gardaşlar, bana mantıklı gerekçelerle gelmek yerine küfür edip "sen şu alimlerden iyi mi bilcen" "en iyisini sadece alimler bilir" mantığıyla yaklaştığınız zavallı başlığım. amacım sorgulamak, akıl yoluyla doğru olanı batıniden ayırmak. allahın kuranda emrettiği gibi.
1. "şüphesiz ki Allah'a itaat/bağlılık (dikkat ederseniz şeklen bir tarif yok, namaz kelimesi yok, anlamını açıkladığım arapça "salat" kelimesi var) hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar."
evet örnekte görüldüğü gibi "namaz" yerine değiştirilmemiş, manipüle edilmemiş kelimeyi koyuyoruz. devamını siz yapın artık.
ayrıca islamiyet geldiğinde yine "bu kadar" çoklukta insan putperest meccusi vb. idi. ama doğru yola ulaşanların sayısı çok sınırlıydı. Herkes yapıyo ben de yapayım zihniyeti bir bireye ait olamaz, ama koyuna ait olabilir.
bildiğiniz gibi şuan elimizde kuran ile taban tabana zıt sözde hdisler mevcut. Peki gördüğümüz bir hadisin gerçek olup olmadığını nasıl anlayacağız? Allah Kuran'ı koruyacağına dair söz vermiştir ama hadisler için böyle bir durum yok. Hz Muhammed hadislerin kayıt altına alınmasını bizzat istememiştir.
Ben hadisleri biraz Hıristiyanlıktaki kişisel çıkarlarca, vb. nedenlerle uyarlanmış, uydurulmuş sözde ayetlere benzetiyorum. BU işe bir açıklık getirmek lazım bence.
bu, hz muhammed döneminde hepberaber camide kılınması yasaklanmış bir namaz değil mi? Hz muhammed ten sonra nasıl tekrar ortaya çıkmış. Açıklık getirilesi sorunsal efenim.
buna yobazca saldırarak değil anlayışla yaklaşarak çözüm bulmamızın gerektiği sorunsaldır aynı zamanda. "başlık sıçmak"bakınızları verip ortadan kaybolarak kendimizi rezil etmeyelim.
kafalarda bi soru işareti de bu. ölüye namaz kılmak gibi olmuyor mu? Allahtan başkasına ibadet yasak. hem kuranda ölen kişiye çocuklarının( en yakın akrabaları) bile faydası dokunmayacağı bildiriliyor. E o halde biz ne içün namaz kılıyoruz orda, o şekilde? hadi şimdi de bu işin içinden çıkalım...
özet geçiyim, şimdi asıl sorum şu: islam dininde gerçekten günümüzdeki şekliyle namaz var mı? kuranda namazın kılınma tarifi yok. tek kaynak hadisler. onların da doğruluğunun hemen hemen hiçbir garantisi yok. çünkü kulaktan kulağa aktarılmış bilgiler. e o halde namazın şeklinden nasıl emin olabiliriz?
"namaz" kelimesi farsça bir kelime ve orijinal arapça kuranda hiçbir şekilde "namaz" kelimesi geçmemekte. Bunun yerine "salat" yani itaat etme, bağlılık gösterme kelimesi var. Bu kelime nasıl oldu da sonradan bugünkü bildiğimiz namaz şekline büründü? şeklini, okunacak duaları, günde 5 vakit oluşunu kim belirledi?
"Seni hiç tanımayan insanların arkandan bir fatiha okuması fena mı lan?" dedirten istek. Zira, bilenler bilir, duası en çok kabul olanlar bizi hiç tanımadıkları ve bizden hiç bir çıkarları olmadığı halde bizim için dua edenlerdir. En azından ben öyle biliyorum.