Olagandir. Bazi kesimlerden bazi bilimciler, dinciler televizyonlarda gazetelerde yazip ciziyor, anlatiyor. Atomun su sekilde olusma olasiligi bilmem kac milyarda bir. Molekulun olusma olasiligi milyarkere milyar falan. Hucrenin, dokunun, organlarin, canlinin, hayvanin, insanin olusma olasiligi trilyonkere trilyon falan uydurma bir suru sayılar. Bu sayilar gercekten muazzam buyuklukte, bu kismi inkar etmiyorum. Fakat aci gercegi gormelisiniz. O kadar olasilik icinden tutturulan insan modeli evren icinde hiclige yakin bir hacime sahip. Yani evrende insan modelinin disinda da o olasiliklara denk gelicek milyarkere milyar sayida farkli varlik modeli var. Belki bilmedigimiz canlilar. Belki baska seyler. Ne oldugunun onemi yok. Uzaya gitmeyede gerek yok. Bir yanardagin olusma olasiligi ile bizim olusma olasiligimiz arasinda az bir fark olsa gerek. Buyuk bir kudretin eliyle var olmamiz sartmi bu durumda? Tavlada rakip 6 sayi icin de acik vermisken 6 atmakla 1 atmak arasinda bir fark varmidir? Ya da tam da lazim olan geldi demenin bir onemi varmidir? Zaten ne gelirse gelsin lazim olan gelecektir. Var olusumuz da bu kadar basit. Bigbang ile birlikte ya da baska bir olayla birlikte milyarkere milyar sayida farklı varlık modelinin olusma sansi vardı. Ve bizde dahil bir cogu olustu. Kendimizi merkeze koymayi birakip gercegi gormemiz lazım. O zaman karmasalar, savaslar, kavgalar son bulacaktır.
bazen yakın bir dostumuza bazen de tam aksine sevmediğimiz ama seviyormuş gibi davrandığımız satsan satılmaz atsan atılmaz bir arkadaşımıza sokma eylemiyle mutlu olduğumuz, haykıra haykıra güldüğümüz, ergenliğin dibine vurup hayatın tüm stresini attığımız da kullanılan binanın işaret ediliş cümlesidir.
hödö: bu cümleyi kurmam on dakikamı aldı. çok kastım. öss ye bu kadar kasmamıştım.
insanı yarattığını söyledi.
nasıl yarattın diye soruldu.
çamurdan yarattım dedi.
gökleri ve yeri yarattığını söyledi.
nasıl yarattın diye soruldu.
yoktan yarattım dedi.
sıçtı.
