, çıktığında da aynısı dendi. kapsamlı bir borçlandırma yapılmış tescille ama sağlığa gelince pirim ödemeyen dışlanmış. amaç sağlık olsaydı 2012 de devlet hastanelerinde vezneler kalkmış olacaktı. kolaylaştırmışlar ama geçmişe yönelik haksız bir söz konusu. ben seni zorla tescil yapıyorum borçda yazıyorum ama pirim ödemezsen sağlık da vermiyorum. övünülen sistem bu mu? devlet eliyle bir gasptır bu. geçmiş pirimler silinmeli. isteğe bağlı yapın şunu herkes kurtulsun. 53 lira ödeyen yine ödesin. deli dumrul uygulamasından vaz geçin.
2012 den beri kapsamlılığı ödediğin pirime bağlı. 5 yıllık borç var ama bir ay provizyon verilmemiş. Şu an hala 30 gün pirim ödeme sayısı olmadığından provizyon verilmemiştir yazıyor. 3 bin küsür lirada borç var. 2012 den beri zaten herkesi kapsamıyor muydu Gss, çıktığında da aynısı dendi. Kapsamlı bir borçlandırma yapılmış tescille ama sağlığa gelince pirim ödemeyen dışlanmış. Amaç sağlık olsaydı 2012 de devlet hastanelerinde vezneler kalkmış olacaktı. Kolaylaştırmışlar ama geçmişe yönelik haksız bir söz konusu. Ben seni zorla tescil yapıyorum borçda yazıyorum ama pirim ödemezsen sağlık da vermiyorum. Övünülen sistem bu mu? Devlet eliyle bir gasptır bu. Geçmiş pirimler silinmeli.
2012'den bu yana Resen tescil edilmişsin ancak gelir testine girmediğinden dolayı tavandan pirim borçlusu yapılıyorsun, pirimini ödemedin diye 5 yıl sağlık hizmeti alamıyorsun(provizyon dahi verilmemiş). Belki haberin dahi yok borçlandırıldığından. Sağlık yardımı verilmeyen 5 yılın her ayına ait Gss pirimi faizi ile birlikte sizden isteniyor. Bu sağlık yardımı tescili değildir, devlete ödemen gereken haracın tescilidir. Aksi halde borçlandığın her ay sağlık hizmeti almaya müstahak gözükürdün. Bunu da hala reform ya da büyük bir iş gibi ballandıra ballnadıra anlatıyorlar. Gelelim 1 Nisan haberlerine. 1 Kasım'dan önce de aynısı söylendi. Tüm borçlar silinecek dediler. Seçim kazanalınca 25 yaş üstü diye kıvırdılar. Haftalardır referandum öncesi geçmiş borçlar 53 küsür liradan hesaplanacak haberleri yapıp insanları yanıltıyorsanız yazıklar olsun hepinize.
Haftalardır gazeteler yazdı. SGK başkanı açıkladı. 1 Nisan itibariyle gecikme ve faizler silinecek, geçmiş borçlar 53 liradan hesaplanacak denildi. Artık bunlarda yalansa yazıklar olsun hepinize, bu haberleri yapanlara, servis edenlere. Milyonlarca kişiyi zor durumda bırakıp medya algısı ile yalan söylüyorsanız hepinize yazıklar olsun.
2012' de yürürlüğe giren kanunla zorunlu sağlık sigortası sistemine geçildi. Herkesi Gss'li yaptık diye duyurulmuştu. Evet sistem zorunlu tescile dayanıyordu. Ancak sağlık hizmeti almak sadece tescille mümkün oluyor muydu? Hayır. Gelir testi denilen aile geliri hesaplamasına girip, çıkan sonucun asgari ücretin 3/1' inden birinden az olması durumumda borçtan muaf tutulup, priminizi ödediğinizde sağlık hizmeti alabiliyorsunuz. Teste girmezseniz tavandan, girdiyseniz çıkan sonuca göre pirim borcunuzu ödemek zorundasınız. Ödemediğiniz sürece her ay bu borç faizi ile birlikte birikirken size sağlık hizmeti provizyon verilmiyor.
Gerçekten sağlık hizmeti herkes için öncelikli ve gerekli bir ihtiyaçtır. Zorunlu tescile bir şey diyemeyiz ama geçmişe dönük, yararlanmadığınız bir hizmetin bedelini işsizden, gerçekten geliri olmayan kişilerden istemek son zamanlardaki "Güçlü Türkiye, Demokrasi, Büyük Ekonomi" sloganlarıyla çelişiyor.
Güçlü Türkiye'de dört kişiden biri işsiz, devlet sağlık gibi önemli bir hizmeti ücretsiz vermediği gibi sosyal güvencesi olmayan, bir işte çalışamayan, belki de iş bulamayan kişilere bedelini zorla ödeterek sunmaya çalışıyor. Sigortasından yararlandırtmadıkları insanların gelirine bakarak bunu istiyor. Aradan 5 yıl geçti 4-5 milyon pirim borçlusu var. Ödeme güçleri olmadığından borcu katlanmış ve nasıl olsa borçlandırılacağım diye 5 yıldır gelir testine giremeyen veya bundan habersiz milyonlar var. Uygulamayı yapanlar da farkında olduklarından çoğu defa pirim afları ve yapılandırmaları gündeme geldi fakat mağduriyetler sona ermedi. Ödeme gücü olmayan işsiz bir insanın bu borçları ödemesi imkansız. Medyadan takip ettiğim kadarıyla 11 milyon TL civarlarında ödenmemiş Gss borcu birikmiş. Son çıkan torba yasayla 1 Nisan itibariyle primler yeniden 53 liradan yeniden hesaplanıp, gecikme faizleri borçları silinecekmiş. Borç ne kadar silinse de sağlık hizmeti verilmemiş 5 yıllık borç yükümlülüğü, gelir testine girip aile gelirinin düşük olduğu ispatlanamazsa yine ortadan kalkmıyor.
O zaman sormak lazım bu neyin karşılığı, hangi hizmetin bedeli olarak isteniyor? Sosyal devlet ilkesi, zor durumda olanı korumayı, işsize iş imkanı sağlamayi emreder. Fakat bu uygulama sağlık yasası ama aileye ve işsize daha fazla yük getirip, ekonomik anlamda, psikiolojik anlamda olumsuz etkileyebiliyor. Yıllardır kimse verilen sağlık hizmetinin kalitesini değil kim ne ödemedi onu tartışıyor.
Ben bu yüzden buna sağlık bozan sağlık yasası diyorum. Bu borçları sonradan görüpte kara kara düşünen işsiz ve çaresiz insanlar var.
Zorunlu Gss'ye halkın ne kadarı sıcak bakıyor? Bir anket yapsınlar halka sorsunlar. Size zorunlu Gss'den memnun musunuz diye sorsunlar. Kalabalıkta bir avuç insan bağırsa idam isteriz diye, halk ne derse onaylarız, bizim görevimiz, demokrasinin gereği deniliyor. 2012 den beri sosyal medyayı takip ediyorum, Gss hakında daha olumlu bir yazı ve eleştiri görmedim. Sosyal güvenlik uzmanlarının yazılarını okudum, hep buradaki sorular, aynı eleştiriler var.
Türkiye'de hangi sistem gelirse gelsin, sosyal adalet, devlete olan güven olmadığı sürece büyük ülkeyiz diyemezsiniz. işsize yararlanmadığı bir hizmetin bedelini ödetmek yasal dayanağı olsa da vicdani değildir.
21 yy da ruhban sınıfına emanet edilmeye başladığımızın kanıtı. Hastanelerde sizi üfürükçüler muayene etmeye başlarsa şaşırmayın. Dini siyasetten uzak tutmazsanız sonununuz yine 15 Temmuz gibi olur.
Güçlü devlet diyerek başkanlık sistemini savunanların icat ettiği, kendileri güçlenirken işsizin garibanin fakirleştiğinin kanıtı olan işsiz evlat vergisi. Sağlığı bahane etmezsek bu ülkede yaşıyor olmanın cezası olarak kesilen kelle vergisi.Yöneticileri zenginleşen milletler fakirleşir hadisi şerifinin kanıtı bir uygulama.
SGK tarafından borçlandırılan, sigortası olmayan ve gelir testi yaptıramayıp borcunu ödeyemeyen milyonlarca işsiz genç için düşünülen yeni formül. Pirim 53 liraya sabitlenip borçlar silinecekmiş. Devlet sizi borçlandırmış yıllarca haberiniz yok. Suçunuz ise işsiz olmak yalaka düzende iş bulamamak. Devlet hastanesine gidip cebinizden ödemişsiniz, aldığınız bir hizmet yok. Peki neyin bedeli çıkarılan 10 binlerce TL borç? Haksız ve dayanağı olmayan bir gasp sistemi.
Ülkenin dini olmaz kişinin dini olur. Genel olarak Türkiye'de inanılan/inanıldığı söylenen din islam olarak söylense de, müslüman ülke genellemesi yapmak doğru bir tabir olamaz. Din insanların vicdanında olan Allah ile kurduğu bağdır. Kimsenin kalbini okuyamadığımız içindir ki kim münafık kim hakiki dindar bilemeyiz.
Ataist olmak, riyakar ve münfafık dindarlıktan daha iyidir. Ben ataist değilim ama siyasi dindarlığın gerçek dindarlık olduğunu düşünmüyorum.
islamda yeri olmayan belki de sadece Türkiye'de uygulanan eskimiş bir gelenek. islam hoşgörü dinidir. Oruç tutamayan, tutmak istemeyen ve tutanlardan da davulun sesiyle uyanmak istemeyen kimseler vardır. Artık çalar saatler, alarmlar herkesin telefonunda var. Adam senin istediğin saatte kalkmak zorunda mı? Senin gürültünü çekmek zorunda mı? Başkası tutuyorsa ben tutmuyorum belki beni neden rahatsız ediyorsun? Kısacası ramazan davulu 21 yüzyıla yakışmayan, para kazanma amacıyla yapılan islamla yakından uzaktan alakası olmayan bir gelenektir. Malesef ne diyanet işleri ne de hukuk sistemi bu konuda bir fetva yayınlayıp uygulamanın bidat olduğunu söylemiyor. Gelenek din yapılıyor; oysa din ve gelenek ayrı şeydir. Her gelenek çağın gereklerine göre değerlendirilmelidir.
biri yapar diğeri bozar sözünü hatırlatan kişi. 14 yılda gelinen tablonun mimarı. ergenekon davasının savcısı olduğunu iddia eden kişi.
14 yılda yaşanan süreçler. malum şahıs dönemimde yaşananlar:
terörün siyallaştırılması ve açılım süreci
lailkik karşıtı eylemlerin odağı olmak
atatürk düşmanlığının körüklenmesi
ergenekon davaları
deniz feneri ve 17 aralık olayları
adalete güvenin kalmaması
başkanlık sistemi tartışmaları
terörün hortlaması
pkk ya ışıd gibi örgütlerin eklenmesi
dış politikada neredeyse dost ülke komşu kalmaması
turizmin bitme nokta noktasına gelmesi
doların 3 TL sınırında olması
çocuk tecavüzlerinin kadına şiddetin artması
gazeteci tutuklanmaları, medyaya baskının tavan yapması
işsizlerden Gss adı altında pirim borcu tahsil edilmeye başlanması
devlet hastanelerine ücretsiz muayene devrinin bitmesi
sağlığın ticarileşmesi
kendine saray yapan ve bana 400 vekil verin diyen ilk cumhurbaşkanı
rte'nin payı bunlarda ne kadar bilemem. Akp Türkiye'sinden manzaralar bunlar. Bir 10 sene sonra nerede oluruz Allah bilir.
Bunu söylelerin aslında orada olması kuvvetle muhtemeldir.
Atatürk cehennemlik çünkü:
Bu milleti emparyalizme yem etmedi.
Vatanın her karış toprağı paylaşılırken, ordusu tersih edimişken, kurtuluş savaşını başlattı.
Kimileri manda, himaye derken o bağımsızlık dedi.
Ezan sesinin bu topraklarda baki kalmasını sağladı.
Saltanatı kaldırdı.
Cumhuriyeti kurdu.
Kadınlara haklar vererek ikinci sınıf kişi ve kuma olmaktan kurtardı.
Bu milleti köle olmaktan kurtardı.
Bu yüzden cehennemlik, bunları yapmasaydı cennete girerdi. Bu topraklarda özgürce uçan kuşun bile kendisine borçlu olduğu bilmeden konuşan nankör alçaklar cennetlik o hade.
Yaşar Nuri Öztürk'ün dediği gibi "Siz cenneti ahır mı sandınız be adam"
Dolar fırsatçılığı yapanları sevindiren, kredili satışları artırıp inşaat gibi sektörleri besleyerek talep enflasyonuna sebep olan durum. Olmayan paranızı taşa toprağa yatırmanız içindir. Enflasyon ve kur düşmüyor, satışlar katma değeri yüksek yatırım harcamalarına dönüşmüyosa, size iş ve aş olmuyorsa bu indirimler ancak hazırdan kazananları memnun eder.
Paraya tapanların kıldığı namaz müşrik okduları için geçersizdir. islamda tek ilah vardır. Tevhid ve ihlas olmadıkça riya bulaşmış ibadetlerin pul kadar değeri olmaz.
seçimden önce tüm borçlar silinecek denildi. seçim sonrası 25 yaş altını kapsayacak dediler. bırakın silmeyi topyekün kaldırılması gereken, emrivaki içeren, temel hak ve özgürlüklere, sosyal devlet ilkesine aykırı bir deli dumrul uygulaması.
işsiz olmanın, iş bulamamanın borcu. hem işsizsin, hem borçlu nasıl oluyor bu şimdi. aslında borçlandırılacak değil devletin iş imkanı yaratıp kendisine ve muhanete muhtaç etmemesi gereken kişisin. peki bu neyin borcu ağa? devlet hastanesine sigortan yoksa cebinden ödeyerek muayene oluyorsun. eeee daha ne. sizce toplanan bu paralar helal mi biri açıklasın şimdi. paran kadar sağlık.
seçimden önce tüm borçlar silinecek denildi. seçim sonrası 25 yaş altını kapsayacak dediler. bırakın silmeyi topyekün kaldırılması gereken, emrivaki içeren, temel hak ve özgürlüklere, sosyal devlet ilkesine aykırı bir deli dumrul uygulaması.
işsiz olmanın, iş bulamamanın borcu. hem işsizsin, hem borçlu nasıl oluyor bu şimdi. aslında borçlandırılacak değil devletin iş imkanı yaratıp kendisine ve muhanete muhtaç etmemesi gereken kişisin. peki bu neyin borcu ağa? devlet hastanesine sigortan yoksa cebinden ödeyerek muayene oluyorsun. eeee daha ne. sizce toplanan bu paralar helal mi biri açıklasın şimdi. paran kadar sağlık.
seçimden önce tüm borçlar silinecek denildi. seçim sonrası 25 yaş altını kapsayacak dediler. bırakın silmeyi topyekün kaldırılması gereken, emrivaki içeren, temel hak ve özgürlüklere, sosyal devlet ilkesine aykırı bir deli dumrul uygulaması.
işsiz olmanın, iş bulamamanın borcu. hem işsizsin, hem borçlu nasıl oluyor bu şimdi. aslında borçlandırılacak değil devletin iş imkanı yaratıp kendisine ve muhanete muhtaç etmemesi gereken kişisin. peki bu neyin borcu ağa? devlet hastanesine sigortan yoksa cebinden ödeyerek muayene oluyorsun. eeee daha ne. sizce toplanan bu paralar helal mi biri açıklasın şimdi. paran kadar sağlık.
Günlük 25$'ın altında kazananlara destek sağlamayan, 7 yıllık hesabımı nedenini tam açıklamadan kapatan, artık güvenilirliğini sorgulamaya başladığım reklam ağı.
7 yıl sonra başvunuz kabul edildiyse
7 yıl sonra hesabınız durdurulabilir.
7 yıl itiraz edersiniz.
7 yıl boyunca aynı mesaj gelir
7 yıl kara kara düşünürsünüz.
7 yıl iletişime gececeğiniz bir mail adresi ararsınız bulamazsanız.
AdSense aslında NoSense oldu benim için.
seçimden önce tüm borçlar silinecek denildi. seçim sonrası 25 yaş altını kapsayacak dediler. Bırakın silmeyi topyekün kaldırılması gereken, emrivaki içeren, temel hak ve özgürlüklere, sosyal devlet ilkesine aykırı bir Deli Dumrul uygulaması.
işsiz olmanın, iş bulamamanın borcu. hem işsizsin, hem borçlu nasıl oluyor bu şimdi. aslında borçlandırılacak değil devletin iş imkanı yaratıp kendisine ve muhanete muhtaç etmemesi gereken kişisin. Peki bu neyin borcu ağa? Devlet hastanesine sigortan yoksa cebinden ödeyerek muayene oluyorsun. Eeee daha ne. Sizce toplanan bu paralar helal mi biri açıklasın şimdi. paran kadar sağlık.