300'e kadar çıktık bakalım hayırlısıyla. efexorla aynı etken maddeye sahip ilaç. ben ikisini de kullandım ve yan etki göremedim. ha etki gördüm mü onu da göremedim. depresif ataklarım hala devam ettiğinden bırakmayı düşünüyorum. tabi ilaçlar herkese aynı etkiyi etmiyor "mutlu oldum enerji patlaması yaşadım" diyenler de elhak doğru söylüyordur.
yaptıkları güncellemelerle kendi ayaklarına sıktılar resmen.
bi zamanlar tek kullandığım uygulamayken gerek dizayndan gerek buglardan dolayı neredeyse 1 senedir getir yemek ve trendyol yemek kullandığım için aklıma bile gelmiyor artık.
bu adamın son yıllarda görüşlerinin sivri olmasını artık maddi manevi egosal doygunluğa ulaşmış olmasına bağlıyorum.
eskiden de her konuda konuşurdu ama bunlar birilerini kızdıracak cinsten veya çok köşeli olmazdı. mesela yayınlarında dine çok değinmiştir ancak daha geçen sene deist olduğunu öğrenebildik. ne yapsa kabul edecek bir kitleye sahip olduğundan kendisi hakkında ne düşünüldüğü itici olup-olmadığı çok da umrunda değil bence.
edho'daki gibi sevenleri olacaktır ama oktay kaynarca'nın artık o kv'deki rahat içten doğal halinden eser yok bunu anlamış olduk. bi kasıntı geliyor artık o saç sakal falan yakıştıramıyorum.
sırf denemek için almıştım. yağda kızartmak yerine fırında 5 dakikada yaptım. tadı krakerle mısır patlağı arası bir şey oldu. bir daha almam ama öyle yerin dibine sokulacak da bir şey değil, abur cubur işte.
farklı zamanlarda farklı a101'den alınan aldığım micro sd'ler başta çalışıyorken pek kullanmamama rağmen bir süre sonra aynı şekilde bozuldu. uzak durulması gerekir.
sinegrafın ilk 55 bölümü youtube'de hd olarak yayınlamaya başladıktan sonra tekrar izlediğim dizi. pusuyla beraber ele alırsak dizinin gidişatını osmanlı'nın kuruluş yükseliş gerileme çöküş dönemine benzetiyorum.
osman sınav'ın başında olduğu ilk 55 bölüm dizinin en güzel sezonlarıydı. daha sonra raci şaşmaz'ın yapımcılığında ilk 55 bölüm kadar olmasa da hala soner yalçın'ın konsept danışmanı olduğu hikayenin bütünlüğünün bozulmadığı 56-97 bölümleri de fena değildir.
pusuya gelirsek, tamamen ilk serinin ekmeğini yemeye yönelik hikayeye sonradan ekleme olarak çekilen ancak raci şaşmaz, bahadır özdener'ın sağlam senaristliği sayesinde iyi kötü kendini izletebilmiştir. bu senaristler de diziden ayrıldıktan sonra necati şaşmaz'ın, cahit'in senaristlik yaptığı komediye dönen son zamanları da çöküştür.
gerçek oyuncularla (daha doğrusu türk oyuncularla) oynamaktansa botlarla oynamayı tercih ederim. zira oyun ilk çıktığında bireysel modda gizli gruplaşıp yemleme büyütme türü kalleşlikler yoktu. bundan önceki dönem abartmam sabaha kadar oynardım. iki yıl sonra bakayım dedim yine sinir oldum amk. bunlara rağmen neden hala oynanıyor onu da çözemedim. çünkü büyüdüğün an ilk 5'te kalma ihtimalin sıfır.
kötü olmasa bile daha iyisi olabilirdi ve hala devam edebilirdi diye düşündüğüm dizi.
halit ergenç'ten bir sayko doktor perfomansı görememek içimde ukdedir.
Benim eski kız arkadaşımla neredeyse yarı yarıya ödemişizdir. Ancak şu var ki türkiye kültüründe yetişmiş bir kız ne kadar ben de öderim ayağında olsa bile içten içe erkeğin bu konuda önde olmasını ister. Bu durumu çaktırmasa bile totalde size eksi yazacağını söyleyebilirim.
görmüş geçirmiş kızın albenisi daha farklı olabilir. Çünkü erkeği nasıl elde tutabilirler nasıl kendini sevdirebilirler nasıl memnun edebilirler biraz da zekilerse tecrübelerinden dolayı iyi bilirler. Burada laf edenler yarın bi gün kendilerini kaptırmış bulabilir.
bu kavramlara kafa yoranlar net aşağılık kompleksli kişilerdir. alfa diye bir şey yoktur karşı cinsle insani ve doğal bir ilişki kurmak yerine hesap kitap yapıp kırk takla atan ama sorsan "kadınları hayatının merkezi yapmayacaksın" diye öğüt veren oksimoron ezikler vardır.