insanlığı müslümanlıktan soğutan, sözde abdest alıp temizlenen insanların neden olduğu iğrenç kokuya sahip camilerdir. yaz aylarında üzerine eklenen apış arası kokusu ile birlikte ortamda bir peynir dükkanı atmosferi oluşur. "gel de küfür etme" dersiniz içinizden. nerede senin temizliğin, nerede imanın? temizlik imandan gelir dedikten sonra ayağına sabun sürmekten aciz kalıyorsun, sonra da müslümanım diyorsun. ancak orada namaz kılan binlerce insana hakaret ediyorsun, önce allah'ı sonra kendini aldatıyorsun.
(bkz: ramazan müslümanı)
"sevgi" kavramını aşmış, kendisini ona komple teslim edebilecek fethullah gülen müritleridir.
cemaatçi arkadaşlarla geçenlerde yaptığım konuşmada, fethullah gülen'e olan sevgilerinden bahsediyorlardı. o sırada ayaklarında çorap yoktu ve ıslaktı nedense. neyse sohbete geçelim; "çok iyi insandır", "cömerttir" gibi dozunda iltifatlar abartılmaya başlanmış, benim eleştirilerime karşılık cevap olarak "sen ona kurban ol!", "ayaklarına kapansan almaz seni" gibi sözler sarfetmeye başladılar. sonra içlerinden birisi , ya uykusuzluktan ya da dil sürçmesinden midir nedir, "ah o ayaklar...yalanır" dedi. kısa bir şok geçirmiştim bu sözü duymamla, ancak ötekileri ufaktan tebessüm etti. hocaların elini öpmeyi geçtim, ayaklarını yalamaya olumlu bakmanın bile ne kadar yobazca olduğunu anlamıştım. örümcek kafalılığın getirisiydi bunlar, o yüzden çok anormal karşılamamak lazımdı.
ben de bunun üzerine "tuzlu muydu bari, nasıldı" dedim içimden kıs kıs gülerek. ayak yalamaya meraklı olan grup ise bu esprime bozulmuştu, yüzleri kızarmaya başlamıştı. onu savunsalar bir dert, savunmasalar tebessümleriyle ters düşecekti, o başka bir dert. küflenmiş beyinlerindeki gaz sıkışması her an bir grizu patlamasına yol açabileceği için, hızla oradan uzaklaştım.
ertesi gün de, fantazilerine malzeme olsun diye iki kalıp hacı şakir sabunu alıp kapılarının önüne bıraktım. onlar da "paylaşım için teşekkürler" adlı yazı bırakmışlardı 5 saat sonra kapılarının önüne. kağıda bakıp acı acı gülümserken, içerden gelen yalama seslerini hala duyabiliyordum...
her vaazında ağlayan muhterem efendinin çok sayıda peçeteye ihtiyaç duymasından ortaya çıkan, tebessüm edilesi durum.* dünyadaki binlerce peçete şirketinin batmamasının en önemli sebeplerinden biri, bu adamın varlığıdır. günlük tüketimi yaklaşık 70 paket olup mentollüsünü tercih etmektedir, çünkü ağladığında kapanan burun deliklerini çeşme başına gidip temizlemektense bu aroma yardımıyla açmaktadır.
"gandhi kemal" olarak da bilinen chp genel başkanının, boşuna uzakdoğu sıfatı ile anılmıyor. o bakışlarında bir kung fu ustası olduğunu anlayamayan nice insanlar vardır. 6 yıl çin'in yüksek dağlarında shaolin kung fu'su öğrenen kılıçdaroğlu, bunun yanında aynı hocalarından kılıç kullanma eğitimi de almıştır. soyadı "daroğlu" iken "kılıç" öneki getirilerek "kılıçdaroğlu" olmuştur.
kıskananlar varsa hattori hanzo'nun kılıcını en yakın oyuncakçıdan temin edebilir.*
kıl oldukları kişilere,kurumlara,nesnelere vs. küfrederek karşılık veren, kelime haznelerinin en az %60'ı küfür ya da argo olan, hayata dair hiçbir erdem taşımayıp bunun üstüne sadece zaman öldüren, gereksiz yere oksijen tüketen balon oldukları gerçeğidir.
--spoiler--
-üyemizi xxxsözlük'ten banlamışlar saldırın afjkajfakf...
-israil türk gemisine saldırmış! saldırın jdfjdsklfjskla...
-mehmet ali erbil şöyle demiş saldırın!
--spoiler--
can sıkıntısını gidermenin daha alternatif yolları da var. çiçek sulamak, kuşlara yem vermek, spor yapmak, 31 çekmek vs.
sırf 1 dakika daha önce varabilmek için , koltukları dolmuş otobüse binen aceleci insandır. bu yönden enaylilik yapmış olup, azıcık sabretse bir sonraki otobüse biraz atik davranarak binebilir.
kaliteli oyun çıkartan büyük kapitalist şirketlerin tüm dünya ülkelerinin beynini yıkaması için yaptığı girişimler sonucu ortaya çıkan tablo. o kadar egoist ve zevklerimize düşkünüz ki "beynimizin yıkandığı" gerçeğini anlayamıyoruz. adam oturuyor single player modda oynuyor, büyük bir uçakla pek önemi 5 metrekarelik bi kiliseyi koruyor falan, her öldürdüğü asker için oyunda "yihaaa" diye sesler gelirken o da gaza geliyor "huaaa .mına koydum" diye bağırıyor. ama oyun boyunca tüm arabistan'ın ırak'ın anasını belliyorlar ama kimin umrunda ki? oturmuşsun helikopterine sağı solu tara, sonra bi kadın pilotu kurtar. tam oradan çıkacakken nükleer bomba atıldı ve askerler öldü diye onlara ağla. "tüm ortadoğuyu yok edicem arkadaşlarınızı öldürdünüz ulan!" diye bağır, ee ne oldu? yavaş yavaş bir haçlı askerine dönüşüyorsun, tebrik ederim.
ezilen alt tabaka ile elit purolu adamların karşılaşmasını vurgulayan bir kıyaslama. belki patron değil de spartalı olsalardı bir destan yazabilirlerdi ama, oturmaktan düzlemselleşmiş kalçaları ve koca göbekleri ile bırak bir işçiyi, yumruk atacak kapasiteleri bile yoktur. 3 milyon işçi tarafından buharlaştırılmak suretiyle yok edilmek gibi bir sonları olacağı rivayet edilir genelde.
türkiye'de henüz bulunmayan, ancak ayağını basarsa türkiye değişim hareketine bile katkıda bulunabilecek emo'dur. 1 tl para bulduğunda hemen koşup piercing alan bu aç kişiliklerin şimdiye dek zengin olduğu görülmemiştir. hele ki birisine yemek ısmarlıyorsa hemen suratınıza soğuk su çarpın! belki paylaşımcılardır ama sadece kendi gruplarına, bir ekmeği 10'a parçalayıp yerler. ancak fakirliklerinden de değil, köşelerde aylak aylak sürttüklerinden. anne baba sözü dinleseler belki de elleri ekmek tutar da bi faydaları olur kendilerine.
ulusoy turizm'in bazı şubelerinde, tuvaletlerinde bulunan paketlerdir efendim. bir makine içinde bulunan paketleri almak için, 1 tl atar kolu çevirirsiniz. içinde yüz kremi, diş macunu ve fırçası, jöle ve parfüm vardır.
yazın ortasında işkence çeken zavallı insandır efendim. bu bir hakaret değildir, gerçeğin ta kendisidir. normal insanlar tişörtle bile 5 litre su kaybederken onlar o sıcakta eriyecek halde dışarda geziyorlar. beyni körelmiş aileleri ya da çevresi yüzünden bu acınası hayatı yaşamaya mahkum edilmiş insanlar adeta güneş paneli muamelesi görmektedirler. sonra bu duruma bir el atsanız (hatta aklınızdan bile geçirseniz) de hemen başınıza şeyhülislamlar üşüşür de "inanca hakaret" der durur. asıl onların yaptığı insanlara hakaret.
- sevilin kızının bıyığını öptüm.
+ e iyi bok yedin??
edit: başlık başa kalmış. madem öyle bir tanım geliyor:
aşağı mahallede oturan sevil'in bıyıklı kızına hayran olup dudağına dalacakken ağzın kayması durumudur.
takımının tek başarısını görünce zevkten kendinden geçen galatasaraylıdır. her fenerbahçe maçı sonunda strese girip bu kupaya sarılır. başka bir şeyi yoktur ki, tesellesini geçmişte arar. kendisine en kısa sürede sevgili yapmalıdır.
edit: eksinin kralını almışız, tuşlara basarken de boşalıyorsunuzdur siz.*
beyni en son orta çağ'da güncellenmiş olan zihniyetlerin yaptığı ve tüm arkadaş listesiyle paylaşarak yobazlığı yaydığı eylem. yaklaşık 60.000 hayranı olan bu adam neredeyse putlaşmış bir halde.
sayfadaki hitap şekilleri şöyle: " Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi". peki "ulu,yüce" gibi sıfatları da ekleseniz nasıl olur? süper olur. zaten Fethullah Gülen diyince bile itiraz ediyorsunuz, hayır o "muhterem xx.xajhashfka...."
ülkeyi satan iktidarı da sonuna kadar destekliyorsunuz. vatan sevginizi, insanlığınızı ve tüm vicdanınızı kaybetmişsiniz neredeyse, beyninizi de kaybetmek üzeresiniz.
ülkenin 81 ilinden yazan herhangi bir yazarın yapabileceği kolay tespitlerden biri. saatlerce koltukta ya da sandalyede oturmak insanı terletiyor, ama insanlar o oturaklarından hiç kalkmak istemiyor. gidin biraz dışarı çıkın, gezin yahu. biraz hava alsın arkanız, bu kadar kalabalık kokunca, malum taaa sözlüğe kadar geliyor kokunuz.*
çocukluğumuzun korku öğelerinden biri olan, sakallı , koca kulaklı garip uzun yaratıkla karşılaşmaktır. oldu da karşılaştınız, sakın gözünün içine bakmayın. alışveriş yapın her müşteri gibi. yaklaşmaya çalışırsa mesafe farkını koruyarak uzaklaşın. usain bolt gibi depar atarsa elinizde ne varsa fırlatın. ya da kendinizi mıncıklayın vs. **
insanlığın nereye gittiğinin anlaşılmadığı durumlardan biri. geçenlerde birisinin bilgisayarına trojan atmıştım. konuşma loglarına baktığımda, bir kızla konuştuğunu gördüm şahsın (sanırım sevgilisiydi). her cümlelerinin sonunda 3-4 tane : ) ve : D işaretleri vardı. hatta bir sayfalık bölgeyi bunlarla doldurdukları bile vardı. şimdi tamam aşıkşınız, cicim bicimsiniz de böyle de çok komik görünüyorsunuz yahu.
gençken yapılması gereken 101. şeydir. hatta geçenlerde rastlamışlığım oldu. iki genç sevgili ellerinde le'porta dudak dudağa birbirlerini yiyorlardı. ışık da soldan loş bir şekilde vuruyordu, o peynir standının arkada yarattığı romantizm havası... her şey mükemmeldi. parayla saadet olmaz diyenlerin mekanı bim, fakir aşıkların da yuvası olmalıdır. *
boş beleş yaşayan ve 14-19 yaş arası yetişen türk gençliğinin mottolorundan biri. aslında bir facebook grubu lakin, gerçekten çok acı bir gidişatın belirtisi. kimlere özenmeye çalışıyorlar? "piç"lik ne demek? "piç" olmak güzel bir şey midir? "xH" nasıl bir sanal ifadedir?...
bu böyle gider fakat, internet kafede 7/24 takılıp, fast food ile beslenen bu emolara devletin bizzat el atıp tedavi etmesi gerekmektedir. öncelikli görev ailelere düşüyor, sonrası hepimize.
--spoiler--
"Seymourpowell Ltd." Şirketi, Aircruise Concept projesini 2015 yılında hayata geçirmeyi planlıyor.
Aircruise Concept ile Londra'dan New York'a 37 saatte gidilmesi planlanıyor. Teknoloji ile lüksün birleştirileceği projenin ürünü aslında bir zeplin.
Aircruise Concept'in içinde 330 bin metreküp hidrojen gazının bulunacağı, zeplinin 396 ton kaldırma kapasitesine sahip olacağı bildiriliyor. Zeplin otel saatte 145 kilometre hız yapabilecek.
Aircruise Concept ile seyahat ederken lüksün tadına varılacağı firma yetkilileri tarafından garanti ediliyor.
Dubai'de bir kral dairelerine benzer odalar zeplinin içinde de olacak.
Toplantı odası, bar, kafe, lokanta da konforu tamamlayacak. Zeplinin 100 yolcu ve 20 mürettebatı taşıyacak kapasitede olması planlanıyor.
--spoiler--
güzelim günü, karısının uykusunu b*k eden adamdır. hele en güzel rüyasında uyandırıyorsa, muhtemelen ayrılacaklardır. sonra 14 şubat sevgililer günü mü kabuslar günü mü görsündür.
