Okan izlemeye başladıkdan sonra pek bi numarası olmadığını anladığım, insanları sadece olay üzerine yaptığı esprilerle güldüren showman. ilerle artık beyaz geliştir kendini.
Sokaklarda yanımda dolaşan yağmur
Geceleri başucumda duran yağmur
Avucumda ellerin yerine yağmur
Vur yüzüme vur yüzüme
Saçlarımda nefesin yerine yağmur
Dudağımda dudağın yerine yağmur
Gökyüzünden çaresizliğimi yağmur
Vur yüzüme hadi vur yüzüme
Yağmur..
hava çok sıcak. sıcak mayıştırmış bizi bir gölgeliğe oturmuşuz. gözlerimiz kapanıyor garip bir sessizlik hakim etrafa kimse kimseyle konuşmuyor. sessizliği bozan bir dilenci oluyor yanında ufak bir çocuk allah rızası için para istiyor oturanlardan. yavaş yavaş bize yaklaşıyor;
dilenci çingene: abi allah rızası için para versene
yanımda oturan bam teli kişisi: para yok hocam
dilencinin gözleri parlıyor "işte emeğimin karşılı bu sözler olmalı", "bana para verme hocam de" der gibi bakıyor bam teli kişisine, ben dilencinin gözlerine bakıyorum, dilencinin çocuğu bana bakıyor. bir güven geliyor hiç ikiletmeden gidiyor, giderken başka kimseden para istemiyor bu sözü düşünüyor belki yavaş yavaş küçülüyor ve kayboluyor.
musluk filkesi: çingeneye de hocam dedin ya helal olsun
bam teli: ne diyem mahmut mu diyem
kopuyoruz.