istediğin kadar arşınla sokakları bazen kaçamıyorsun. Kilometreler sonra bir bakıyorsun ki hala bir adım ilerine gitmiş değilim esasen. Olsun, böyle böyle yorulacağım içimdeki senden. Sonra varlığını bile unuturum belki, kim bilir.
Acaba aslında ne düşünüyor diye davranışları benim tarafımdan sıkça gözlemlenir. En sonunda dayanamayıp ona onun gibi karşılık verilerek beraber de delirilebilir.
Herkesin karakterine saniyede bürünebilen tipler. Asla gerçekten ne hissettiğini anlamazsın. Sana anlattırır tüm hayatını sonra ezberler dediklerini. Birden klonun gibi sana senin dediklerinle akıl verir.
Senden önce kimseyi böyle sevmedim. Sensizliği Allah bana nasip etmesin. Ben seni bırakamam ki.
En azından artık güldürmeye başladı bu cümleler onun sayesinde.
içlik yine iyi. içlik sonuçta ama pijama veya eşofman olmasın lütfen. Ben mavi eşofman üzerine kot pantolonu geçirmek için debelenirken sevdiğim beyin halini hayal etmek istemem şahsen.
Tanrı ihtiyaç ölçüsünde vardır. Bu da kişiden kişiye farklılik gösterir. En nihayetinde insan puta tapınırken de mutluydu ancak ona kâr getirmediğini gördüğünde farkındalığa erişti. Bu yüzden tanrı, bireyin yaşamdan beklentisi, duası ve hatta ruhu kadardır.