Tası tarağı toplayıp, işi bırakıp eve gidip yatıp yuvarlanmak veya kapıya çıkıp bayram ulan bugün gidin akraba ziyareti yapın ne işiniz var burada diye hunharca bağırmak gibi düşüncelerdir. ****
Mersin'de anadolu lisesi sayısını milyona çıkarmadan önce 4. sırada olan lisedir efenim. Dördüncü Anadolu Lisesi olarak da bilinir..
Canım ciğerim okulumdur, hayatımın 7 senesidir..
Bir hatunun sadece saç şeklini değiştirerek bir sümsükten bir taşa dönüşebileceğini gösteren dizi.
(bkz: elena vs katerina)
Ayrıca Stefan içindeki canavarı çıkardı sonunda, ah Damon'ım Damon'ım bebeğim benim o sümsük Elena'ya aşık, peşinde pervane oldu yavrum. O sümsük de hala 'Hayır Stefan, seni seviyorum Stefan' Gerizekalı işte ne yapcan?!!
Artı olarak da Tyler ve Jeremy karakterlerinin de git gide göze batmaya başladığı dizidir efenim..
Hayır yani rabbim bunları yaratıyor sonra da...
Neyse..
saçma sapan bir internet sitesi hazırlamış olan firma. hayır sonra siteden bir şey anlamayınca bizi arıyor insanlar, biz de onların baktığı siteye bakıp biz de bir şey anlamıyoruz. olmuyor ama böyle.
kayar kasa ve ahtapot olmak üzere iki cinsi mevcut bulunan, bunların dışında mercedes axor, renault premium gibi kendisi de çekici olan araçlar için vinç tarzı da bulunan kurtarıcı araç türü.
her gün, minimum günde 8 saat muhattap olduğum firma yetkilileridir aynı zamanda.
(bkz: kayar kasa bir çekici yönlendirsek aracınızı alabilir miyiz?)
an itibariyle çalıştığım için kendimi yerden yere vurmama sebep ola.. yok lan, o kadar da değil. * benim yerime de bir margarita olsun, bir mojito olsun.. içiniz..
sevgilinin istemesidir.
zaten genelde de o 'sevgili' denen insan çiftinden biri istemez ayrılmayı.
sevgiliden istemeyerek ayrılmak, günlerce ağlamaktır orda burda.
uyuyamamaktır.
canının yanması, vücudunun bir parçasının eksikmiş gibi gelmesidir.
sürekli bir yerlere yetişmek gerekiyormuş gibi telaşlanmaktır.
bir elinin, bir gözünün eksik gelmesidir.
burnunun koku almaması, ellerinin hissetmemesidir.
sevgiliden istemeyerek ayrılmak, güçlü olmayı gerektiren bir eylemdir.
gelir bir gün nasılsın diye sorar, iyiym dersin.
- gerçekten nasılsın?
+ iyiyim, gerçekten.
- emin misin?
+ bunu bilmek istiyorsan hiç iyi değilim. şimdi mutlu musun?
- ben de iyi değilim.
konuşmasını yapmaktır. bu konuşmadan sonra da hiç bir şeyin değişmemesidir.
(bkz: madem iyi değilsin ne diye bir şeyleri değiştirmiyorsun? ya da madem iyisin ne diye beni daha kötü hale getiriyorsun be gerizekalı?!) *
toplum baskısını gay ya da lezbiyenler kadar yaşamamaktır. neticede her şey %50 %50. sağlıklı bir durum mudur? orası tartışılır. ancak herkesin öz iradeye sahip olduğu herkesçe bilinmelidir.