birde çağan ırmak yönetseydi daha neler olabilirdi diye düşündüren, en harikulade jönleri bünyesinde barındıran, güven kıraç ve hasibe eren'e kadar kadrosu sağlam olan, susadığımız televizyon eseri.
can yücel söyleyince*insanın kulağına hoş geliyor, fakat yurdum insanları o kadar vahim ki, kadın bedenini kullanmadan küfür edemiyor. içeriksiz, saldırı amaçlı sözler topluluğu.
alt mesaj olarak 'bakın, serra ne kadar terbiyeli, çalışkan, kitapkurdu( en sevdiği işlerden biri kitaplarının tozunu almak, ilginç.), sakın ha genç kızlar asi olmayın, türk aile yapısına, gelenek ve göreneklerimize ters düşmeyin, erkeklerle elele tutuşun en fazla, hemen üniversiteyi kazanın, hatta bütün arkadaşlarınız zeki olsun herkes odtüye falan yerleşsin hemen, akıllı olun.' diye yazılmış, zamanında ortaokul, lise çağlarındaki genç kızların başucu kitabı.*.
gerçek hayatta böyle şeylerin olduğuna inanmasak bile(!) insan zihninin bunu düşünüp, senoryalaştırması, çekmesi, gündüz izlememe rağmen hala midemde kırampının bulunmasına sebep olması, paranoyakça 'acaba beni kaçırıp böyle şeyler yaparlar mı?' dedirtmesi, düşündürür ki 'yazıktır', yığınla yönetmen adayının canîm fikirleri var, bırakınız çeksinler diye düşündüren 'testere' varî vahşet filmi.
doktor arkadaşımın sokakta bayılan bir kıza doğru koşarken söylediği söz. o, kıza müdahale ederken ben kızın suratına kahakalarla gülüyordum, sanırım birkaç kişiden bu yüzden kınama aldım.
çok zor ve çileli hayat geçiren ya da ölümcül hasta olup iyileşen insanların yazdığı, kapağında genellikle sakin ve acınası gülümsedikleri fotoğrafları olan, kısmen yaşadıklarını kullandıklarını düşündüren, gereksiz yere ağaç kestiren sayfalar.