-Ben çoğunlukla karşımdaki kişinin arkadaşım mı düşmanım mı oldukları konusunda ikileme düşüyorum.
-Paylaşımcı olmam paylaşımcı olmayı sevdiğim anlamına gelmiyor. Rica ediyorum özel eşyalarımdan ve kendime kalan azıcık zamanından uzak durun.
-Ben olsam bana güvenmezdim biliyor musunuz? Bana güvenmeyin. Sevgim bittiğinde çok rahat vazgeçebiliyorum hem de hiç de koymuyor yokluğunuz. Seviyorsam iş değişir.
-Yağmurdan nefret ediyorum.
Mutsuz ama bahtiyarın gözlüklerine inanamadığı olaydır. Hala etkisindeyim. Şehir dışından bir arkadaşım geldi onunla Bahçeli'de oturduk sonra Kızılay'a geçelim dedik.Ankaraya bindik. Neyse oturacakken biz karşıdan biri geldi. Arkadaşımın karşısına oturdu. Ben o arada kalakalmış olmasam oturmayı düşündüğüm yere oturdu. Kalakaldım çünkü bu şahıs benim malum kişinin benzeri değil bildiğin aynısıydı. Kafayı yedim bir an o mu oldum. Utanmasam mesaj atıp o sen miydin diyeceğim. Demem. Ama giyimi ondan tamamen farklıydı. Saç sekli bir de. Bildiğin küpeli ve de piercingli biriydi. Ama kaş, göz, aynı resmen. Gözlüğü farklıydı bir de. O da bunun eski gözlüğüydü. insanlar çift yaratılır derler ya bunlar resmen çift sarılı yumurta olmuş. Ey Allah'ım dedim. Acaba o muydu ya? Arkadaşım bile fotoğraflardan gördüğü halde ben anladım sen ona benzettin ondan bir tuhaf oldun dedi. Yani şu an Ankara'da ve hatta belki o gördüğüm kişi buraya gezme amacı ile gelmiş biridir kim bilir birbirine tıpatıp benzeyen iki kişi var. Bana çok tuhaf geliyor böyle şeyler. Gözlerinin ponçik ponçik bakışı bile aynıydı. Evren bana bu adamı unutturmayacak kararlı.
insanlardır. Yani KPSS illerini, kurum sınavlarını ve de mülakatları bile geçtim. Ben neden hep aynı seksen kişiyle yaşıyorum? Nerede bir deli bizim bölümde yemin ederim. Bir ara sizlere onları anlatacağım. iyi geceler.
Mutsuz ama bahtiyara hayatı sorgulatan tespitlerdir.
Bak şimdi sözlük bizim kursta bir kız var. ilginç bir tip. Bence azıcık kafası gitmiş. Mesela ortamda bir konu konuşuluyor diyelim. A şahsı geçen kendime etek aldım ama beğenmedim sonra değiştirdim diyor. Bu deli olduğunu düşündüğüm kişi ise beş saniye geçmeden aynı şeyi bir başkasına söylüyor. Yani başkalarının yaşadıklarını kendi yaşamış gibi anlatıyor. Hep yapıyor bunu. Efendim bu kişi bize birini anlattı. ODTÜ'de makine mühendisi bir bey buna mesaj atmış. Ama bununla nereden tanıştı falan onları anlatmadı. Her sorduğumda geçiştirdi. Sabahleyin facebookta tanıyor olabileceğim kişiler kısmında o manyak şahısla arkadaş olan birisi dikkatimi çekti. Tolga demişti adına çünkü. Gayet hoş dedim fotoğrafına bakıp. Sonra bir bakayım da ne göreyim. Bu kişi Esra Erol ile Evlen Benimle diye bir gruba üye. Tek bu olsa. Bunun gibi birkaç gruba daha üye. Sadece yirmi arkadaşı var. Hepsi de ilginç tipli bayanlar. Bizimkisi en normali o derece. Bildiğin fake hesap. Şimdi milyonların merak ettiği o soru şu; bu kız mı bizi yiyor yoksa bu sözde yakışıklı mühendis bey mi bu kızı. Oda arkadaşıma göre ikisi de birbirini yiyor. Kızdan çok korkuyorum. inşallah beni kesip yemez.
Bence her bff ömründe bir kez bunu tatmalı. Böyle saçından tutacaksın. Kafasına odunla vuracaksın. Burnuna yumruk atacaksın. Ay yazarken eğlendim resmen.
Yengeç : her şeye ağlamaları. En duygusal sensin evet. Burcuyla övünen bir insan olur mu ? Aha bunlar hep yengeç. Yengeçizm yok efendim bir yengeci kaybetmek bilmem ney ney ney. iyileri de oluyor. Ya da olmuyor. Bu burca çok laf etmememin tek sebebi Türkan Şoray'ın yengeç burcu olmasıdır. Hadi iyisiniz hadi.
Koç: Kibirli olmaları. Küçük dağları sen yarattın ya. Oysa karşıki dağlar cenderme cenderme.
Oğlak: Vurdumduymaz olmaları. Ya da öyle görünmeleri. Çatlatır adamı bunlar.
Aslan: ilgi görmek için karşıdakini ezmeleri. Sürekli bir ön planda olma çabası. Lider ruhlu değilsin işte yürü git be.
Bitti.
Bir gün telefonuma bir mesaj geldi. Nasılsın diye. Kimsiniz dedim 'aklındaki ve kalbindeki kisi' cevabını aldım. Çattık dedim. Neyse sonra aradı beni bu numara peki kimmis? Zerre sevmediğim liseden arkadaşım. Neyse el mecbur biraz konuştuk. Berat verdi numaranı, Gizem de burada selamı var falan dedi. Neyse sonra konuşma bitince ben mesaj attım Berat'a sen benim Kübra'ya sinir olduğumu bilmiyor musun ne diye veriyorsun numaramı. O ne saçma sapan bir mesajdı dedim. Tabiki de mesajı kalkıp gidip o malum Kübra'ya atmışım. Allah'tan henüz karşılaşmadık. Gerek de yok. Bu da böyle bir anım.
Sizin için anlamı olan şeyleri yaptırın. Sırf 'ay çok tatlı' 'aman ne sevimli' diye kuş falan yaptırtmayın.
Sevgili ismi falan yazdırtmayın zaten oranıza buranıza.
Sırf dövmenizi göstermek için şekilden şekile girmeyin. Herkes görsün diye yapılacak bir şey değil bence.
Bilekte hoş duruyor mesela özellikle minik dövmeler, tavsiye ederim.
Bir de güvenilir bir yerde yaptırın. iyice düşünün sonra sıkıldım falan demeyin.
Dondurmalı pasta geliyor. Diyet bitsin yiyeceğim. Böyle güzel bir şey yok yemin ederim.
Ayrıca niye beğenilmiyor anlamıyorum. Gayet uygun işte fiyatlar da. Aman yaranılmıyor bazılarına.
Isıtıcıların yasak olmasıdır. Yurdumuzdaki ayı memure odaya kabadayı edasıyla dalıp ısıtıcımızı almış olup yetmemiş kapıyı çalmadınız dediğimde hayır çaldım diyerek de beni yalancı konumuna düşürmüştür. Hayır madem öyle her kata sebil koysanıza. Kesinlikle saçma bir yasak. Sınav haftamız var bizim sizin gibi bilgisayar başında yaylana yaylana oturuyoruz sanki.
Uzun vadeli mutluluk getirmeyen eylemdir. Mutluluk bir nedene bağlı olmamalı bence. Bir kişi veya bir olay hatta bir nesneye bağlı olan mutluluk elbette uzun sürmez. Üstelik birinin mutsuzluğu bizi mutlu ediyorsa az biraz kendimiz hakkında düşünmemiz gerekir. Bunu deyip aynı şeyi ben de yapmadım mı? Tabi yaptım. Ama uzun sürmediğini gördüm. O yüzden ne kadar hak ettiğini düşünürsek düşünelim insanların mutsuzluğu bizi mutlu ediyorsa bizim de onlardan aşağı kalır yanımız yok diyorum. Tam bir Güzin ablayım yarabbim .
Mekik çekin. Yağlı şeyler yemeyin. Yediğiniz zaman göbeğime yapışır bu gitmez deyip yemeyin. Haydi ben dahil göbüşlerimize elveda edelim. Just can do it!
Sinemadayız. Hangi film diye soruyor görevli Jüpiter diyorum. Anlamıyor tabi. Ya düşüyor mu yükseliyor mu hatırlayamadım ama öyle bir şeydi diyorum. Gayet ciddiyim üstelik. Azcık var ben de kabul ediyorum.
Sevgilim değildi. Yani şöyle anlatayım; biz böyle eş olarak ayrılırdık. Ödev yapardık falan. Benim eşimin adı Yunus Emre'ydi. Uzundu benden, sarışındı ve kocaman yeşil gözleri vardı. Hayal meyal hatırlıyorum şimdi. ilginç bir şekilde çocuk aklımla hep biz evleniriz diye düşünürdüm. Daha dün bahsettim arkadaşıma acaba nerededir falan diye. Öyle bir Yunus Emre gizemi olarak kaldı hayatımda. Acaba o da beni hatırlar mı diye düşünüyorum bazen. Buradan kendisine selam ederim.
Hımbıl tiplerce gömülen tiplerdir. Ay çekilin be. Bir kere şu algıyı yıkın önce; her çirkin dediğiniz filmlerdeki gibi mükemmel bir zekaya ya da derin bir kültürel birikime sahip olmuyor. Kaldı ki bir insana neden çirkin diyorsunuz. O da ayrı. Bence o kafayı bozmuş dedikleriniz sizden daha da bilgilidir. Adam kolayla, börekle yaşanan hayatın yüksek kolesterol ile devam edeceğini biliyor bak. insanın aynaya baktığında mutlu olması kötü bir şey sanki. Hepimizin kusurları var. Ne bileyim bunların değiştiremeyeceğimiz olanları var. Ya da aslında kusur olmayan ama bizim beğenmediğiniz yönlerimiz var. Neden güçlü yanlarımızla dengelenmesin anlamıyorum.
Mesela kırk beş kilo vermiş yirmisini geri almış iradesiz biri bana göre sorgulanmalı. Ömrümüz boyunca tatlıdan kaçmıyoruz. Dengeli sesleniyoruz. Fark bu.
Bütün bu doktorlar yanlış siz doğrusunuz evet spor kötü aynen. Bu kafayla daha nereye varırsınız bilemedim.
Ciddi ciddi ne olduğunu merak ettiğim haritadır. Şimdi internette bir sitede çıkan şeyleri okudum doğru geldi bana ama biraz da üzdü. Mesela Venüs'üm akrep olduğu için mi hiç yüzüm gülmeyecek? Hiç mutlu olmayacak mıyım? Günlük burç yorumlarına inanmıyorum ama burçların bence etkisi oluyor insanın kişiliği üzerinde. Ya da okuyup biz mi ona göre davranıyoruz bilemedim.
Konumuza dönersek, döndük. Bence bunu işin ehli olanlar çıkarmalı. Yıldızname gibi bunun da korkunç tarafları yoktur umarım. Dandirik sitelerdeki yorumlara güvenmiyorum. Ortalık malı olmuş astrologlara da. Mesela ben de ay düğümü falan var. Herkes de var mı? Adı çok havalı geliyor şimdi ay düğümü deyince bir başkalık var gibi. Bu konuda bilgisi olan varsa beni bir aydınlatın lütfen.
Herhangi bir rahatsızlıktan kaynaklanmıyorsa (migren vs su içmek de etkili oluyormuş. Tabi suyu içip başımın ağrısı hala geçmedi mutsuz ama bahtiyar demeyin hemen. Düzenli olarak uygulayın.
Bunun dışında sizi yoran şeyleri düşünmeyi bırakamayacağınız bildiğimden en azından kafanızı dağıtmayı deneyin. Gerçek anlamda değil ama işe yarar diyorsanız onu da yapabilirsiniz.
Kesin çözüm ise; majezik bence.
Şerefsiz değil de ne bileyim azcık kötü bence. Ya sonuçta bir tavuk, koyun, inek değil. Minicik balık sonuçta. Yemeseniz ne var. Ben balıkları beslemeyi seviyorum diye yerken bazen (kırk yılda bir) onlara ihanet ediyormuş gibi hissediyorum.Yemiyorum bile diyebilirim. Zorda kalmadıkça yemem. Zaten hafızaları bile yok. Bugün kalk bir filin annesini öldür mesela. O kin tutar sana haklı olarak. Ezer seni falan. Balık öyle mi? Yavrum ya salak salak bakar öyle. Yemeyin balıkları, rica ediyorum.
Bulunmak istemediğim şehirdir. Mersin'e giderken uğruyoruz tabi. Bu ne leş bir hava. Mersin de öyle gerçi nemi fazla ama orası resmen cehennem. Gerçekten Allah yardım etsin orada kalanlara yazık. Gece gece aklıma geldi ya.
Sürekli bebeğim aşkım gibi sevgi(!) sözcükleri söyleyen, çoğu çakma sarışın olan içten pazarlıklı tipler.
Mesela bunlar hiç sinirlenmez. Çünkü zaten sinsi oldukları için her daim kendilerini haklı çıkaracaklardır.
Saçma sapan selfieler çekip dururlar. Ya ben mecbur muyum seni her gün görmeye. Kız uzaya gitse ayni ifade ile selfie çeker. Hep çok seven taraf bunlar olur. Ne hikmetse en çok bunların kıymeti bilinir. Upuzun tırnaklarına oje sürmeyince iğrenç oluyorsun 'tatlım'. Bil istedim.