bazen anlamsızca olusan duygu birikimidir. kısa bir melodi, tanıdık bir koku yeter gözleri doldurmaya. tam olarak neden oldugunu bilmesen bile akar gözlerinden yaşlar.
tuttulan orucun sevabının yani bir anlamının kalmamasıdır. inanan kişi kendi için oruç tutuyordur diğer insanların yaptıklarından etkilenmemeli ve nefsine hakim olmalıdır.
tek taraflı çaba sonucunda sevgilinin bu durumdan sıkılarak terk etmesi durumudur. çünkü çok sever onu kaybetmemek için elinden geleni yapar ve karşılığında gösterdiği çabanın 10 da biri kadar karşılık göremezse sıkılır ve terk eder.
üniversitemizin ender hocalarındandır. domador guajarati'nin kitabı ile bütünleşmiştir.slayt çalışmadığı zaman derse odaklanamamakta ve ertelemektedir. dersi anlatma aşkıyla o kadar kendinden geçer ki agzının kenarında olusan tükürük dağını farkedemez.
yıllardır tartışılan sorunsaldır kendileri. bir görüşe göre vahdettin ülkenin içinde bulunduğu kötü durumun farkındadır ve mustafa kemal'in bu işin altından kalkacağına inanmaktadır. bunun neticesinde mustafa kemal'e gerekli desteği sağlayarak samsun'a göndermiştir. diğer görüşe göre ise vahdettin mustafa kemal'in isyankar tavırlarından rahatsız olmuş ve kuyusunu kazmak amacıyla ingilizlerle işbirliği yaparak ölüm fermanını çıkartmıştır. artık hangisine inanırsınız onu bilemem.
han moğol hükümdarları için kullanılan bir sıfat olduğundan mütevellit moğol soyundan gelmeyen abdülhamid için kullanılması son derece saçma ve mesnetsizdir.
(bkz: sultan).