berbat bir performans sergilediği milli maçtan sonra küfür edildiği için ağlayan kaleci. asıl küfür ne demekmiş 7 aralıkta görecektir. tek korkum 3-5 maç stat kapanır o he.
fanatik bir galatasaraylı olarak en az bir fenerbahçeli kadar istediğim olaydır.
biz bıkmadık mı sanıyosunuz uefa kupasıyla, süper kupayla 4 sene üst üste şampiyonlukla, hagilerle popescularla övünmekten? "hala eufa kupası diyosunuz lan sizde" diyosunuz. yalan mı söylüyoruz peki ? daha büyüğünü yapında artık bizde bırakalım 11 sene önce alınmış kupadan bahsetmekten, övünmekten. yapabilirmisiniz ? bilmiyorum, inşallah. yapında, daha doğrusu birisi yapsında artık türkiye olarak konuşulacak daha güzel şeylerimiz olsun.
bir insanın cem yılmaz'a ya da başka bir komedyene gülmesi için yeterli tek şart, espri anlayışıdır. adamın espri anlayışı cem yılmaz'a uygunsa güler, uygun değilse gülmez. bu kadar basit. bunun altında ayrı bir siyasi ideoloji akımı ya da bir takım tutma durumu yoktur. cem yılmaz'ın fenerbahçeli olduğunu herkes bilir. ama sırf fenerli diye ona zorla (!) gülmek saçmadır.
liselilerin sözlüklere alınmaması durumuyla anında çözülecek olan sorundur. edilmek istenen hakareti etmeye çalışırken eline yüzüne bulaştıran (bkz: eşşek) ve rezil olan bu insanların aralarında geçen muhabbetleri çok merak ediyorum doğrusu.
yapılması gerekendir. namaz kılsanda kılmasanda ses kapatılır hatta hiç konuşulmaz bile. bu saygıdandır. saygının sözlük anlamı konusunda tereddüte düşen arkadaşların sayısının bir hayli fazla olması da sözlüğün bi handikabıdır.
namaz kılmama olayına gelicek olursak, tabiiki namaz kılmak her müslümana şarttır sesini kısmaktan önce namaz kılmak gelir. burada namaz kılmamayı meşrulaştırmak gibi bir çabam yok ama saygıdan sesinin kısılmamasıyla namazın kılmamak bambaşka iki konudur. sonuçta adam müslüman'dır kılmaz tercih onundur, inşallah birgün kılar diyelim şimdilik.
bir de tavsiye, bu tarz oryantalist düşüncelerden etkilenipte kendi babanı, anneni, dedeni, komşunu itin götüne sokmaya çalışma. nokta.
türk toplumunun değelerine aykırıdır. ama hiç kimse bu değelere körü körüne uyupta benimsemek zorunda değildir. sonuçta özgür bi toplumda yaşıyoruz ve herkes istediğini veya istemediğini dile getirebilme hakkına sahip olmalı.
özgürlükler meselesine gelincede, toplumumuzda özgürlü algısının ne kadar farklı olduğunu aslında bu sansür eylemlerinin öncesinde gördük. genelleme yapmak istemiyorum ama "internetime ve özgürlüğüme dokunma" diyenler "üniversitelere başörtüsü giremez" diye de slogan atmışlardı 3-5 ay önce. eşcinselleri desteklemişlerdi. eşcinselliğe karşı çıkıp, internet sansürüne onay veren hükümette, "kişilerin bireysel hak ve özgürlüklerine kimse karışamaz" demişti.
kendi halkımı'da "cahil, cühela" veya "birşey bilmeyen köylü" diye itham da etmek istemiyorum ama bazı konularda gerçekten olgunlaşmamız lazım. hükümetininde, üniversite öğrencisininde, halkında, benim canım köylümünde...
1954 yılında dikatatör batista'ya karşı yapılan ilk darbe hareketinden sonra tutuklananan ve mahkemeye çıkarılan fidel castro'nun tamamı "condemn me, it does not matter, history will absolve me." olan efsanevi sözü. aslı " la historia me absolvera" dır ve türkçesi "yargıç, beni mahkum edin, tarih beni haklı çıkaracaktır" dır.