her açıdan kendine aşık eden spordur. içinize bu sporla ilgili bi kurt düşmeyegörsün. bir de bakmışsınız ki kendinizi salondan alamıyorsunuz. yapmadığınız zaman huzursuz oluyor, agresifleşiyorsunuz. her ne kadar hakkında bilen bilmeyen herkes yorum yapsada netice itibarıyla hakikaten sadece tutkuyla bağlananların muaffak olabileceği, diğer tüm sporlardan daha fazla emek isteyen ve herşeysen önemlisi çelik gibi irade gerektiren bir spordur. kısaca her yiğidin harcı değildir.
türkiye dış politikasında yaşanan en bariz ikilem türkiyenin ab ye girme isteğidir. hali hazırda vergi oranları bu kadar yüksek iken bile bütçe açığı vermeye devam eden bir ülke ab'ye girdiği vakit vergisel uyum neticesinde yunanistandan beter duruma düşmesi işten bile değildir. bugün türkiyede bir araba alan vatandaş ötv - ki kendisi özünde geçici bir vergidir - sayesinde bir araba da devlete almak zorundadır. ve bunun gibi daha onlarca örnek. hal böyle iken türk dış siyasetinde izlenen ab ye girme politikası tamamen safsatadan ibarettir. yarın sizi alıyoruz gelin deseler ülkenin mevcut durumu değerlendirildiğinde girmekten vazgeçmek zorunda kalacağımız aşikardır. yapılan sadece göz boyamaktır.
kim ne derse desin karizması olan adamdır. messi gibi abilerle pilav günlerine katılan sünepe tipli biri olmaktansa egolarını belli etmekten çekinmeyen ronaldo olmak en iyi seçimdir. adam dünyanın en iyi futbolcularından biri amk sen böyle bi adam olsan portatif aynayla çıkarsın sahaya. bırakında başkları lider oluversin. ha türkiyede olsa apaçi etiketinden kurtulamazdı o ayrı. o ne biçim giyinmek öle amk.
yazılan entry sırf renkli ve ilgi çekici olsun diye yapılan hadisedir. modlar en beğenilen entryleri sileceğine azcık şu başlıklara odaklansın diye düşündürür açıkçası.
(bkz: atlas jet de ikram edilen kek)
bu ne lan hep boş bkz