Bundan 15 sene öncesinde bugün bu saatlerde odunlu soba ile ısıtılmış banyoda yine sobanın üst bölmesi ile sağlanmış sıcak su ile çimdikten sonra sedirin altındaki çamaşır selesinden birbirinden hiçbir farkı olmayan beyaz külot ve atletlerden birini seçmek suretiyle giyen erkek çocuğudur. Devamında çizgi film izler. Ve dışarı çıkıp gülle (misket) oynar, fırıldak(topaç) oynar. iŞte bu çocuk eski neslin son portresini çizmektedir. Bu nesil için beyaz külot ve beyaz atlet önemli bir temsil kaynağıdır.
Ha birde sandalet vardı *
Ayrıca adanalı erkek new yokta yaşayıp amerikalılar ile düşüp kalksa da evlilik denen o müesseseye sadece adanalı kadını yakıştırır. Yemek kültüründen büyüme tarzı, iklimden jargona kadar adana erkeği başka memleket kadınları ile yapamaz, diye düşünür.
Hunharca niteliksiz cahil insanlar tarafından yağma göç taktiği ile sanayisi dibe vurmuş, mevcut hükümet politikaları yüzünden pamuk yetiştirmeyen, tarımı bitme noktasına gelen, sahipsizlikten 30 yıldır aynı olan şehir. Genel seçimlerde 3 büyük parti de birbirine yakın oy alır ama hiç birisi de adana'nın yolunu bilmez.
Adana ihanetin ve sahipsizliğin başkentidir. Adana icin virüs misafir ettiği doğulu mevsimlik işçilerdir.
yemek kültürü ile, samimi insanlari ile, herşeye rağmen özlenen memlekete selam olsun.
Genel olarak turistik bölgelerin vazgeçilmez fahiş fiyat uygulaması vardır bunu sadece istanbul'a mal etmek olmaz.
Ama az oruspu çocuğu da yok memlekette ulan 200 300 le kazikla 1700 ne ya. Valilik yada ilgili kurum kapısına mührü vurmadıgi sürece devam eder bu.
David gueatta, tiesto, trance, electro, house.. görsen ne kafalar yaşıyorum, ne triplere giriyorum bunlar ile.
Ama sensiz olmuyor biliyor musun. Sen gönül dağı diyorsun yine en sonunda, yalan dünya, kendim ettim kendim buldum...
Göynüm hep seni arıyor be usta.
30 aralık
Aynı gün içinde üçer saatten Uyuduğum üçüncü ve son uykumdan uyandım, baktım kahvaltılık malzeme kalmamış. Prensip üzerine ev alışverişi bimden yapılır lakin öyle bir saatte uyanmışım ki Bim çoktan kapanmış.
En yakın büyükçe ve ucuzca market otobüsle beş dakika olduğu halde yürümeyi tercih ettim, malum göbek yaptı bu düzen(sizlik). Kulaklarımı takıp ağır tempo yürürken mezarlığın önünden bir vicdan muhasebesi yapıp çıkardım kulakliklarımı. e ilahi değil house dinliyordum dip tis dip tis. Şehir mezarligi da o kadar büyük ki yolun yarısında dinleyemedim müziği..
Büyükçe ve ucuzca marketten dondurulmuş pizza almak istedim ama fırın olmadan olmuyormuş. Çalışan kadına yalvardım, tava da olmaz mı iyice kızdırsak tavayı, üstüne tencere kapağı koysak fırın ambiyansını yakalayamaz mıyız falan.. kadın zar zor ikna oldu da belki olabilir dedi sonunda.
Aldım pizzayı, birde sarı kola. Sonra baktım halk çokokremin bir kiloluğu 6 lira, hemen aldım bir tane Bim den bile ucuz hemde kocaman. Benim de var alışkanlıklarım adı nutella olmasa da.
1 aralık
Hiçbirşey hatırlamiyorum yaşanmasaydı olurdu.
2 Aralık
Yine uykusuz girdim güne. Hay ben böyle uyku düzenini.. e acıktım da.. hemen koştum dolaba. Kiloluk halk çokokrem.. akşam yemeğinde israf olmasın diye pilav yanında yediğim ekmekten sadece bir parca kalmış. Ulan bu da kaşıkla yenmez ki, halk sonuçta..
Ulan.. anı dediğin dakikalar öncesini yazarsa böyle de havada kalır işte sonu.
Ne olacak benim bu tanimlayamadığım şu halim ey ahali. Param da yok değil. Ideallerim de var. Ulan aksi gibi aşk meşk adamı da değilim. Ne anarşik bir bünyem var yarabbim.
Adana'da 90lı yıllarda geçen çocukluğumdan geriye kalan hatıraları anlatayım biraz;
Çocuktuk henüz. Gelip oyunumuzu bozardı o nefret dolu çocuklar. Sinirlenir döverdik, yani bir kaç tokat atardık. Bu çocuk görünümlü canavarlar aşiretimiz var bizim diye tehdit ederlerdi anlamazdık.
Sonra abileri gelir döverdi bizleri. Adaleti sorgulardık. Halbuki bizim mahallede çocuklar kavga ederse barıştırırdı büyükler. Kimdi bunlar ve nereden gelmişlerdi, aşiret ne demekti..
Biz kavga etsekte yerde yuvarlanıp bırakır sonra barışırdık ama bunlar kin tutar bıçak taşır abilerini çağırırdılar, kimdi bunlar.
2000li yılların başında babam ile dertleşen bir inşaat ustası şunu diyordu, "abi geliyorlar doğudan bizim yaptığımız işi yari fiyatına yapıyorlar. Işten anlamıyorlar, sağlam yapmıyorlar ama ucuz olunca millet mecbur ona yaptırıyor biz işsiz kaldık"
Adana adliyesi meşhurdur derlerdi ama hiçbir tanıdığım gitmezdi oraya, kimdi bu kavgayı eden.. adana dolmuş şoförleri trafik terörünün türkiye de ki baş aktörleridir. bu adamlar yeni gelmişti adana'ya nasıl almışlardı bu dolmusları?
Adana da sıcak paranın döndüğü heryere hangi yollar ile sahip olmuşlardı bunlar.
Adana'nın pislik neden bunların oturduğu yerde dönerdi hep..
Neden turkiye gol yiyince keleş sıkıyordu bunlar..
Kendi 'namuslarına' öldüresiye sahip çıkıp neden elin karisina kızına laf atıyor tecavüz ediyorlardı..
Ben çocukken türk kürt bilmezdim. Ben çocukken ırkçı da değildim. Ama kötü insanlar vardı adana da ve hepsi birbirine benziyordu.
Onlar hep yaramaz misafir çocuğu biz hep uslu ev sahibi çocuğu.
bırakın hümanist masalları ekonomik durumları. Bizde fakir olduk. Bu adamlar şimdi adana'nın en zenginleri ve adana ekonomisi çöküşte. Hala da aynı pislikler. Köylünün bahçesinden ürününü çalarken engel olmaya çalışan adamı vuruyorlar hala. Tecavüz edip uyuşturucu satıyorlar. Adana'yı cennetken cehenneme çevirdiler.
Benim adana dan en yakın arkadaşım da kürt. Ve o yüzden genelleme yapıyorum o çocuğun istisna olduğunu bilerek..
Sinemada belirli bir olgunluğa erişilmedikce izleyeni sıkabilecek psikolojik film. Hikayeden pek birşey beklemeyiniz. Filmde neden sonuç ilişkisi aramak Beyhude. Sanat ile ilgili insanlara hitap eden farklı ilginç manyak bir film. Karsta çekilmiş olup kahramanları bu aralar televizyonda sıkça boy göstermektedir
20 kanallı televizyonumuzda ntvspor ile en fazla izlenen kanal konumundadır. Listemizde star tv bile yokken nereden geldiği belirsiz bu mütevazi çeviri kanalı severek izliyoruz. Kendini tekrar ediyor olmasını istikrara bağlıyorum. Haberler çeviri usulü geldiğinden avrupa gözüyle dünyayı izleyebilmek mümkün. Yeterince tarafsız.
Değinmeden edemeyeceğim haberleri sunan abinin çok garip bir stili var. Geçmiş zaman eklerini uzatıyor. Bende onun gibi okumaya başladım.
Sevsinler.
Evet bende bilirim bunu. Hatta akşam vaktiydi. Tam masaya çıktım tekbir getirmiştim ki elektirik gitmişti. Dersin sonuna gelen elektrik ile birlikte hocanın yüzündeki garip ifadeyi unutamam.
(bkz: bir ergenlik hatırası)
Her bi bok yiyip son noktaya gelindiğinde ben bakireyim evlenmeyi bekleyeceğim demeleri ve seks yapmayı erkeğe verilen bir ödül zannedip karşılıklı şehveti öldürmeleri. Diğer milletlere karşı gördüğüm tek avantajları taharet yapıyor olmaları ama bu da titiz birisi için sadece küçük bir ayrıntı.
Not: türk kızı genelleme değildir. Terim olarak kimi özelliklere sahip güruhtan bahsedilmektedir. Diğerlerinin başımız üstünde yeri var.
Bu film hakkında spoiler vermek biraz ilginç. Dikkatinizi ayırmayın ve filmi göründüğü saatten hesaplayıp bir plan yapmayın. ikinci izleme şansınız için varolan zamandan emin olun.
----------spoiler----------
Film bir saat 50 dakikadan oluşmuyor. Geriye doğru bir akış olduğundan filmi tekrar baştan izlemediğiniz sürece tatmin olamıyorsunuz.
Filmin ilk sahnesinde geriye doğru gidişin ilk ipucusu veriliyor ancak sizde benim gibi dikkat etmemissinizdir. Resepsiyonist ile de ilk konusma da 'herşey geriye doğru' derken enjekte ediyor aslında sonunda ne olduğu diye bir beklentiniz olmamalı diye. ilginç olduğu kadar sinir bozucu olabiliyor bu teknik. Size birşey umdurmuyor. (bkz: umdurmak)
Kült ve efsane film olmasına rağmen fiziksel koşullar sebebiyle daha fazla hakkında yazamadığım film. Ama natalie konusunu tam olarak anlayamadım ayrıca bu herifin neden kullanıldığını. Off ben bu filmi anlayamamışım tam olarak. Yada bu bilmediklerim bir önem arzetmiyor da teknik ve hastalık mı önemli?
(bkz: biri beni aydinlatsin)
Efsane bölümler ile türk sinema/dizi tarihini sikip atan dizidir. 78 bölüm itibariyle sabahın köründe saçma sapan kafalarda bana kahkahalar attırmıştır. Oyunculuklar o kadar iyidir ki mekanın önemi kalmamıştır hatta bir ara ben diziyim bu adamlar gerçek diye düşündüm. Yok arkadaş ayıptır söylemesi benim hollywood tecrübem var dizi olsun film olsun ama hiçbirisi bu kadar içten değildir. Psikolojik ögelerin oyunculuklarin ve senaryonun kalitesine ek olarak o samimiyeti ve bizdenliği behzat ç'yi benim gönlümde zirveye taşır.
Matematik ile hiç aram olmadığı halde dikkatimin hiç dağılmadığı film. Bir bilim üzerine çekilen film mutlak surette o bilim dalında uzman kişiler eşliğinde çekilmelidir ve sanırım bu filmi yazan yöneten kişi de uzmanın ta kendisi. Sanat kavramını alaya aldıklarından filmi siyah beyaz çektikleri bile söylenebilir.
Oz dizisinde italyan hükümlü, breaking bad dizisinde meksikalı felç uyuşturucu baronu olarak bildiğimiz Mark margolis burada karşımıza Kaçık ve emekli matematik hocası sol olarak karşımıza çıkıyor. Hemde yugoslav aksanı ile. Aksanlar uzmanı çılgın mark. Filmin içinden kuple
Hocan sana banyoya gir ve rahatla derken küçük komşu kızı ile hesaplamaca oyunu oyma demek istemedi gerizekalı max. Senin kurtuluşun karşı komşu kızındaydı.
Ayrıca ilk market sahnesinde fonda çalan müziğin müzik değilde kuran sesi olmaSını sonradan anlayıp toplandık hemen durduk yere günaha soktu adamı..
Beklentiyi ebesinin amı gibi yükseltip bir çırpıda üç filmini de izlediğim serinin son filmi. ilk film soru işaretleriydi. Sinema da izlesem beş yıl sonra ikiyi çektik deseler de siktir lan yamyam derdim. Bir film sadece ikincisi gelecek diye öyle bırakılmaz. Biz düşünerek filmin başını ve sonunu bulacaksak bu adamlar neden milyonlar kazanır. ikinci filmin elimizde olması ile bu sorunu siktiredip bir dizi misali hemen ikinci filme geçtik. ikinci film iyiydi daha fazla aydınlandık ve quantum ile merak seviyemiz tavan yaptı ve görsel şov vardı ancak yine tatmin edici bir son ile bitmedi. Hemen serinin son filmi olan cube zero ya geçsekte serinin en kötü filmini izlemiş olduk ve herşey havada kaldı. Bu kadar iddiali bir film çekip tüm soru işaretlerini seyirciye bırakmak adiliktir. O son filmdeki kadının Balgamlı tükürdüğü gibi tükürüyorum yönetmene.
Tony soprano psikiyatriye gider, annesi hakkında konuşmaktadır. Psikiyatrist çocukluğunda annesi ile yaşadığı güzel bir anı olup olmadığını sorar mister soprano tüm aile plajdayken babasının merdivenlerden düştüğünü annesi dahil tüm ailenin buna güldüğünü anlatır.
Gece gece sesli güldürmüş komşu rahatsız etmiştir. Arkadaşımın yoğun ısrarları sonucu sonunda başlayabildigim dizidir.