esen anlamına gelen öztürkçe kelimedir. başta türk ocakları * olmak üzere ilterişdto ve budun gibi türkçü oluşumlardaki yöneticiler tarafından sıkça kullanılan bir kelimedir.
atalarımızın muhteşem ötesi vecizelerinden birisidir.
açıklamasına gelince;
bilindiği üzere koyunlar yazın en sıcak günlerinde bile birbirlerine yapışırlar ve içiçe geçerler. bunun nedeni ise aslında kendilerini iç güdüsel olarak korumalarıdır. asıl amaç kafalarını sıcaktan korumaktır aksi takdirde beyin kanamasından ölebilirler.
bir gün yaşlı bir kurdun, koyuna "bu sıcakta niye bu kadar sarılırsınız" sözü üzerine" ,
koyun cevap verir;
1588 yılında ispanya' nın emrinde, Kuzey Denizi' ni geçerek ingiltere' ye çıkarma yapmayı amaçlayan bir orduya eşlik eden filonun ismi. üniversite yıllarında ingiliz edebiyatı dersinde işlemiş olduğumuz tarihi savaş.
birbirini tetikleyen cahillerin oluşturduğu akımdır.
aslında akım mı, çakım mı belli değildir. arkadaş öyle saçma sapan başlıklar açılıyor, öyle seviyesiz entryler giriliyor ki adamı sözlükten soğutuyorlar. yani mantık açısından bir yerlere koysak diyoruz, neresinden tutsak elimizde kalıyor. ilköğretim çağındaki öğrencilerim bile daha yaratıcı ve akla mantığa uygun cümleler kuruyorlar. takvim yapraklarından, gazete köşelerinden öğrendiğiniz üç beş cümleyi kendinize saklayın. madem bilmiyorsun sus bari adam sansınlar ! ayrıca;
ne anlıyorsunuz Atatürk' e küfür veya hakaret edince ?
kıçınız tavana mı eriyor ?
mutlu mu oluyorsunuz ?
siz üç beş kelam ettiniz diye biz atamızı sevmekten vazmı geçecez ?
ohh, ne güzel memleket ! koy gitsin.
bulmuşsun sanal ortamı, ver veriştir ! sokakta korkudan altına sıçanlar burda gelip ona buna küfür edince kendileri bir bok parçası zannediyor !
ulan askere polise sövüyorsun da , götün bütünse bunları git de karakolda söyle !
bakış açısına göre değişecek kişidir. halayın başını çeken bir kişinin halaydakilerin 180 derecelik dönüşü ile bir anda halayın sonundaki kişi olabileceği unutulmamalıdır.
edit: laa başlık bana kaldı. halay sonu iken bir anda halay başı olduk ağanın.
baştan edit: efendim, bu bir genelleme değil tespittir. *
tanım: genellikle şişman, göbekli, kel olan ve iğrenç bir bıyık şekline sahip vekillerin fiziki durumlarıdır. allah yaratmış birşey denilmez de, o bıyık ne rezalet birşeydir arkadaş öyle ?
bakanlar kuruluna değinmek bile istemiyorum. cami imamlarında bile sakal yokken, vekiller nasıl olurda sakal bırakır ? vekil dediğin devlet memuru değil mi kardeşim ? vatandaşınparasıyla aylık almıyor mu ?
bunlar mı bizi temsil edecek dünyada ?
şimdi "ne alaka hacum, ülkeyi tip değil zihin yürütür." diyenler olacaktır. söylemeden geçemeyeceğim ;
"insanın içi neyse dışına yansırmış."
edit: bu şahsiyetlerde ülkeyi yönetebilme potansiyeli olsaydı, ülke bu hallere düşmezdi.
insanı tanıdığına tanıyacağına pişman ettiren kızlardır.
baştan edit: bu bir genelleme değildir.malesef ki çevremizde var olan insanlara ufak bir örnektir.
üniversite yılları;
bir hatunla beraberim, en yakın arkadaşımda bu hatunun ev arkadaşıyla çıkıyor. bir gün kafeye gittik. gece 11 buçuk civarı kafeden çıktık. kafeyede bu en yakın arkadaşımın arabasıyla geldik. çocuğun spor bir arabası var. tam arabaya binecez kızların yakın bir arkadaşı denk geldi. bizle selamlaştı. kızlarla konuşmaya başladı. biz ise kenarda muhabbetin bitmesini bekliyoruz.
işte tamda o esnada kızdan miğde bulandıran bir cümle geldi.
-- gülşah, araba kimin ?? yaa gülşah, söylesene araba kimin ??
++ şey işte x 'in arabası. erkek arkadaşımın yani.
-- ee beni niye tanıştırmıyorsun o zaman onunla ?
bir insan bu kadar alçalabilir mi ?? bu nasıl bir terbiyesizliktir ?
Sana son bir sözüm, nasihatım var
Aldığım ahlakla bir terbiyem var
Seni doğurana ana deyip geçmek var
Saygım adabımı tuttu bu gece
Gönlümün romanı bitti bu gece
Hangisine yansam şimdi gün gece Ömrümden beş yıl gitti bu gece
orda burda her yerde karşımıza çıkan tiplerdir. yeni tanıştığı bir insanın adından önce burcunu öğrenmek ister. uzak durulmalıdır, cevap bile verilmemelidir.
hem parasız olup hem de sağa sola hava atmaya çalışmaktır. kardeşim madem 3 kuruş paran var niye sağa sola saçıyorsun. ha bunların birde çok zengin olupta 1 tl atanları vardır işte bunlar tam dayaklıktır. zaten oldum olası anlamam, ulan düğünde para savurmak nasıl bir mallıktır.
atmasyon oranı yüksek kişilerden duymaya alıştığımız cümlelerden birisidir. karşıdaki insanı salak yerine koymaya bayılırlar.
"vurdum tekmeyi, girdim yüzbaşının odasına..." elemana bi tokat salladım sonradan öğrendim ki mitçiymiş..." gibi cümlelerinde sahipleridir.
birçok toplumda görülmeyen, bizlere özgü bir davranış biçimidir. yolda bir kaza olur, meraklı araç sürücüleri yüzünden ya yeni bir kaza olur ya da trafik çilesi oluşur. ulan işte kaza omuş, ne bakıyon sığır gibi. ya in yardım et ya da bas git. saatte 10 km hızla araç sürmenin anlamı ne.
bir kadının veya erkeğin fiziksel olarak güzel ve çekici olması onun aynı zamanda tatlı olduğu anlamına gelmez. örneğin tezgahta duran albenisi yüksek, kan kırmızı bir çileğin tadı, hormondan dolayı rezalet olabilmektedir. tat ve güzellik farklı kavramlardır.
genellikle semt pazarlarında karşılaşılan teyzelerdir.
birşeyler alırsın ücretini verirsin, tam para üstü alacaksındır ki o malum hareketi yapar; elini hart diye şalvarın, eteğin, donun artık her neyse onun içine sokar, cinsel organının üstündeki poşetten para çıkartır ve uzatır. a be teyzem tamam iyi hoş düşünmüşsünde kumbara kullan, bel çantası kullan ne biliyim yap işte birşeyler ama nolur şu pisliği yapma. adamın miğdesini bulandırmaya ne hakkın var be teyzem.
bir polis bir çocuğu dövdü diye tüm polislere saldırmayı görev bilen, tek bir polisten tüm polislerin faşist katil olduğunu öne süren, fakat her ne hikmetse izinsiz yapılan pkk yürüyüşünde, bir polisi onlarca kişinin linç edip vücudunu jiletlerle kestiği bir olaydan ötürü tüm pkk 'lıları aynı mantık ve genelleme ile faşist katil ilan edemeyen aksine bunlara gerilla diyen, eli çükünde, klavye başında tatlı sularda yaşayan humanistciklerdir.
insan hakları diye ülkemizi boklamaktan geri kalmaz her daim avrupa birliği ve amerika ' yı örnek gösterirler. doğrudur; ülkemizde birçok yanlışlıklar yapılmaktadır ancak bu cahiiler bilmez ki konu terör olunca bu development countries diye iç geçirdiğiniz ülkeler afedersiniz ortalığın anasını zkmektedir. ingilterede ira örgütünün renklerine ait bir küpe, rozet takmak bile 2 yıldan başlamaktadır. biraz sakal bırakında hadi havaalanına gidin bakalım müslüman terörist diye orada neler yapıyorlar size. sizin o insan hakları dediğiniz varya kendine yontan keserden başka birşey değildir.
halı saha maçında ayağına tekme geldi diye bile yaygara koparanlar her nedense konu dtp ve pkk' lılar olunca birden humanist oluveriyorlar !
ve son olarak;
dünden beri ortalığı birbirine katan medya maymunları, eğer o atılan taşlardan bir tanesi bir gazetecinin ölümüne neden olsaydı işte o zaman seyreyleyin cümbüşü. çok değil birkaç ay önce basın mensuplarının aracı taşlandı diye dtp grup toplantısını protesto eden, ahmet türk denen zata özür dileten siz değil miydiniz ?
bu mu lan adaletiniz ?
genellikle kız kaçırmak için köylüler tarafından çıkartılan yangındır. zira, jandarma,muhtar ve ahali orada olacağı için ortam kız kaçırmaya müsaittir.
insanı içten içe kemiren bir duygudur. ortam çok gergindir moraller kireçtir ve gözlerden öfke fışkırmaktadır. işte tam da o anda kahkalarla gülme isteği belirir. ilk olarak kıkırdama akabinde ise götüyle gülme evresi oluşur.
en çok ihtiyaç duyduğun anda aynanın ayna vasfını yitirdiği olaydır. he bizde biliyoz sıcak su, buhar, kapalı ortam, buğu falan ama işte gönül ferman dinlemiyor. su dök 10 saniye sonra tekrar buğu. insanoğlu çok mu şey istiyor acaba ?