mustafa levent yener koçun önderliğinde mükemmel dostluk ve arkadaşlık ortamıyla hazırlanan çomü vatansever takımı her pazar günleri onsekiz mart stadyumu dış sahada antremanlarına devam etmektedir .
fenerbahçenin maçını beklerken starda başlayan popstar 2013 de yaşanan durum... adam 9 puan veriyor bülent ersoyun bağırış çağırışlarından korkarak puanı düşürmesi durumudur az biraz kalıbın adamı ol lan
arabayı evi ne varsa satın fenerbahçe ilk yarı 1-0 ikinci yarı 2-0 bitecek maç yani ilk yarı 1 ikinci yarı 1 oynayın bak kesin diyorum rüyamda görmedim ama hislerim kuvvetlidir.
çanakkale onsekiz mart üniversitesinin değerli coğrafya bölümü hocalarından biridir . kişilik olarak mükemmel ve eleştiriye açıktır . derslerde soru sorulması konusunda isteklidir ve cevapları mantıken uygundur . gelgelelim sınavlarına biraz zor bi hocadır sınavları üst düzey zor ve yoruma açıktır . kendisini tebrik ve teşekkür ederim ki böyle değerli bi hocanın derslerini dinlediğim için .
nereden çıktı bu durum bilmiyorum ama böyle bi durumun olacağını bu gün dersine girdiğim bi hoca tarafından dillendirildi hangi mantıkla kamera konulacak onu daha anlamış değilim bizleri mi gözetleyecekler derste ne yaptıklarımızı mı öğrenecekler boşuna uğraşmasınlar gelsinler biz söyleriz .
böyle bi durumda erkeğin '' vay be yeri göğü inletiyorum '' demesi kaçınılmaz durumdur. tabii daha sonra anlaşılacağı üzere korkudan dışarıya çıplak kaçma durumu ve mahalle baskısının olması kaçınılmazdır . sonuç olarak bu olayı yaşayan kişiler yüzyılın cenabetleri seçme olasılığı vardır .
kezbanın haset-hayranlık döngüsü hızlı çalışır. kendine ait bir hayatı olmayan, ne yaparsa yapsın bunu içten içe sezen -bilinç dışında ikna olan diyelim- kezban ne zaman kendi hayatına sahip birisini görsün, derhal haset-hayranlık mekanizması devreye girer. akıllı olan kezban bu tür kişilerle dostluk edinmeye çalışır. zira onda olmayan özelliklere sahip bu kişiyi taklit etme, onun çevresinden ortamından istifade etmek suretiyle onun hayatını yaşar gibi yaparak kendini -yine kendisinin olmayan- bir hayata geçici sürelerle de olsa adapte olma ve rahatlama yaşayabilir. elbette bu tür ilişkileri geçici olacaktır. kezbanın pek yakın arkadaşı olmaz çünkü gerçek bir samimiyet kuramaz. hayatındaki her an, kurması gereken bir tezgahın parçasıdır çünkü. ancak kendisi gibilerin ya da bir nevi yancıya ihtiyaç duyanların çevrsinde yer eder. iş odaklı olmadığından çalışkan ya da başarılı kabul edildiği nadirdir. en belirgin özelliği de aslında yalan olan hayatının verdiği boşluk ve değersizlik hissinden doğan dikkat çekme arzusudur. toplum içinde bir kezbanı kolayca ayırt etmek için yapılması gereken dikkat çekmek uğruna komik ya da saçma pozisyonlarda (kimi zaman sizde utanç verecek şekillerde) göreceğiniz özgüven yoksunu kızlarımıza bakmak olacaktır.
sigara içmeyen kişidir . yanında sigara içen biri varsa rahatsız olacak kişidir . nokotin ihtiyacı olmayan ve günde bir sigaraya en az 6 tl vermeyen kişidir .
ülkemizde yardıma muhtaç olan bir sürü okula gönderilecek yardımlardan bir tanesidir . bakım onarım ve daha nice şeyler lazımdır . yapılan kampanyalar var ama bence yeterli değildir daha da yapılması gerekir .
hak ediyor adam bence . küfür etmeden birilerini güldürüyorsan bu parayı hak etmişsindir ha bide bu mebla türkiye standartlarına göre çok yüksek olma durumu var ama neyse .
Trainspotting filminde annesi ve babasının uyuşturucudan kurtulması için oğlunu odaya kilitlediği zaman tavanda gezen bebeğin başını döndürerek çocuğa bakması olabilir lan çok korkmuştum orada .
Aslında kime sorsan yalnızdır ve hayatında tek eksik ise onu tamamlayan bir insandır mutlu olmak ister , çabalıyormuş gibi davranır. ve her an geleceğini umut eder yalnızlığına son verecek kişiyi...
Ama gel gör ki ne zaman karşısına biri çıkarsa o yalnız kadının ; birden kleopatra kesilir beğenmez onu , kabul etmez , tek laf söylemesine izin vermez ama bilmez ki onun içindeki sevgiyi aşkı göremez. kördür çünkü gözleri
Sonra birden bakar etrafına o yalnız kadın gene yalnızdır ve hiç umursamaz o aşk genci çünkü ona göre o daha iyilerine layıktır ... o an gözlerini açsa baksa o aşık gence belki hayatında hiç mutlu olmayacağı kadar mutlu olur o aşık gençle
En sonunda o yalnız kadın ya yalnızlığını devam ettirir sonsuza dek sıfatlaşır onda yalnızlık yada görüşüne aldandığı bir aynayla devam ettirir hayatını aynayı sevdiğini sanır ,belki bazen gerçekten sever ama bilmez aynanın sadece görüntüsünün güzel olduğunu kalbinin ise cam olduğunu
Bilmez aynanın sinirlendiğinde keskin olduğunu , keser kanatır her yerini tüm bedenini ve belki anlar o yalnız ve terk edilmiş kadın mutluluğun sadece aynadan değil yürekten olabileceğini
Yalnız ve terk edilmiş kadın cam kırıklarından verdiği acıyla aşk olmaktan korkar artık gönlünü gözünü kapatır dünyadaki tüm erkeklere. Sevgisini gizlemeye çalışır artık yüreğindeki cam kırıklarını çıkarıp atmak ister yarasını sevgiyle kapatmak ister
O aşık adam ise vurur kendini bilinmezliklere savrulup gider oradan oraya kaybolmuş benliğini tekrardan toparlamak ister i savrulurken o aşık adam gene rastlar o yalnız ve terk edilmiş kadına savrulan bir yaprak gibi konar toprağa gerçekten ait olduğu yere
içinden geçirir aşık adam belki der belki bu sefer farklı olur
(bkz: mutuuuu)
