Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
Padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok
Aklıma kadeh tutuşların geliyor
Çiçek Pasajında akşamüstleri
Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor .
O zamanlar kaymakamın bir kızı vardı ya leman…
Saçları ta buralarında…
Rüzgarda yürüdü mü pelerin sahibi bir balerin gibi oluyordu.
O gün de maça gelmiş.
Ben devamlı terliyorum, daha maç başlamadan ha…
Neyse maç başladı, hemen bir korner oldu.
Ortayı bizim rıfat atmıştı, bir yükseldim topa
2. dakikada köşeye taktım topu. alkış, kıyamet…
Bir döndüm, bizim leman ayağa kalkmış alkışlıyor.
Kaç sene kalmıştı o kız burada?
2 sene…
Giderken bana bir mektup bırakmıştı; izmire gelirsen ara diye.
Ben de 5 sene sonra gittim.
E bulabildin mi?
Buldum…
Hatta bir de çay içtik; ben, o, bir de kocası…
O ara golü yemişiz haberimiz yok anlayacağın…
Burası için en güzel lafı sadık hoca söylemişti kardeşim.
Hangi sadık hoca?
Lisede edebiyat öğretmeni yok muydu ya?
Ha tamam… ne demişti?Hayal krıklığının başkenti demişti .
Kızın ilk deneyi mi olduğu için erkeğin performansının iyi yada kötü olduğu konusunda fikir sahibi olamadığı kötü ise erkeğe bir başka kadın tarafından hadi bildirilene kadar kendini bir sik sanması hali ki! bu bir kadın tarafından bir erkeği kendi içine kapatma hali de denebilir.