Saçma salak bir işletim sistemi olması ile tarihe geçecek vista. Windows Me de bunun gibi idi. ara sürüm gibi birşeydi. Ve Ram yemesi konusuna gelince, sistem açılırken bütün servisleri başlatıyor. bi dolu gereksiz servis arkada çalışıyor ve 2 gb yakın RAM'e benimsin ulan diyor.
herkesin bir kenti vardı, sokaklarında özgürce bisiklet sürdüğü, sevdiği kızın sokağını kabe'ymişcesine tavaf ettiği, ilk kez traş olduğu, ilk kez sopa yediği okul önünde, ilk isyan ettiği, yenice çıkan sakallarından gözyaşlarının akmasına izin verdiği.. benim hiç bıçak yaram olmadı, sakarlıktan kendimi kestiğim zamanları kayda geçmeyeceksek eğer. malum solaklık bir yerde azıcık sakarlık demek...
hah ne diyordum, herkesin bir kenti vardı. ben de bir zamanlar kotyora diye anılan onbinler ordusunun konaklamasına mütevellit adına ordu denmiş olan karadenizin kıyısındaki o küçük şehirde doğdum. bakmayın doğdum dediğime, görmedim ben doğduğumu. kayıtlarda geçtiği gibi konuşuyorum. küçük bir şehirdi ve ben en fiyakalı yerinde geçirdim çocukluğumu, şehri kuş bakışı gören, adına boztepe dedikleri bir tepe... akşam olunca şehrin ışıkları yanardı, sanırsınız binlerce ateşböceği bir yakıp bir söndürüyor ışıklarını... ve alabildiğine hoyrat bir deniz döverdi kıyıları. çocukluğu kir pas içinde geçince insanın, sonradan şehirli olmak zor geliyor. gözleri hep dağları seyiriyor...
ordu deyince insanların aklına boztepe'den sonra şehir merkezindeki en önemli cadde olan fidangör caddesi gelir. bi' nevi mecburiyet caddesidir gençlerin. sonrada sahil, burda önemli bir bilgi vermeli, ordu sahili karadenizdeki en güzel ve en iyi planlanmış sahildir. karadeniz pek sevmez sahilde kayaların üstünte oturup melankoli yapanları. tecrübe ile sabittir ki hep tepeden tırnağa ıslanırsınız. siz siz olun fazla yaklaşmayın. ne yapacağı pek kestirilebilir bir deniz değildir kendisi. biliyorum bu cümleleri yazarken bileniyor bana. islayacak bi dahaki görüşümde. oysa ben uzaklardan izliyorum onu yıllardır... neyse konu dağılacak. ben genel özelliklerini anlatayım biraz ordunun.
fındık üretiminde birinci yada ikinci olduğu tartışması asla bitmeyecektir giresunla. birbirine en yakın iki ilidir türkiyenin bu ara ordu ve giresun. şimdilerde kivi ekimi başlamıştır boşbakanın isteği ve fındığa kota getirme çabaları ile. perşembede çay yetiştirilebilecek bir mikro iklim vardır. aynı zamanda trunçgiller de yetiştirilebilir. türkiyenin en lezzetli mısırları da bizim oralarda yetişir. bilelim değil mi ? o kadar mısır araklayıp yol kenarlarında pişirdik çocukluğumuzda. fatsalılar kabul etmeseler de ordulu olduklarını, fatsa ve ünye en gelişmiş iki ilçesidir. e eğri oturup doğru konuşmak gerekirse, fatsanın ünü, orduyu geride bırakmıştır.
türkülerini hepiniz seversiniz mutlak. hekimoğlu vardır eşkiyanın hasıdır. sonra yukarı akıtılma çabasındaki dereleri ordunun. newton sanırım salak mısınız kardeşim derdi duysa. şükür duymadı. boztepeye çıkmalı der başka bir türkü..