Bir filmin kaliteli olabilmesi için bazı özelliklere sahip olması gerekir. Milyar dolarlık bütçesi ile yılda yüzlerce film piyasaya süren hollywood dünyasından senede bir kaç kaliteli film ortaya çıkar. Her film türünün kendine ait genel kalite standartları vardır. Bir aksiyon filmi görselliğe önem vermelidir. Aynı şekilde korku filmleri de. Yükselen teknolojik imkanlar yüzünden bu iki film türü Güçlü oyunculuk ve senaryodan ziyade montaja gönül bağlamışlardir. Romantik filmler bir aşk hikayesi ve über yaKışıklı oğlan ile süper seksi kadın arasinda geçer ve mutlak sevişme sahneleri mevcuttur. (Sanki sadece mankenler sevisiyor)
Ama dram öyle değildir, yillar geçse de hammadde degismez. Hitap edilen yer duygulardir. Senaryo sağlam olmalidir ki izleyciler hikayeyi gercekte yasamis olsalar da olmasalar da benimsemelidirler. Bunun yani sira izleyiciye bu hikayeyi enjekte edecek saglam oyunculuklar gereklidir. Yani bir tür olarak dram degisen tüm imkanlara rağmen senaryo ve oyunculuk bakimindan kaliteli olmak zorundadir.
Tum bunlardan hareketle film türlerinin en kaliteli yapitlari hipodroma ciksa acik ara dram kazanir.
Turk filmleri 90li yillarda dram ile zirve yapmis, milenyum ile çöküşe geçmiştir.
Tüm bu yazilanlar bir iddia degildir, oldukça öznel nitelikler taşımaktadir. Bu teze karsilik hipotez taş üstünde baştır.
Bağımlılığı olmayan Ve araştıran kuruluşlara bağımsız araştırma kuruluşu denir. Müthiş bir güven abidesi olma özelliğine sahiptir, iç rahatlatan istatistik verileri sunar. iyi ki varlar!
genel olarak saatlik ücret üsulüdür. Verim ön plandadır. Misalen, 10 dakika az çalışınca 10 dakikalık daha az para verilirken 10 dakika fazla çalışmanın karşılığı elbet verilmektedir. Bu sayede işçi ve işveren maksimum verim alır. Daha fazla kazanmak isteyen daha fazla çalışır. Bunların yanında bazı yasal zorunluluklar vardır
- saatlik ücret en az 7.25 olmak mecburuyetindedir.
- haftalık 40 saatin üstüne çıkıldığında saatlik ücret 40 saatten sonrası için normal ücretin bir buçuk katı olmak zorundadır.
Devletin bir numaralı dolandırıcı olduğu, kendi milletini sömürdüğü, namussuza, hırsıza, tecavüzcüye, teröriste her türlü kanun açığını sunduğu ancak masum vatandaşını koruyamadığı ülkedir.
(bkz: bilin bakayım neresi)
Fanatizmin doruğundasındır, futbol artık heyecan vermez.siyasetle uğraşıp dirsek çürütürsün, ülkede ne olup bittiği umrunda olmaz. Herşey geride kalmış bir çok şey heyecanını yitirmiştir. Olgunlaştığını hissedersin, bir çok şeyi artık siklemediğinde.aidiyetin kaybolduğunda. Değerlerin beş para etmediğinde. Daha heyecansız ve daha huzurludur.
haberin içeriğinden emin olmak için twitter sayfasına baktım, evet kesinlikle maganda. milletini azarlayan bakanlara özeniyor ve bundan gurur duyuyor olmalı. kendini birşey zannetmesinin sebebi arkasındaki siyasi destek olmalı. kibirden kör olmuş gözlerini açacak bir babayiğit, elbet bulunur.
birde çok görgüsüz, Allah aşkına! ilk defa görüyorum özgeçmiş kısmına ilkokul diploma notunu yazanı! Aman Allah'ım bu mu temsil edecek üniversite gençliğini! tez zamanda def'ola!
Ayıptır günahtır, Fenerbahçe yönetimini sevmeyebilirsiniz, şike yaptıklarını iddia edebilirsiniz. Ancak üzerinde alınteri olan formalara meslektaşları yoluyla "kirli" demek büyük saygısızlıktır. Trabzonspor yönetimi bu nefret ve kin tohumlarıyla, nereye saldıracağını bilmez tavrıyla Türk Futbolunun BDP'si olmuştur. fenerbahçe'nin ezeli rakibi galatasaray'dır. sürekli bir rekabet hali vardır ancak asla bu kadar çirkef olmaz her iki tarafta, trabzonspordan düşman dahi olamaz fener'e.
"ne yapsak ne etsekte bu sezon şampiyon olabilsek yhaaa, şimdi kadıköyde yenemeyis saten, bu durumda fenevbahche sampionnn keşke 12 puanı bu sezon silselerde direkt şampiyon olsak yhaa, susarız o zaman vallaaa"
tarzında yavşak bir düşünceye sahip taraftar topluluğunun asılsız iddialarından sadece birisidir.
saat 13.00'da konya atatürk stadında oynanan, süper ligi yakından ilgilendiren karşılaşmadır. konyaspor süper lige direkt çıkmak için, adanaspor play off potasındaki yerini muhafaza etmek için mutlak galibiyet parolasıyla oynamışlardır. adanaspor 24. dakikada koray şanlı'nın atılmasıyla 66 dakika 10 kişi olsada süper lig aşkına m billa'nın 2 golüyle maçı 2-0 kazanmıştır.
diğer tüm takımların aksine hiçbir siyasiden destek görmeyen, hiçbir para kaynağı olmayan bu kulüp imkansızlıklar içinde bu başarıyı elde etti. sıra süper ligde.
fenerbahçe ile dalga geçilmek için bir başlık açılır, fenerbahçe ile alakalı bir övgü yazılır. ironiden ibarettir, ince ince dalga geçmektedir yazar ancak sığ kafaya sahip galatasaray taraftarı bunu ciddiye alır ve başlar ironi yapmaya çalışan yazara sövmeye.
ve biz fenerbahçeliler buna kahkahalarla gülüyoruz. kendi takımınızı sevemediğiniz gibi fenerbahçe düşmanlığını da beceremiyorsunuz, iyiki varsınız *
edit:kafanız karışmasın yavrucaklar, bu ironi değildi mesela, hadi eksileyin, afferiiiin :)
edit: şimdi ben örnek versem de anlayamacaksınız yavrucaklar, yinede bunu isteme hakkınız var :)
emre belözoğlu'na pis türk diyenleri savunmaktır, bu zihniyete göre emre herşeyi hakeder, neden tugay'a değilde emre'ye denmiştir ki? işte bu noktada ırkçılığın doğurduğu nefretten daha büyük daha tehlikeli bir nefret var. ey vicdanını siktiğim, bu mantığa göre neden zokora o lafı yedi, başkası değilde? demekki oda haketmiştir, ha bu bana göre değil, sizin mantığınıza göre. futbol basit bir oyundur, ve sadece emre'ye duyulan kıskançlığın yol açtığı bu nefret ırkçılıktan da tehlikelidir, bu yüzden emre'ye sahip çıkıyoruz, emre'yi yedirtmeyiz, hoşt!
irina shayk istanbul'a geldiğinde bir mülakatta türk kadınına benzetildiğini ve bundan mutluluk duyduğunu söylemiş.
yok artık, bu kadar da mütevazi olunmaz ki haspam! hadi ronaldo dese ki diyarbakırlı gibi hissediyorum, tamam diyeceğiz, yapma irina yapma!
bazen sallanmışsınız gibi gelir ya hani, "deprem mi oluyor lan" dersiniz. başınızı kaldırıp tavandaki lambaya bakmanız içinizi rahatlatır ya, işte öyle birşey *
nike'ın türk milli takımının yeni forma tasarımında türkiye'nin simgelerinden olan "nazar boncuğu" figürünü arka iç yaka kısmına koyacak olması olayıdır.
yalnız anlamadığım birşey var, nazar boncuğu amacı itibariyle en görünen yerde olmaz mıydı? iç yakada olması biraz saçma olmuş.
acziyetinin son noktası olarak yurtdışından vergisi az ve ucuz elektronik alınmasını kendine yedirememiş, hayvani bir boyutta -100 lira- harç alacak hükümet biçimidir. koskoca devlet vatandaşından harç'lık alır mı? ayıptır günahtır artık burada kazandığımız para zaten yurtdışında bi boka yaramıyor, elektronik alırız en azından diye rahatlatıyoruz kendimizi, buna bile göz diktiniz. yazıklar olsun. vergi adı altında aldığınız tüm paralar haram zıkım zehir olsun, boğazınıza dursun!!
nerede ve ne zaman oynanacağı henüz belli olmayan finaldir. bu kadar geç kalındıysa pek bir hazırlık gerektirmeyen bir stadda oynanacak olması kuvvetle ihtimaldir. son senelerde bu kupanın gittikçe artan önemsizliği özellikle bu sezon tff'nin iyice boşlamasıyla dandik bir hal kalmıştır. sırf organizasyon olsun diye yapmasalar daha güzel olur sanki. yarı final maçlarının bile programı henüz yok tff'nin sitesinde.
-fenerbahçe ile bursaspor arasında geçmesi bekleniyor.
-istanbul,izmir ve antalya'da oynanabilir. ayrıca adana da iyi bir alternatiftir.
eski kafalıdır, teşhiri sevmediği gibi kimsenin özel hayatıyla da ilgilenmez. internetin iletişimi kolaylaştıran yönünü esas alır. en fazla yapabileceği aktiviteler, ne dinliyorum özelliğiyle mesaj vermek, bir zevk olarak titreşim yollamak ve uzun ısrarların döndüğü webcam açma muharebesidir. tüm baskılara rağmen msn kullanan insan samimiyet sahibidir, candır.
teori: msn kullananıp başlığa yazanlardan msn isteyecek yazar söylemi.
twitter' da erkekler tarafından oluşturulan #kadinlaragiyimkuşamtavsiyeleri etiketi altında verilen tavsiyelerdir.
yaz geldi hemen belirteyim, canlarım. o genelde beyaz renkli, üstünde ingilizce ama ne yazdığı belirsiz, garip yerlerde yırtmaçları olan tişörtlerden giymeyin valla bak, tasvirimi anlamışssınızdır eminim.
"beş parasız yolda yolakta kalma" tehlikesine karşı annelerin değişmez öğütlerinden birisidir. çok sefer denedim, parayı unutamadığımdan mütevellit kısa sürede harcadım. son çare olarak alamancı akrabanın harçlık niyetine verdiği 20 'yu saklıyorum, yıllar oldu. çok şükür kalmadık henüz yolda yolakta. bir seferinde cumartesi eğlencesinde harcıyordum az daha. tabi döviz bürosu bulamadım, borç aldım. iyidir bazı anne öğütleri, güvenmiyorsanız kendinize hemen dövize çevirin parayı, hem ben o euro'yu aldığımda 1,7 Tl'den işlem görüyordu 2,3 şu sıralar. yatırım da olur daha ne olsun.
bi kez elmadan ısırırsın, bir kez bisküviden. elmayı ısırdığın yerde bisküvi parçaları kalır. doksanlı yıllarda pazar banyosu sonrasında tom ve jerry izlerken en büyük zevkti bu benim için. umarım yalnız değilimdir, umarım bu zevki herkes yaşamıştır. *
ülkemizdeki genç futbolcuların birşeyi yanlış yaptığının göstergesidir. yarı final oynayan genç mili takımımızdan sadece nuri'nin yıldız olması buna örnek sayılabilir.
ayrıca
(bkz: serdar kesimal) (bkz: necip uysal) (bkz: semih kaya)
Fransa'nın Metz kentinde düzenlenen fransa türk federasyonunda konuşma yapan devlet bahçeli'nin çok sert sözlerle yasayı inkar etmesidir. Başvurduğum bir site hariç ajanslar da henüz olay verilmemektedir. erdoğan deseydi bunları hemen AUVV!
--spoiler--
Konuşmasında söz konusu yasanın 'iyi niyetli olmadığını' ve 'asılsız ve hezeyan olduğu' aktaran Bahçeli; "Yasa iftira ve hüsnü kuruntudan ibarettir'' ifadelerini kullandı.
Fransa, Ermeni diasporasının taşkınlıklarına göz yumarken, yasaya çıkan ve gösteri yapan bizim vatandaşlarımızı fişlemeye çalışması özgür düşünceye aykırı bir durumdur''
devlet bahçeli
--spoiler--
trabzonspor yönetimi ve trabzonspor taraftarının üstüse göstermiş olduğu insanlık dışı tutumu hala savunmaları, birde suçlayıcı konuşmaları,pişkinlikleri bizi insanlığımızdan utandırmaya devam ediyor.
Trabzonspor yönetimi PFDK'ya yapacakları savunmada çakının aslında kapalı olduğu, volkan'ın kapalı olan çakıyı açtığı -ki lig tv çakının açık atıldığını açıkladı,bunun bir önemi de yok- şeklinde suçlayıcı bir savunma mekanizması geliştirmiş, utanılması gereken bu durumdan hiç gocunmayıp birde karşı tarafı suçlayıcı bir tavır sergilemesi bizleri hayli şaşırttı.
Trabzonspor taraftarı ise, teröristlere yaraşır biçimde yaptıkları afişe etme eylemini hala savunmakta. yine karşı tarafı suçlayıcı bir tutum sergilemekte. türkçesi bozuk bu taraftar ve insan müsveddeleri yaptıklarının bir şiddet eylemi olmadığını savunmakta(!) ayrıca trabzonspor taraftarının aklıselim olduğunu -aklı selim olmasaydı fenerbahçe takımı canlı çıkamazdı önermesiyle- iddia etmekte.
biz fenerbahçeliler sadece bu renklere gönül verdik diye her platfromda nefreti birebir yaşadık. ezeli rakibimiz galatasaray'ın takımı iyi olduğunda da kötü olduğunda da fenerbahçe nefretiyle birlik oluşturmalarına çok kez şahit olduk. ancak bu denli nefrete ne şahit olduk, ne ihtimal verebildik. bu nefretin ardından utanmalarını beklediğimiz insanlar ise pişkinlik yapıp birde suçlayıcı konuşmaya devam etmeleri hiç hayra alamet değil. umarız hiçbir fenerbahçelinin kılına zarar gelmez. aksi takdirde trabzonspor'u sembolize eden her türlü materyale sahip insanlara karşı hoş bir tutum sergilemeyeceğiz. şiddete şiddetle karşılık vermek elbette akıl işi değildir, lakin artık aklımızı önplanda tutamıyoruz.
