Estorildir, portekize gittigimde lisbona yakin olan bu kasaba cok dikaktimi cekmisti, o.gunden bu yana ne zaman iddada ust oynasam hic beni.yaniltmamistir
Vakti zamaninda gezi olaylarinda sessiz kalan, paralel diye yaftalanan ama gazetecilerin goz altina alindiginda bir yazi bile yazmayanlarin, kendi cikararina ters dusen durumlar ortaya cikinca ,aba altından sopa gostermeye calisilan eylemdir. Memleketin dort bir yaninda siddete maruz kalanlari, somada vefat eden iscileri yazmayi istemeyenlerin iki yüzlü hareketidir. Ayni performansi secim zamaninda yapılacak hilelerin gun isigina cikarilmasinda da gormek isteriz. Kendilerine cekilecek peskesle 180 derece donecek sozde medyanin gereksiz haykirisidir.
Halk olarak hep ezilen oldgumuzu dusunursek, biz hep hukmen maglubuz, tribunler yönetim istifa diyor ve biz soyunma odasina gidiyoruz. O halde.bekleyip gorelim neler olacak, onumuzdeki maclara bakacagiz.
Gezi parki olaylarindan sonra dönemin basbakani tarafindan soylenen, direniscileri olumsuz anlamda belirtilen terim, ulkemizde ilk defa fadil fidillioglu taraifndan bir demet tiyatronun 75.bolumunde 37. Dakikada soylenmis.basbakanin danismanlari iyi bi arastirma yaparak cimbizla cekmisler kelimeyi.
rıdvanın bazı programlarda genelde yaptığı ve güntekin onayı g.t ettiği olaylardır. bugunde yüzde yüz futbolun sonuna doğru, güntekin onay milli takım için fatih terimle görüşüleceğini belirtirken, rıdvan söz alıp güntekin onay ın hevesini içine kaçırmıştır
ortada başarı diye birşey yoktur. yıllardır kene gibi üzerimize yapışan ve sürekli kanımızı emen terör örgütü, başbakaan ın kaşının gözünün hatırına saldırılarını bırakmamıştır. yıllarca binlerce şehiti, vatan topraklarını korumak, milli iradeyi ayakta tutabilmek için verdik ve hiçbir zaman ülkemizde özerkliği kabul edecek bir söylemde bulunmadık. hükümet, pkk ile yaptığı görüşmelerde, bağımsız kürt devleti oluşumuna göz yummuş, açılım, demokrasi adı altında, bölücülerin yurt içinde kendilerini rahatça ifade etmelerinin önünü açmıştır. terör örgütünün, büyük kısmının hala ülke toprakları içerisinde olduğunu düşünürsek, hala bu uygulanan yanlış politikaya başarısız diyebiliriz. kaldı ki terör sadece ülkemizde masum insanları öldüren birşey değildir. geri çekilen pkk lılar, suriyede masumları öldürmeye devam etmektedir. pkk nın devlet güdümüne girmesi ve kullanılması amaçlanmaktadır. ancak devlet eliyle oluşturulmak istenen terör ve dış politikada bunu koz olarak kullanmak istenmesi ileride geri dönüşü olmayan bir felaket olarak karşımıza çıkabilir. hergün onlarca masum suriyeli çocuk anasız babasız, böbreksiz kalırken, mısır dakine terör, suriye de demokrasi, yada taksimde vandal, kandildekine normal demek başarısızlığın en büyük göstergesidir.
yıllardır izlerdim cenk akyol' u ve bir türlü patlama gösterememişti. bu sene kariyerinin en başarılı sezonunu geçirdi. ancak ntv ye gereken ayarı tepkisiyle verdiği için muhtemelen aynı grubun basketbolun sponsoru da olmasından dolayı milli takıma girememiştir. o bizim gönüllerimize girdi. atatürk ün sözü aklına geliyor insanın. 'ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim!. ahlaksızların yönettiği her yerde ahlak ve vicdan sahibi insanlar varsın dışlansın. elbet tarih gereken insanlardan hesap soracak
Bugun eskişehir de yapılan törendeki merasimdir. gezi parkı olayları sırasında, bizlerin olduğu gibi demokratik tepkisini ortaya koymak için sokağa çıkan fidan ne yazık ki solmuştur. yerine yeni bir ali gelmeyecektir. ülkenin, düzenin ayıbı olarak da nitelendirilebilir bu faili meçhul vahşet. ancak bugün benim gözüm batan nokta, cenaze törenininde bir sosyalist eylem imajı verilmeye çalışılmasıydı. orada anne ali diyerek gözyaşını akıtıp, sinir krizleri geçirirken, herkesin zafer işaretleri ve sol yumruklarıyla sloganlar eşliğinde bu ceneaze törenini eylem havasına sokmak istemesi kabul edilebilir bir durum değildir. hiç bir slogan, hiç bir söylem ali ismail i geri getirmeyeceği gibi onun gidişinin ardından törenin farklı boyutlara çekilmek istenmesi ali ve diğer 4 verilen canın mücadelesine saygısızlıktır. gezi parkı olaylarında sokaklara dökülen insanlar, hiçbir siyasi görüşün simgesi değildiler, olamazlar da.
karşıyakamızın geçmiş senelerden farklı olarak genç yeteneklere ağırlık vererek ptt 1. lig de geçireceği sezondur. geçen sene cihat arslan yönetiminde takım olma olgusunu benimseyen takımımız, savaşçı bir oyun karakteri ve mücadeleyi asla bırakmayan bir oyun anlayışına sahip olmuştur. bu sene takımın başına sait karafırtınaları getiren yeni yönetim sayesinde, bu mücadeleci ruhu takımımızda ekol haline getirip, ateşli seyircimizin desteği ile altyapı ve genç oyuncu odaklı başarıya aç olan bir takım yaratıp, ligde üst sıraları zorlayan ve özellikle kendi sahamızda yapılan maçlarda her zamanki gibi rakiplerin korkusu olmaya devam edecek bir takım yaratılmaya çalışılmaktadır. 4 nokta transfer ve etrafında bunu tamamlayacak gençlik ateşi ile, taraftarın gücünü birleştirecek olan takımımız, bu sene ve diğer senelerin iskeletini oluşturup, yüzümüzü güldürecektir. allah utandırmasın.
bu sene yaratıcı futbolcularımız olmasada, tekmeye kafa atan , formayı teriyle ıslatan kardeşlerimiz var. geçen haftaki göztepe galibiyetinde sonra çıkışa geçip üst sıralarda kalıcı olduğumuzu ispatlamamız gereken maç. samsunspor deplasmanı zor olacak.karşıyakmız dengesiz sonuçlar alıyor. 3 ihtimalli olabilir bu maç. maçın başında bulduğumuz bir pozisyonu gole çevirebilirsek galip gelebiliriz. ancak buradan alacağımız 1 puan bile kıymetli. yenilsekte üzülmeyeceğim. çünkü biliyorum futbolcularımız elinden geleni yapacaklar, kapasitelerini zorlayacaklar. başarılar karşıyakam. dostça geçsin, hakeden kazansın, biz hakaedelim dediğim maçtır
yüzyıla başarılarıyla damgasını vurmasada, ışıklı raflarda kupaları olmasada, kurtuuş mücadelesi vermiş kurucusu olan, her zaman pratik, zeki bir taraftar profili olan, herkesten farklı olandır karşıyakamız. bugüne kadar özellikle futbolda istanbul takımları gibi başarımız yoktur. ancak başarısızlığa rağmen armasına aşık binlerce taraftarı olan kulüptür karşıyaka. daha nice yuzyıllar gorecek bu kulu şanıyla şerefiyle.torunlarımız, onların torunları bizden daha çok başarı görecek, daha bir coşkıuyla 1 kasımlarda 200, 300. yılımızı kutlayacaklar. bugün akşam bizde meşalelerimizle yaacağız semtimizi. nice şerefli yıllara
aslında ne başlık açarak başlayacağımı bilmiyordum. önceden açılma bir başlığım varmış karşıyakama ait duyguları aktardığım. bu da son zamanlarda en çok üzüldüğüm olay olan neşet ertaş ın vefatına yönelik yazı olsun.
2 gündür kendimi çok kötü hissediyorum. yıllardır içimde gizliden gizliye bağlılıkoluşturduğum, aslında vefat etmese, ne güzel hayat devam ederdi dediğim insandır neşet ertaş. duygular birikmiş, sevgi seli olmuş, sadece hep gönlümüzde kalmış. o kalpten kalbe bir yol var ya hani, işte o yol sana çıkıyor gönül adamı. evet birşeyler yapmalıyım diye kendimi yiyip bitiriyorum. dünde bugünde, sanki akrabam vefat etmişcesine içimde derin bir hüzün tabakası var. sürekli dinlediğim şarkıları yine dinleyesim geliyor, can dündar ın hazrıladığı belgeseli youtube da başa alıp yeniden izliyorum. depresif oluverdim şu zamanda. yozgattın sen gönül adamı. anadoluydun. yıllarca ezilen, ezilmesine rağmen susan, gönlüne atan, içinde biiriktirdiği acıları türkülerinin sözlerinde dile getiren insandın.günümüzdeki sözde sanatçılara, devlet adamlarına, kendini insan zannedenlere verilecek insanlık dersiydin. büyükbabamı, babamı, beni , kardeşimi bir araya getirip, hiçbirimizi sıkmadan, hepimizi bir yerlerden bağlayarak kendini dinlettiren, duygusallaştıran, oynatan tek insandın. büyükbabamın çocukluğuydun, benim merakla dinlediğim günlerin başrolüydün. anadolu insanının özden gelen , kaba görünen ama bir o kadar da çekici ve samimi olan şivesiydin. içimde kalan ukteydin,göremediğim için yaptığım vicdan, göremeyeceğim için kırdığım hayallerdin. yalan olan dünyada gerçekleri anlatan anlatandın, . hayatı gerçek olan, kim zaman ibret, kimi zaman ders alınacak olandın. aslında aşk derdine derman, fakire umut, ölüyü diriltecek olandın. sen gittin ya anadolu bitti. kalan olmadı, kazanan hiç olmadı. anlamsızlaştı aslında bunca şey birden. liderdin sen farkına varamasakta. gönüllerin kahramanıydın. içimizdeki duyguların, örnek alınacak olan insanın, duygularımızın seliydin. sevmek güzel birşeymiş. türküyle sevilir, yazarak sevilir, dinleyerek sevilir... öğrettin bizlere efendiliği, sevgiyi ve bunu nasıl kazandığını. bu ülkenin kalbiydin, türkülerin şahdamarıydın, anadolunun beyniydin. şimdi sen yoksun ya, ardında kalan herşey bitkisel hayatta...
anadolu kökenli olmamdandır belki , belkide babadan kalma bir alışkanlıkla tanıdım neşet ertaş ı. çocukken babamlar dinlediği zaman çok bağrıyor, değiştirin, başka şarkı açın diye isyan ederdim. her seferinde babam inatla devam ederdi dinşemeye ve büyüyünce, olgunlaşınca anlarsın dedi. evet şimdi çok iyi anlıyorum. ilk aşık olduğumda sarsılmıştım ergenliğimde cahildim dünyanın rengine kandım diyerek.
anadolunun kalbi temiz, gönlü temiz insanlarının diliydi neşet ertaş. onu gördükçe, onu dinledikçe, o hep ezilen ama ağzını b ir dirhem açamayan temiz insanlar gelir hep aklıma. bugüne kadar ne siyasi, ne sosyal bir tezatlık yaşanmadı. ne prim yaptı türkülerden, nede prim verdi diğerlerine. 1 şarkıyla meşhur olan (olduğunu zanneden) dalkavuklara inat, her zaman efendi, her zaman kibar her zaman arka planda, her zaman temsil ettiği anadolu insanı gibi durdu. şimdi düşünüyorumda, hem şanslıyım, hem de çok şanssızım. yaşarken onu tanımak büyük bir şanstı çünkü bu memlekete bir neşet ertaş daha gelmeyecek. ama yaşarken bir defa olsun canlı canlı onu dinleyememek içimde bir ukte. çocuğuma gururla anlatacağım bir anımda olmadı ama gelecek nesillere ulaşacak olan onlarca şarkı sözü, örnek bir davranışı var. şimdi vefatından sonra heykelleri dikilir kırşehire ve başka bir kaç yere. ama neşet ertaş yaşarken zaten bizim gönlümüze tahtını kurdu. halk müziğinin evveli sendin, gönlümüzde de ahirlik yerin var büyük üstad. yaşa var ol neşet ertaş, şanınla şerefinle...
henuz 18 yaşında olan milli voleybolcumuz. geleceğin neslihanı olacak gibi gözükmekte. umarım kulubunde hocası gereken şansı verir ve kaybolmaz. duyulan güveni sarsmadı. bir sonraki olimpiyatlarda görmeyi umuyoruz.
içimi derin bir hüzün kapladı bugün. öyle korkudan, endişen dolayıda değil aslında. sadece hedeflerin yüksek olduğu, süper lig hasretinin biteceğine inandığım, büyük umutların yeşerdiği bir sezonda, son haftaya düşmemek için girmek koyuyor aslında karşıyakam.
100. yılını kutlayacağımız sene herkesin ayrı telden çalması, kiminin siyasi, kiminin çıkarcı olması, yöneticilerin evini yönetemeyecek kadar aciz olması, futbolcuların halı sahadaki oyuncular kadar mücadele etmemesi içime ukte oldu oturdu.armanın olduğu her yerde olan, her fırsatta avazı çıktığı kadar bağıran, uğruna ölen, ölmeye hazır olan taraftarın yüzünü gülerek görememek aslında hüzün oldu çöktü üstüme. kimselere benzemeyen sevdayla sana tutkulu sevdalılarının son 10 haftada amaçsız kalması beni ne kadar üzüyorsa, o futbolcunun s.kinde olmaması sıkıntıyı doğurdu kafkafım. yılmadan, hiç usanmadan yine dolduracağız stadları. son maça kaldı bu sene bankasya da kalmamızı cumartesi günü avazımız çıktığınca haykıracağız, nefesimiz tükenene kadar bağıracğız, gırtlaklarımızı patlatacağız. kalacağız bu ligde hiç kuşkum yok, aslında şüphe bile duymuyorum, aksi durumu düşünmek istemiyorum bile. ama on bin kişi haykırırken, gode için , erol için , bizim için bir defa olsun oynamalı topçular, mücadele etmeli, hakkını vermeli, son parasıyla maça giden taraftara. yönetim tam kadro orada olmalı, siyaset yapmadan her fırsatta çıkarları için karşıyakamızı kullananlar maskelerini atıp gelmeliler. düşeceğimizden değil ama her an omuz omuza olduğumuzu göstermek için orada olacağız. cumartesi 16 da yıkacağız alsancağı. gönül isterdiki şampiyonluk nidalarıyla, inletelim caddeleri ama olsun. arma varsa taraftar orada zaten. sadece sıra bir sezon yatan, o formanın ağırığını taşıyamayan topçulara geldi. bir maç çıkın, armanın hakkını verin, siz o armanın ağırlığnın bilinciyle sahaya çıktığınız vakit skor zaten kendiliğinden gelecektir. haftaya cumartesiye kadar bütün sezonun verdiği acı böğrümüze saplanmış bir şekilde gezeceğiz. tribünde gerekeni hep yapan bizlere artık hakkını verme zamanı geldi. sahaya çıkın karşıyakalı gibi oynayın.
sabah sabah yapacak bişey bulamayan insanların laf olsun diye açtığı başlıktır. atatürk ün diğer siyasi figüranlarla aynı konumda mukayese edilmesi bile edepsizliktir. türkiye ye bugüne kadar 1 lider, 1 dürüst siyasetçi gelmiştir, geri kalanları ya onun düşüncelerini kullanmış, yada onun ilkelerine karşı çıkıyor gibi prim yapmaya çaılşmışlardır. tam bağımsız bir liderimiz yetişmemiştir atamızdan sonra. dini kullanan, abd nin kuklası olan insanlar bu ülkeyi bir gram ileri götürmediği gibi , eskiden çalmışlardır. sonuç olarak siyasi tarihimizdeki bütün şahıslar birbirinden farksızdır, sağ sol farketmeden, hepsi aynı b.kun lacıvertıdır.
maçtan en azından 2 hafta önce heyecanın başladığı, maç anında ses ve görsel açıdan şovların olacağı , maç sonrası birçok efsane uydurulup anlatılacağı dünyanın en önemli 10 derbisinden birisi oynanacak. karşıyakamız son haftalarda verdiği mücadele ve topladığı puanlar vede büyük bir taraftar desteğiyle bu derbide bir adım önde. göztepe de fena mücadele etmiyor ancak gol yollarında etkisiz olduğu için sonuca gidemiyor. kıran kırana mücadele, soğuk hava ve az pozisyonlu bir maç bizleri bekliyor. karşıyakamızda taha, agbetu ve cihan,, göztepede ise teo ve aydın ön plana çıkacaktır. g.tepe taraftarına 2500 bilet verildi. ancak 3000 den fazla olurlar kanımca. ilk maçtada biz fotokopi biletlerle falan 4000 civarında olmuştuk. karşıyakamızında 15-20 bin civarında biletli seyircisi olur gibi. keşke ilk ikiyi kovalayan 2 takımın güzel havada maçı olaydı da atatürk stadını tamamen doldursaydık. soğuk hava ve ligteki konum, üstüne bilet fiyatları da eklenince gelecek olan seyirciyi etkiler. ancak orada olan herkes o maçın hakkını mutlaka fazlasıyla verecektir.
maça göztepeli taraftarlar saat 15.00 e kadar girebileceklermiş.toplu bir şekilde stadyuma giriş olmayacağı için, izmir in her bölgesinden maça gidecek olan taraftarların, karşıyaka taraftarlarıyla karşılasma olasaılığı ve olay çıkma olasılığı çok yüksek. umarım emniyet gereken önlemi erken saatlerde alır. aksi durumda saat 12-14.00 arası bir çok olayın olduğunu medyadan öğreniriz.
maç sonraso g.tepe taraftarları olurda yenilirlerse, sayınız azdı, çok iyi üçlü çektik, atkınızı aldık gibi triplere girebilir, oda olmazsa birçok ergen efsanesi oluşturabilir. bütün olumsuzluklara rağmen bu maçın heyecanını iliklerimize kadar biz hissediyoruz.
herkes bu sene karşıyaka taraftarının büyüküklüğünü iliklerine kadar hissedecek
bugun kingo disco da 90 lı yılların anlatılmasıyla yeniden gündeme gelen maç. fenerbahçe nin pendik, gs ın ucundan da olsa avrupa macerası akla geliyor. gs lı taraftarlar aslında 2000 li seneleri düşünmek bile istemeyecklerdir. beşiktasşında liverpool macerası 2000 li yıllara denk geliyor.
not: 2000 li seneler kafkafı bekler.
1 kasım 1912 de izmir in türk semtlerinden olan karşıyaka da , yunan takımları ile karşılaşmak, onları devirmek için , ittihat ve terrak den alınan izinle zühtü bey tarafından kurulan, başlangıçta yeşil lacivert olan renklerini, sonrada islamiyetin yeşili ve türklükte simge olan kırmızı ile değişen renkli büyük kulubün 100. yılı kutlu olsun.
karşıyakamız, 1 kasım 1912 den bu yana geçen zamanda onun sevdalılarına ve bu ülkeye, şeref katmıştır. kimi zaman yunana karşı, milli mücadele döneminde vatanı kurtarmak pahasına verdiği şehitlerle ülkeye hizmet etmiş, bu derin mazisiyle göğsümüzü kabartmıştır.
günümüzde de 9 ayrı dalda mücadele eden sporcuları bünyesinde barındıran karşıyaka, ülkemizin en büyük spor kuluplerındendır. geride kalan yıllarda sportif anlamda birtakım başarılar olsa da ,futbolda elde avuçta tutulabilecek bir başarımızın olmamasına rağmen, hala ülke genelinde , armasına sevdalı yüzbinleri peşinden sürüklemektedir. ne mutlu ki bize, senin sevgini hiçbirşeye değişmemişiz, ne mutlu bize, 3 büyüklere karşı, başarı için seni yarı yolda bırakanlardan olmamışız, ne mutlu ki bize, hala şehit dedelerimizle övünüp, laik olan ülkemizin ve cumhuriyetmizin ilelebet bekçileriyiz. yüz yıldır, şerefle mücadele veren bu takım umarım birçok yüzyılıda aynı kararlılıkla sürdürecektir. nice yaşlara kafkafım. yaşa var ol kafsinkaf şanınla şerefinle...
maçtan sonra şimdi eve girdim. iki izmir takımıda henüz hazır değil. karşıyakamız futbolunu biraz daha olgunlastıracağının sinyallerini verdi. oyuncular dakika 80 den sonra yürüyemez durumdaydılar. maçın hakkı beraberlikti ve öyle bitti.
tribünlere gelince. göztepe yi bu kadar kötü beklemiyordum. açık tribünü tam bir fiyasko. herkes ayrı telden bağırıyor. yalı grubu kapalıdaki yerlerinde ara sıra iyi organize oldu ancak maçta etkin olamadı. kapalının diğer kısmı zaten kendı kendıne tAKılmaya gelmiş zaten stada. bizim tribün de herkes çok ıstekliydi ancak bağıracak durumu kalmayan arkadaslarımızın sayısı da coktu. maçın başındaki kafkaf çekişimiz, ara sıra sesimizi yükseltmemiz , göztepelileri bastırdı. büyük taraftar hiçbir zaman deplasman tribününün sesini ıslıklayarak bastırmaya çaılşmamalı. biz bağırdıkca , göztepeliler ıslıklamaya çaılştı, ne onlar bağırabildi, ne bizi susturabildiler.
beklenenden az insan geldi tribüne ama yinede sayı fena sayılmaz. kahpe bizans takımlarının normal sezonda süper ligde ancak bu kadar taraftarı oluyor. stad kötü olunca atmosferide etkiliyor.
artık önümüzdeki maçlara bakacağız. siz bizi birde haftaya alsancak ta izleyin derim
bu arada bazı arkadaslar karşıyaka taraftarının beraberliğe sevindiğini söylüyorlar. maç sonu o kutsal formayı taşıyan oyuncularımıza sahip çıktık. emeklerinin karşılığını vermek için bağrımıza bastık.çocukça yorumlamayın bunu. yoksa 5 tane atıp da yetinmeyen bizler, beraberliğe tamah etmeyiz.
bu maçta uzun bir aradan sonra türkiye gerçek derbiyi görecektir. göztepe'nin yönetimi gereksiz bir şekilde karşıyaka taraftarına yüzde 5 lik yer ayırarak 2700 bilet verecektir. özlemle beklediğimiz bu maçı bilet kısıtlaması yüzünden belkide izleyemeyeceğiz. ancak benim aklım almıyor, kale arkasına neden kısıtlama getirildi. ve eminim ki en az 5000 kişi gidecek o maça ve girişte zaten baya bir olay olacak güvenlikle. umarım maç öncesinde yada sonrasında masum insanların canı yanmaz. herkes desteğini gırtlağı patlarcasına, sesı kısılana dek bağırarak tribünde verir. eğer bilet bulabilrsem bende kafkafımıza destek için stadda olacağım. gönül isterdi ki yarı yarıya tribünlerde, müthiş organizasyonlarla renkli derbi olsun. ama bu seyirci kısıtlaması derbi başlamadan onu gölgeledi. artık sabırsızlıkla biletlerin bize verileceği günü bekliyor, o bileti alabilme hayaliyle yaşıyoruz
2009 dan bu yana yazar iken, ve aslında son 6 aydır pek uludağ kullanmazken, son gunlerde bır kac noktalama ısaretı hatası yuzunden caylak olmak cok sacma geliyor. burada ucuncu sahısa hakaretten tutunda provakatıf yazılar yazanlar her gun devam ederken i bu kadar ucuz yoldan caylaklık verilmesi cok sacma geldi. bu mantıkla devam ederlerse, zaten azalan popularıte ve ılgı yakında iyice dibe vurur. basıma gelmeden bilmiyordum. şimdi anladım .
fenerbahçe son gunlerde gercekten cok zor gunler geciriyor. federasyonun durumu kontrol edememesı, belkide haksız olan fenerbahceyı haklı konuma, en azından mazlum rolu yapacak bır konuma getirdi. yazın ortasında guvenmıyorlarsa fenerbahçe dusurulmeliydi ve olay bu noktaya gelmemeliydi.
butun medya fenerbahceyı konusmakta. ancak turkiyedeki spor klüplerı fenerbahceden ıbaret değil ki. yok bızı bank asya ya dusurun. oldu canım baska bır ıstek varmı dıye sormaları gerekir adama. bizans uşağı medya her fırsatta ıstanbul takımlarını gundeme getirip, onları ve cıkarlarını korumakta. ama bank asya 1. ligin fikstürü cekilmişken, takımlar belli olmusken, ve dengeler sabıtken ahngı mantık fb yı bu lige dusurebilirki.örneğin bu sene benımde taraftarı olduğum karsıyaka bu ligin üstünde transferler yaptı. 100. yılı diye cok para harcadı. bızım gıbı bırcok klup kendı sınırlarını zorlayarak yıne oyuncu aldılar, yatırım yaptılar. ama bu kluplerın hıcbırısı dusen bır fenerbahcenın geliriyle yada oyuncularının değeriye yarısamaz. ondan dolayı hangı mantıkla bu dayatmayı gundeme getirbiliyorlar. neye güveniyorlar anlamıyorum. sadece ıstanbul un gonlu olsun diye boyle gerizekalı bır oyunu duzenlemek ne adalete, ne vicdana nede mantığa sığar. gundem de baskın olmak ıcın oyun oynayan, laf kalabalığı yapanlara kulak vermemek lazım.
evet fenerbahçe madem cok dusmey ıstıyor, cıkmasın ılk ıkı maca, bu sene dussun, seneyede bank asya da macereasına devam eder ve buna gorede diğer bank asya kluplerı o sene ıcın tedbirini onceden alırlar. yoksa kuru laf karın doyurmuyor.
butun kıs okul varken gitmeyıpte her ısı yaza bırakan öğrencilerin kacınılmaz sonudur. o sıcakta ders calısmayı bırakın, okula gıtmek bıe ıskence gibi gelmektedır. sımdı bıttıde rahatladık. ama elde avucta koskocaman bır sıfır olunca ınsan gıden gunlerım oldu demekten kendını alıkoyamıyor. tabı eylulu artık sabırsızlıkla bekliyorum. okul basalasada yıne gitmesem