bugüne dek izlediğim en başarılı gerilim filmi diyebileceğim film. bunun en önemli sebebi ise izlerken ''ulan bu başa gelebilecek bi olay'' denilerek izlenmesi. ruh muh yok kısacası. korkudan don lastiğine, davul gergisine çevirir insanı.. izledikten sonra testere gibi filmler resmen vız geliyor.. gerçekten gerim gerim gerilmekten ve ödü kopmaktan hoşlananlar için iyi bir seçim olur bu film.
üzerine erkek tişörtü giydirildiği konusunda bile şüphe taşıtan; yüzü, fotoşop , pudra-fondoten ve solaryum üçlemesi arasında gideceği yeri bulamamış yaratık.. gülümsemesi ayrı bir tez konusudur..
filmi tarafsız olarak eleştirmem gerekirse şu açıklamaları yapmak zorunda kalırım:
birinci olarak , filmin reklamı haddinden iyi yapılmış.. yani izlemeden önce gerçekten inanılmaz bir korku doyumuna ulaşacağımı düşündüm.. 12 dakikadan korkunç ilk 92 dakika , filmi o dönem izleyenlerin bir çoğunun kalp krizinden ölmesi , korku klasiği denmesi vs.. bunlar gerçekten bir korku filmi için iyi nitelikli eleştiriler ve bir izleyici için umut veren yorumlardı.. ve her duyan gibi büyük bir heyecanla filmi buldum.. hatta bu eleştiriler filmi izlemekte tereddüt ettirdi ,acaba çok mu korkunç diye düşündürttü ilk baş.. dediğim gibi abartı bir reklamı var..
ikincisi korku filmi izleyicisi farklı beklentilerde olabilir.. örneğin kimisi kan görmek ister , kimi ani hareketlerle irkilmek ister , kimisi ise tüm film boyunca gerilmiş şekilde oturmak ister.. filmi bu beklentilere göre değerlendirecek olursam:
film konu bakımından gerçekten eleştirme gereği bile duyamayacağım kadar sıradan hatta ne yazık ki basit ve uyduruk bir film.. konusu ile ne yazık ki korkutmayı bırakın , kahkalarla gülmeye sebep olabilecek bir yapım.. bu yüzden inanılmaz bir hayal kırıklığı yaratıyor ve izlediğiniz zamanın boşa geçtiğini düşündürttürüyor.. ve saydığım hiçbir korku filmi izleyicisi grubunu doyurabilecek ölçüde değil.. filmin tek güzel tarafı ise dekor ve havası.. olaylar ne kadar saçma ve komik gelişse de, oyuncular ne kadar sırıtsa da, dekor iyiydi.. yani bir korku filmi için iyi düşünülmüş bir hava yaratılmıştı.. fakat ne yazık ki dekorun düzgün olması yeterli değil bir izleyici için.. bu yüzden gereksiz bir film olduğunu belirtmek isterim..
günün geri kalanını mutlu geçirme olasılığınız olduğuna işarettir.. ne yazık ki tersi durumlarda o günkü olaylar bir türlü rast gitmez , illa bir terslik çıkar..
aynı zamanda breakfast on plutoda bir gay ve hatta transseksüel rolünü çok başarılı şekilde oynamıştır.. neyse ki bu sadece canlandırdığı rollerden birisi olup gerçek hayattaki yakışıklılığına ve karizmasına gölge düşürmemiştir..
o kişilerin karakteri hakkında derin bir analiz yapmak doğru olmaz fakat, herkes kendi mesleği hakkında kolay sananlar diye başık açsa sözlükteki başlık kotası dolar sanırım..
Over the mountain, take me across the sky
Something in my vision, something deep inside
Where did I wander, where d'ya think I wandered to
I've seen life's magic astral plane I travel through
I heard them tell me that this land of dreams was now
I told them I had ridden shooting stars
And said I'd show them how
Over and over, always tried to get away
Living in a daydream, only place I had to stay
Fever of a breakout burning in me miles wide
People around me talking to the walls inside
I heard them tell me that this land of dreams was now
I told them I had ridden shooting stars
And said I'd show them how
Don't need no astrology, it's inside of you and me
You don't need a ticket to fly with me, I'm free, yeah
Over and under, in between the ups and downs
Mind on a carpet, magic ride goes 'round and round
Over the mountain, kissing silver inlaid clouds
Watching my body disappear into the crowd
Don't need no astrology, it's inside of you and me
You don't need a ticket to fly with me, I'm free, yeah
Baby, I get so scared inside and I don't really understand
Is it love that's on my mind or is it fantasy?
Heaven, is in the palm of my hand and it's waiting here for you
What am I supposed to do with a childhood tradgedy?
If I close my eyes forever
Would it all remain unchanged?
If I close my eyes forever
Would it all remain the same?
Sometimes, its hard to hold on, so hard to hold on to my dreams
It isn't always what it seems when you're face to face with me
Like a dagger you stick me in the heart and taste the blood from my blade
And when we sleep would you shelter me in your warm and darkened grave?
If I close my eyes forever
Would it all remain unchanged?
If i close my eyes forever
Would it all remain the same?
Will you ever take me?
No I just can't take the pain
Would you ever trust me?
No I'll never feel the same
I know I've been so hard on you
I know I've told you lies
If I could have just one more wish
I'd wipe the cobwebs from my eyes
If I close my eyes forever
Would it all remain unchanged?
If I close my eyes forever
would it all remain the same?
Close your eyes...
Close your eyes...
You gotta close your eyes for me...
duygu yüklü ,yalnızlığı temsil eden bir şarkıdır.. yeni ayrılmışsanız birinden , hataları veya yaşanmış bilimum güzel veya kötü şeyi bir anlığına kafanızdan siler ve kendi kendinize yürüdüğünüzü gezdiğinizi yattığınızı kalktığınızı hayal edersiniz..
bayrağı bir bez parçasından ibaret gören , üzerindeki kırmızının ,beyazın, ayın ,yıldızın anlamını bilmeyen ve yaşadığı bugünün değerini kendi içinde temellendirememiş bir varlığın söylediği sözdür..
bir anda samimiyet noktasını aşmış , ben herkesin en yakın arkadaşıyım imajı vermeye çalışan kız da olabilir.. her ağlayan kızın yanında olur bu tip.. sanki ağlayan insanlara çok değer veriyormuş , çok düşünceliymiş adeta bir melekmiş gibi gösterir kendini.. aranılan insanım imajı verir.. alelade tesellilerle olayı öğrenmeye ve herkesin her şeyinden haberim var izlenimi vermeye çalışır.. çünkü o popüler olmak sevilmek istiyordur..
tabi ki en yakın arkadaşlar bu kız kategorisinin dışındadırlar.. onlar arkadaşları mutluyken de onları tuvalete götürebilir.. asıl melek onlardır..
not: hele ki iki yakın kız arkadaş aralarında geçen koyu bir tartışmadan sonra konuşmuyorlar ve bir taraf ağlıyorsa.. bu ağlayan kızın yanına gelen tesellici kız genelde ben çok iyiyim, sen onla değil benle arkadaş ol imajı vermeye çalışır ki aldanıyordur..
laiklik inançlara saygısızlık anlamına gelmediği gibi tam tersi, inanca ve devlet yapısına saygının oluşturduğu insani bir ilkedir.. yalnız çeşitli insanlar veya partiler tarafından saygı kelimesi ne yazık ki yalakalık anlamında kullanılarak ,hem ilke hem saygı anlayışı çarpıtılmaktadır..
doğru veya yanlış bir şeydir bunu bilemem ama isminden çok içeriği önemlidir*..buna koymuş olduğun isim neyi değiştirir ki diye sormaya sebebiyet veren başlıktır.. adı ister savaş ister terörle mücadele olsun gerçekleşen olay bellidir..
*açıklama yaptıktan sonra başlığı referans aldım.. teşekkür ederim uyarılar için..
brad pitt , antonio banderas , tom cruise içeren filmi izlerken sizin de vampir olasınız gelmektedir.. aynı zamanda küçük kirsten dunst ı da filmde görebilirsiniz.. bildiğim kadarıyla 94 yapımı bir film.. çeşitli ödülleri de vardır..
hafif akşam esintisi olduğu bir bahar gecesinde küçük bir tepelikten şehri izleyerek sevdiğin şarkıları söylemek.. derin nefesler alarak temiz havayı içine çekmek..