acaba kendini mi protesto etti, yoksa bu olmayan sistemi mi? kaç yıldır bu böyleydi zaten, kimsenin umurunda değil çocuğu ya da özelleştirirsek kızı okumuş ya da okumamış. kim son zamanlarda çıkıp da yahu abi biz nerdeyiz? ya da abi biz ne okuyoruz, amacımız ne?
gibi sorular soruyor? son 10 yılda ortaya çıkan aşırı bir yavaşlama hissediyorum etrafıma bakınca.
gel gelelim olaya, kars'ta bir okuma-yazma kursunda başarılı kursiyerler için bir tören düzenlenir, vali kürsüye çıkmaz, sanki kendi mevkiisini reddeder, devletin politkalarını hiçe sayar, hatta kendini hiçe sayar tarzda bir davranış gösterir. düşünce başarılı, fakat artık klişeleşmiş bir lafımız var ya: "bir kaç iyi bir çok kötünün içinde kaybolur". velhasıl sayın valim senin gibi daha 549 tane daha lazım.
biz * onları televizyonda izliyoruz ama onlar görmemişler demek ki bize nasıl kıydıklarını 1950'lerden beri. kktc'deki filistinli öğrencilerile birlikte omuz omuza bm üssü önünde eylem de yaptık, o adamlar şimdi bizim yüzümüze nasıl bakacaklar? filistin'li bütün kardeşlerim dışında o şeref yoksunu yöneticilerinin kktc'ye gelip bu müzeyi bir kez olsun tatil amaçlı değil * adam gibi o küçücük kalplerin durdurulduğu küvetlere kafalarını sokarak dolaşmalarını istiyorum.
nush ile uslanmayanı etmeli tekdir tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir!
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi,
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi!
bir insanı çileden çıkaran, başının ağrımasına, midesinin bulanmasına, beyninin küfürlü sözler içeren kısmının maksimum düzeyde çalışmasına sebep olan icat.
malumunuz ben bir "kartsız işlem" mağduruyum, peki nasıl becerdim?
yapılması gereken işlem aslında çok basit, para yollamak istediğiniz hesap numarasını, telefon numaranızı ve kimlik numaranızı giriyorsunuz. sonra yollamak istediğiniz meblayı bankamatiğe yediriyorsunuz, pardon gönderiyorsunuz.
ancak bir dakika bile ara vermemeniz gerekli, şayet ara verirseniz siz be bana katılır, yani mağdur olursunuz. ben de para yatırmak istedim ancak belli bir zamanı aşınca bankamatiğe yedirdik meblayı.
peki bu durumda ne olacak?
akşam saatlerinde ise bu hata, ertesi gün, eğer mesai saatlerinde olduysa aynı gün para yedirdiğiniz bankamatiğin ait olduğu şubeye dilekçe ile başvuruyor ve eğer belirledikleri bazı sorulara doğru cevap verirseniz meblanızı alıyorsunuz.
buradan o bankaya bir serzenişte de bulunmak gerekirse ki olması gereken bir serzeniştir, her insan hata yapar fakat yatırma işleminden önce gerekli bilgiler alındıktan sonra bir bilgi fişi verilse her şey daha güzel olurdu.
velhasıl-ı kelam, gayet gerekli fakat bir o kadar da başarısız bir sistemdir.
2-3 gündür tam ne anlama geldiğini anlamaya çalıştığım fiil. son galatasaray - kocaelispor maçından sonra ortaya çıkmış gibi görünüyor fakat bunun çok daha öncesi mevcuttur aslında. anladığım kadarıyla yaklaşık 40 milyon dolara getirilen 4-5 kişinin büyük arenalarda oynaması ve türkiye liginde top oynamaması kastediliyor. fakat dünkü maçtan anladığım kadarıyla ise tüm galatasaray'lı futlbolcuların yaptıkları eylem olarak da ortaya çıkıyor.
fenerbahçe için de aynı durum söz konusu, tecrübeli bazı futbolcuların bu eylemi yaptıklarını görüyoruz. formanın hakkını veremeyen bir kaç kişi iken tüm takım "nasıl olsa yollayan yok" rahatlığıyla davranmaya başladı.
her iki büyük camianın da bir an önce bu fiili klüplerin geneline çok fazla yayılmadan bir son vermesini istiyorum.
maç seçme olayı bir başlarsa sonu gelmez, herkesde bir rahatlık olur. 2 gün sonra bordeux maçı var adam kendi sahasında 10 yıldır yemediği kadar gol yedi. yazık. (bkz: endişeyle takip ediyoruz).
orjinal:
"The average number of customers in a system (over some interval) is equal to their average arrival rate, multiplied by their average time in the system."
türkçe:
"Bir sistemdeki ortalama müşteri sayısı, bu müşterilerin sisteme ulaşma oranıyla sistemde bulunma zamanlarının ortalamasının çarpımına eşittir."
ağ bağlantıları üstüne kuram geliştiren bir akademisyen, 1961 yılında Case Western'de şu an için Little kuramı olarak bilinen hipotezini kanıtlamıştır, kuram haline gelmiştir. halen (bkz: mit) de eğitim vermektedir.
bu adamı tanıyın. zira youtube 'da birçok videosu mevcut. "metal müzikle dalga geçen adam" olarak da söz edilebilir aslında kendisinden. fransızdır kendileri ama cidden çalarkenki rahatlığı ve sempatisi sonuna kadar dinlemenizi sağlayacaktır. hatta muhtemelse bu adamın bedava albümü var onu da indirip dinleyebilirsiniz. metal müzik dinleyenler eminim zevk alacaklardır. "metal müziğin vokal hariç her şeyini severim" diyenlerse youtube'a girip bu adamın adını yazdıklarında dinleyecekleri bir sürü şarkısı var vokalsiz. velhasıl
(bkz: sahaya yeni bir oyuncu sürdük).
napalm death "The code is red... long live the code" (2005) albümünün heralde en iyi parçasıdır diye düşünüyorum. klibinde duyma engelliler için parçanın sözlerini el işaretleriyle anlatan bir hanımefendi ekranın sağ alt köşesinde bulunmaktadır.
Rant long and loud
Repeat 'til you're blue in the face
Ever get the feeling you're always on a losing streak?
Their silence is deafening
From the havens of thieves and kings
Empower those who serve to deflect suspicious minds
Action and answers as likely as a reversal of time
Their silence is deafening
From the retreats of tamed apologists
Their disdain is crippling
For those whose crises they have fixed
I am your "untermensch" - a trace of filth to be scraped off
A trace of filth to be scraped off
Yet when it's you who's in their debt
The strong-arm brings you to your knees
So much for "progressive authority"
A trace of filth to be scraped off
Power for the powerless - well, where?
Screaming at the wall to make more sense...
... I melt back into indifference
The silence is deafening
The silence is deafening
The silence is deafening
başka sözlüklerden ya da herhangi bir yerden araklanarak oluşturan bir başlık servisinin en sonda belirttiği bir reklam.
netekim --alıntıdır yazısından uzak olan her yazı bu servisin bir ürünüdür.
canlı yayın ekiplerinin vazgeçilmez repliği. canlı yayın spikerinin herhangi bir flaş haber ya da durum konusunda uyarılmasının ardından bu sözler kullanılır.
spiker:arkadaşlarım beni uyardı son dakika bir gelişme var, XXX sendeyiz
xxx:evet, şu anda...*
diyarbakır'da bulunur. diğer bir adı da pars tır. ırak'ın kuzeyine yapılan operasyonda en büyük başarıyı elde eden filolarımızdan biridir
(bkz: 161nci filo)
türk milli futbol takımı gibi bir milli ya da kulüp takımının dertlerinde bir tanesidir. şaşırtıcı bir biçimde defansta onca uzun boylu, cüsseli ve hava hakimiyeti yüksek oyuncuya sahip olunsa bile bu şekilde gelen toplara bir türlü çözüm bulunamamıştır.
herhangi bir tanrının çaresizliği ortadan kaldırabileceğine inanmaktır. gerçekleri yalanlardan ayırt edemeyen insan topluluğunun içinde kalan bir insanın her hangibir tanrıya yakarışıdır.
(bkz: the wreckage of my flesh) bir my dying bride parçasının intiharlık sözlerinden sadece birisi.. *