Hidra-Ölüme inat
Sırtım yere gelmedikçe döner gider değirmen,
Ve bi’ gün tanrı olsanız da karşınızda eğilmem.
Ados-Aklanmaz
Bana bi kumaştan mütevellit beden dediğin,
Sahip olduğun değer bununla boy ölçüşmemeli.
Saian-Mübeccel
Bir şiir biliyorsun ayakta bira içebilir,
Bir şiir nereden baksan şairini seçebilir.
Contra-Çivi
Bir gerçek var hayatında hayatta olmayacak bir sabah annen baban,
Tek bi gün geçirme sarılmadan.
Ados&Saian-Kalender
Saian,
Hani iki çift laf edersin kalbin kuş olur
Hani el tutuşları olur bir kent o zaman kent olur.
Ados,
Aman sen var ol filhakika var ol,
Düş aklımdan yeter ki git benden aşka mal ol.
Ados-Gri
Kendime mahcubum bir tek kendime yetmedim,
Bitmedi mücadelem bilmedim pes etmeyi.
Sokrat-Bunu Sen Seçtin
Merhaba kadın gel beraber ıslanalım,
Gökten deniz yağsa aramızdan su sızmamalı.
Lider&Hasip Aksu- Artık inanma
Sıkıysa canımdan al ülkemin adını
Yaşım ufak,aslanın ağzında lokmadır kanımız.
Gücünü topla da gel bu geceden de kara gözüm!
Mermilerin zayıf,semsert bu iman dolu göğsüm!
Sansar Salvo- Bombalar Hedef Bulur
hep tabi doğal olarak karda kışı bulduk
kar bakışı olum bu her bakışı vurdu.
Pit10- Dostum 2
Umarsızım hayat geçer gider ansızın
Toprak üstü pişman toprak altı var sızı
Umarsızım püskürtülen art niyete cansızım.
Herkes çıkar peşindeyse ben bu işte kârsızım .
Anıl Piyancı&Beta
Cüzdanda Atatürk'ün resmini böyle koyunca yorulur elin hepsini öne,
Lidyadan kalan bu eski bir töre herkes döner paranın estiği yöne.
Anıl Piyancı-Full Tempo
Gereksiz konulara girip ezilen sinek
Gelemedin hiçbir zaman şu kültürde seviyemize.
Anıl Piyancı&Sansar Salvo
Kiminin hirsi mezara onla beraberce girdi.
Kimide kendisiyle çelisti ve kötülüge yenildi.
Kimisi fazla iyi yürekli çok üzüldü delirdi.
Kimisi fazla kötü niyetli ve gerdikçe gerildi.
O yüzden etrafimdaki insanlar belirli.
Kaderin isleyisi bu gün oldukça keyifli.
Sansar Salvo&Pit10- Kasımpatı
Hayalleri uçuruma düşürme çek..
Çünkü tırpanla gelir en dürüst melek..
Allame&Hayki- Manifesto
Aklını başına topla siyaset mi? yolsuzun yol bulması
Sen bayrak açıp şakşakla bu sadece post kavgası
Elinde ekmek varsa tüner başında bok kargası
Tok yatmasın halk çalıştır bizi silahla barıştır
Şükür kanserle tanıştık bugün, şefkatle karıştı zulüm
Dikkatle araştır oku, hesapta yokuz.
Allame-Kenar Mahalle
Dertlere zam gelmiş yeniden güne kederle sarıldı dengede bu beden,
bünyemi yordu bu dargınlıklara son verdim bana küsmüş mü melek ?
Allame-Hayalin Yeri Yok
Dizlerin toprakda kalsın uğraş verme kalkmak için,
Ben yazmadım ki sizler oluşturdunuz bu temayı.
Hidra-Doğu Türkistan
Çin Hükümeti orada bebek katillerine göz yumar
Sen uyan çocuk uyan çünkü orası senin öz yuvan
Göz yuvarlarında yaş ve olan yok hiç göz kulak
Ve zulüm büyüyor Türkistan'ın seması hep köz duman.
Doğaç&Şanışer- Akşamlar
Ellerim üşümedi yangından kadın, zorun olmalı aklından.
Şimdi otur ve itiraf et, beni sevmedin aslında.
Yeni keşifler doğrultusunda mısır piramitlerinin firavunlara mezar olması için yapılmadığı, şehrin elektrik enerjisini karşılayan bir kaynak olarak yapıldığı keşfedilmiş. Ne kadar doğru bilemem ancak piramitlerde kablosuz olarak elektrik kullanılabiliyormuş.
Tesla piramitlerde bulunan sistemin aynısından oluşan bir kule yapmıştı, kablosuz olarak elektrik kullanarak elinde tuttuğu bir ampülü yaktığı herkesçe bilinir.
Nikola teslaya olan saygım sonsuz, hayatımızı kolaylaştıran birçok buluş sunmuştur insanlığa. Günümüz insanının nazarında bu abimiz gerçekten (şahsım içinde geçerlidir) olağan üstü bir adamdır.
Hayretler içerisinde öğrendiğimiz bu abinin buluşlarının yıllar öncesi medeniyetlerinde kullanılmış olması şahsımı dumur etmiştir.
Nasıl bir sistem içerisinde yaşadığımızı istemsizce sorgulatmıştır. Biz ya birileri tarafından gelişmemek için yuz yıllardır kandırılıyoruz, yada çok tembeliz be amk.
Küçükken ufak tefek olmam ve birazda atik olmamdan kelli sürekli ağaç tepelerine çıkarılırdım. Yer çekiminin yenik düştüğü bu naif bedenimin, düşsede aşşağıda gerilmiş olan beze düşer kalır diye fütursuzca ağaç tepelerinde geçen nice serüvenleri vardır.
Dut ağaçlarında bol bol bulunan kıskançlı böcek senide unutmadım. Kulağımı sokarsın diye ne korkardım be.
Korkardım çünkü sokarsa kulaktan ellaam adamı sağır eder bunlar derlerdi. hıaammına.
insan durduk yere arkadaştan soğumaz dediğimdir. illa ki yapmıştır bi karaktersizlik. Çektiğim krediyi ödemezsin es geçerimde, 2 gün diye aldığın paltoyu neden 2 aydır getirmezsin?
internet olmasıydı eğer; sokakta koşturan daha çok çocuk görür, daha çok kırılan cam sesi ile çınlardı kulaklarımız. Daha çok balkona çıkardık, kaçan topları atmak için.
Belki salçalı ekmekle değil ama çokellalı ekmekle gezen çocuklar görürdük, ekmeğini paylaşan daha çok arkadaşlığa şahit olurduk. Daha az sırtından vurulurdu arkadaşlar, dostluk pek tabii daha iyi öğrenilirdi sokaklarda.
Toprak kokusu sokaklarda daha hoş gelirdi burunlara, yağmur yağınca dökülürdük sokaklara. Şimdi herşeyin yapayına kaldık, pencere arkasından çekilen fotoğraflarla anlatır olduk yağmur sonrası toprak kokusunu.
Nemize lazım akşam ezanından sonra penceresinden sarkarak oğlunun ismini haykıran anneler, nemize lazım akşamın geç saatlerinde kulağından tutularak ipten alınan çocuklar.
Nerde o hoşlandığımız komşu kızıyla aynı köşede saklanmak için yaptığımız kavgalar, saklambaç oynamıyor muyuz yoksa bu akşam?
Hani hız yaptığımız bilyalılarımız vardı bizim, hani kuyu açıpta oynadığımız misketlerimiz vardı, hani sapanlarımız, hani bize ağaçlarını yağmalıdığımız için bağıran teyzelerimiz vardı.
Hani kağıttan uçurtmalarımız, hani sabunlu suyla çıkarttığımız baloncuklarımız vardı bizim. Pazarda evde yaptığı soğuk limonatayı satan abilerimiz vardı.
Mahalle maçlarında kazanılmış derin diz yaralarımız vardı, hani 3 kornerimiz 1 penaltı ederdi bizim. 9lar ve 12ler eşliğinde büyüdük ama, kafayla atılan gol kaç sayı eder şimdilerde hatırlayamıyorum artık.
Topun var diye kaleye geçmeyen arkadaşım kimdin sen? hatırlayamıyorum ama seni bile özledim lan.
internet olmasaydı ne yapardık inan bende bilmiyorum, ama bunları yapamıyoruz artık.
Ben bu dürrüklerden üyelik aldım ve yaklaşık 6 ay içerisinde özenle 10 entry girdim. Evet, uzun bir süre ancak iştir güçtür derken bu süreyi buldu 10 entrynin girilmesi.
Nerden baksan 1 sene de onay sırasında bekledim.
En son heh dedim artık yazar oluyoruz. Bir baktım ''çaylak onay listesinde entrylerinizi silip sizi geri attık, daha özenli entrylerle görüşmek üzere'' bildirimi ile karşılaştım.
Lan naaaamına koduklarım, ne demek daha özenli entry? Ben 6 ay sürede zaten özenle girmişim entrylerimi.
Kaldı ki ben ayakkabılarımın bağcıklarını bile bağlamadan giyerim, daha ne özeni bekliyorsunuz?
Gözünü seviym ulu sözlüğümüzün. Kıymetini bilin lan buranın, adam akıllı başlıklar açıp, adam akıllı entryler girin.
''Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir ve gözlerinin üzerinde de gerçekleri görmeye engel bir perde vardır; böylelikle gerçeği görmezler, en büyük azap onlara hazırlanmıştır.'' (Bakara Suresi)
Naperva albümü ile yeniden sınırları zorlamıştır, daha ne kadar iyi olabilir derken şahsımı dumur etmiştir.
Bazen kendisinin hak ettiği değeri görmediğini düşünüyor ve üzülüyorum. Sonra anlıyorum ki her bünye bu şarkıları kaldıramaz, herkes bu duyguları yakalayamaz. O nedenle bu adamı anlayanlar olarak çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Napervadan sonra yeni bir albüm daha çıkarttı (Şu an ön siparişte), sabırsızlıkla bekliyorum.
Bu memlekette çocuklar betonda tutsak, en büyük aşklar avm balkonunda ıslak. ''Ados''
Mandıra filozofu istanbul'da bunlara çok güzel giydirdiklerini düşündüğüm bir sahne var;
Megacı: Siz de bir yalı'da oturabilirsiniz! Yalı istiyorummmmm!!!!
Müridler: Yalı istiyoruuuuum!!!
Filozof: istanbul'da kaç yalı var?
Megacı: Aaaaltı yüz yalı vaarmış, aaaltııı yüüüüz!
Filozof: E bizim şirkette 750 kişi çalışıyor, 150 kişi açıkta mı kalıcak??
megacı: Hönkkk!