a: ulan bu maçı kesin gassaray kazancak.
b: hayır fener tabii ki.
a: var mısın iddiaya? nesine?
b: bi paket orkidine.
a: iki olsun.
b: ulan üç olsun. artı bi paket de çikolata.
yok öyle bir şey. gayet de memnun oluyor insan sevdiğine. e acı verdiği anlar tabii ki olacak, nefes almak da acı verebiliyor bazen.
gönül diyorum akıl diyorlar burda olsaydı benimle gurur duyardı...
o güzelliği yatağına itinayla koyarken zaman dursun, hiçbir şey onu uyandıramasın istersiniz. tek düşünceniz "Allah'ım noolur uyanmasın"dır. ama aradan yarım saat geçer, bebeğin yeri doldurulamaz. hemen uyansın istersiniz, hafifçe sızlanmaya başladığında herkes "ben bakarım" diyerek atılır koltuğundan... talihli kucağında bebekle içeri girince herkes gülümser.
eğer aşık olursa, en iyi hatipler bile döndüremez kızı yolundan.
-emre'yle ayrıldık.
+a a neden ya?
-bana aptal dedi, salak dedi. küfretti, seni zaten sevmiyodum dedi.
+oha nasıl ya? iy yapmışsın o zaman. zaten biz sana uzun zamandır sööleyemediydik ama kızım olmazdı zaten o çocukla.
-ay evet haklısın aslında.
+ne iş yapıyo? işi de yok.
-dj'lik yapıyodu ara sıra.
+süper. yüzyılın mesleği.kızım iy olmuş. allah kurtarmış. bırak hiç arama bi daha.
-vallahi haklısın. bi daha aramıycam. bitti tamam.
(ertesi gün)
-emre'yle barıştık.
+(haydaaaaaaa) ay öyle mi ne güzel!
japon kültüründe kadın değersizdir, geyşadır, kullanılacak birşey gibidir.(yani çekik göz hastası erkekler japonya'ya)
çin kültüründe ev işlerini bile erkek yapar, kadın inanılmaz değerlidir. (yani çekik göz hastası bayanlar çin'e)
ev işlerini bile erkekler yapıyorsa kadınlar ne yapıyor diye soranlara cevabımız hazır: türkiye'de erkekler ne yapıyorlarsa onu yapıyorlar.
the notebook'taki rolüyle gönüllere taht kurmuş güzel bakış adamı. sevdiği kadına ** öyle derin bakıyor ki filmi izleyen her bayan "bana da böyle bakılsın istiyorum" şeklinde ağlamaklı oluyor. bu mr. güzel bakış da yeni arka plan, yeni masaüstü oluyor haliyle.*
günlük koşuşturma içinde unuttuğumuz ya da unutmayı seçtiğimiz gerçek aşkı hatırlatan film...başka şehirlerde başkalarıyla yürüyen başbelası yine düşüveriyor aklınıza.
erkeklerin giyinmesi bu derece kolayken çok nadir bulunan erkek türüdür. spor mu giyineceksiniz bol kot üstüne yazılı tişört, altına da güzel veya dikkat çekici spor ayakkabılar giyerseniz çok güzel olur. hafif klasik mi giyinmeniz gerek atın o kotun üzerine bi blazer oldu işte. ama bunu bile beceremeyen angutlar vardır maalesef.
çocuklara bayram hediye eden, fethettiği ülkeleri yakıp yıkmak yerine daha da kalkındırmaya çalışan "ortalama altı türk zekasını"; savaş çıkarıp izleri yıllarca silinemeyecek bir skandala imza atan "alman zekasına" ve masum çocukları öldürecek kadar para delisi olan "yahudi zekasına" tercih ederim. ***
maalesef vardır böyle tipler, bilgi içerikli entry'e eksi verir sonra "bokunda boncuk bulunca hemen annesini çağıran adam" gibi milyonlarca saçmasapan diyalogla dolu entry'e gider artı artı artı hatta artı oy verir. hatta en sevdiği yazar arkadaşının entry'lerine hiç durmadan artı oy verir, eksi oy vereni de görünce bi kızar. (bkz: lobi faaliyetleri)
işte böyle olunca kimse birşey araştırırken uludağsözlük'e başvurmaz. gider ekşi'ye bakar ya da ne bileyim bu sözlükten bilgi konusunda hayır gelmeyeceğini bilerek kendi başının çaresine bakar. canı sıkılınca da açar bu sözlüğü, saçmalayana kadar küfürlü entry okur ve güler.
dikkat dikkat!
ben burası ansiklopedi olsun demiyorum, ama bilgi içerikli entry'ler görmek beni daha mutlu ediyor evet.
ayrıca ikisinin ortası da vardır (bkz: infotainment)
aynı zamanda uffie adlı hatunun da bir şarkısı. telefon konuşması bölümüne hastayız:
-hello?
-it's..it's me.
-yeah so?
-I made a huge mistake...
-yeah you did!**
bildiğin kabus. otobüse bindiğinde önce gözüne kestirir size teyze, bakar bakar bakaaaar ve birden birşey söyler. herhangi bir soru olabilir maksat o kulaklıkları çıkarttırmaktır. siz gözlerinizi devirmeden kulaklıkları çıkarır "efendim?" dersiniz. o anda bir yerlerde izmir marşı çalar, bir yerlerde bir çocuk ağlar, birileri aynı derede 2 kere yıkanır. artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
teyze önce günlük hayatında çektiği sıkıntıları anlatır, sonra tarihi olgulara döner. tüm ailesinin fotoğraflarını gösterir, yalnız ailenin yağız delikanlısını en sona bırakır. delikanlının fotoğrafını gösterir göstermez yüzünüzdeki ifadeye bakar. eğer minicik bir gülümseme olursa yüzünüzde siz artık onun müstakbel gelinisinizdir, sırtınızı sıvazlayarak nişanınızı ilan eder.
yapabileceğiniz tek şey telefon vermeniz konusunda ısrar etmesin diye dua etmek, telefon için zorlarsa salladığınızı çakmamasını ummaktır. * bir de yarın aynı otobüste görse hatırlamayacağı ihtimalini düşünüp sevinmek var tabi.
o kulaklıklar hiç çıkmamalıydı...
daha beter bir kabus için (bkz: vapurda görüp torununa beğenen bi de gelinim diyip zorla elini öptüren dede)
makyajdan hoşlanmayan erkekler de nedense gider boya küpüne düşmüş kızlardan hoşlanırlar.
demek ki kadınlarla erkeklerin makyaj anlayışı arasında ciddi bir fark var.
bir tür hayat felsefesi. yumurtanın kapıya gelmesini, dayanmasını, hatta 3 kez vurmasını bekleyen bünyelerin öğrenciyken kutsal bildiği manifesto.
şöyle ki;
okuldan gelinir, sınava çalışmak için masaya oturulur. açlık hissedilir. gidip yemek yenilir. tekrar oturulur. bu sefer susanır. gidip su içilir. tekrar oturulur. bu sefer çiş gelir, tuvalete gidilir. tekrar oturulur. bi bilgisayara bakılır, 2 saat sohbet edilir. derse dönülür. tam o sırada akşam yemeği yenir. sonra ağırlık çöker. sonra en sevilen dizi başlar. sonra çay içilir. sonra meyve yenir. sonra geç olur. o saatten sonra çalışılsa da akıl almaz. yarın otobüste çalışılır. evet, en iyi fikir otobüste çalışmaktadır. vicdan rahatlatılır. mışıl mışıl uyunur.
sabah olunca (bkz: bkz otobüste ders çalışamama)**
turkcell'in inanılmaz eğlenceli yeni geyiği. bir tribün dolusu taraftara birçok tezahürat yaptırılmış, yalnız bu tezahüratların futbolla falan pek alakası yok. "benimle evlenir misin"den "baba bana para yolla"ya kadar günlük hayatta çokca sarf ettiğimiz cümlelerden yola çıkarak futbol maçlarında sıkça yapılan tezahüratları uyarlamışlar. sonuç kesinlikle süper olmuş! kimin aklına geldiyse dahiyane. http://www.turkcellsuperlig.com adresinden coşkulu kalabalığa ulaşabilir, tezahüratlarınızı yaptırabilirsiniz.
