çok güzel bir white town şarkısı. dinleyince bazılarının canını acıtabilir.
Just tell me what you've got to say to me
I've been waiting for so long to hear the truth
It comes as no surprise at all you see
So cut the crap and tell me that we're through
Now I know your heart, I know your mind
You don't even know you're bein' unkind
So much for all your highbrow Marxist ways
Just use me up and then you walk away
Boy, you can't play me that way
Well I guess what you say is true
I could never be the right kind of girl for you
I could never be your woman
I could never be your woman
I could never be your woman
I could never be your woman
When I saw my best friend yesterday
She said she never liked you from the start
Well me, I wish that I could claim the same
But you always knew you held my heart
And you're such a charming, handsome man
Now I think I finally understand
Is it in your genes, I don't know
But I'll soon find out, that's for sure
Why did you play me this way
Well I guess what you say is true
I could never be the right kind of girl for you
I could never be your woman
I could never be your woman
I could never be your woman
I could never be your woman
Well I guess what they say is true
I could never spend my life with a man like you
darkanın en popül mekanı *...gürültüden şikayet olduğunda disconun yapıldığı, kavgaların çıktığı, önünde küçük bir bar bulunan yer. daire şeklindeki barın bir ucunda oturulur, karşıdaki insan çok net şekilde görülür. içkisine dalmış da olsa, rakısını içio da olsa onu en sinir edicek hareketler ve danslar yapılır. sonuç: sinirden ayağını hızla sallamaya başlamış, etrafa daha da pis bakarak içki içen ve bakışlarını kaçıran bir insan...
küçük onurun ipek tanrıyarla birlikte başrol oynadığı, çok eskiden çekilmiş olan komik dizi. küçük onur kenar mahalle çocuğuyken karate öğrenip aşık olduğu ipek tanrıyarın etrafındaki bütün zengin züppeleri döver. konu bundan ibaretti galiba.
çok güzel durabilecek olay. misal, gelinin gelinliğinin altına, damatın da takım elbisesinin altına giyeceği converse, düğünde çok rahat ve şirin bir hava yaratabilir. kasıntı düğünler ve gelinin topuklu ayakkabısıyla rahatsız rahatsız yürümesindense, gelin ve damatın converse giymesi çok hoş bir detay olabilir.
Just tell me what you've got to say to me
I've been waiting for so long to hear the truth
It comes as no surprise at all you see
So cut the crap and tell me that we're through
Now I know your heart, I know your mind
You don't even know you're bein' unkind
So much for all your highbrow Marxist ways
Just use me up and then you walk away
Boy, you can't play me that way
Well I guess what you say is true
I could never be the right kind of girl for you
I could never be your woman
I could never be your woman
I could never be your woman
I could never be your woman
When I saw my best friend yesterday
She said she never liked you from the start
Well me, I wish that I could claim the same
But you always knew you held my heart
And you're such a charming, handsome man
Now I think I finally understand
Is it in your genes? I don't know
But I'll soon find out, that's for sure
Why did you play me this way
Well I guess what you say is true
I could never be the right kind of girl for you
daha çok gençlere ve çocuklara hitab eden, çok şirin aksesuarları, tokaları, çantaları olan ingiliz mağazası. türkiyede de bir çok yerde şubesi vardır. sattığı çoğu şey pembe ve simli olduğu için bu mağazayı sevmeyen insanlar da vardır.
kısa boylu olmak bi çok insana dezavantaj gibi gelse bile aslında avantajları, uzun boyun avantajlarından çoktur. ilk olarak erkek açısından bakarsak erkeklerin sahiplenici ve üstün hissetme iç güdülerinden dolayı minik kızlardan daha çok hoşlanırlar. * kendileri daha uzun ve güçlü olunca, daha bi korumacı ve sahiplenici hissederler ki bu da onların egolarını tatmin eder. ayrıca türk erkeğinin boy ortalaması çok uzun olmadığı için, eğer birazcık uzun boyluysanız yanınızdaki erkeği geçme olasılığınız çok yüksektir. onun dışında fiziksel açıdan da biçok avantajı vardır. bi kere kambur durma, bacaklarınızın çarpık olması, bedeninize göre kıyafet bulamamak, ayağınıza göre ayakkabı bulamamak gibi sorunlar yaşamazsınız. hele bi de minyonsanız kilo problemi hiç yaşamazsınız. yaşınız olduğunuzdan genç gözükür, ki bu da yaşlanınca bi avantajdır. çok saçma gibi gözükse de, kısa boylu olunca istediğiniz yerden geçebilir, kimsenin geçemeyeceği küçük yerlerden tüyebilirsiniz. uzun kuyruklarda insanların bacaklarının altından geçerek önlere ilerleyebilirsiniz. *** allah korusun yangın, deprem gibi afetlerde ve felaketlerde küçük yerlerden geçebilir, kendinizi daha kolay dışarı atabilirsiniz. yani kısacası kısa boyun avantajları saymakla bitmez...***
gerçekten kötü bi olaydır. 4 senede bir gelen 29 şubat, 4 senede bi gelen doğumgünü demektir. 4 senede bi hediyeler, 4 senede bi partiler, 4 senede bi kutlamalar..valla bu günde doğan insanların 28 şubatta doğumgünlerini kutlamaları tavsiye edilir.
american pie'ın soundtracki. dünyanın en güzel şarkılarındandır. özellikle dengesiz insanlara söylenmek için ideal.
Don't stray, don't ever go away
I should be much too smart for this
You know it gets the better of me
Sometimes, when you and I collide
I fall into an ocean of you, pull me out in time
Don't let me drown, let me down
I say it's all because of you
And here I go, losing my control
I'm practicing your name so I can say it to your face
It doesn't seem right, to look you in the eye
Let all the things you mean to me
Come tumbling out my mouth
Indeed it's time to tell you why
I say it's infinitely true
Say you'll stay, don't come and go
Like you do
Sway my way, yeah I need to know
All about you
And there's no cure, and no way to be sure
Why everything's turned inside out
Instilling so much doubt
It makes me so tired - I feel so uninspired
My head is battling with my heart
My logic has been torn apart
And now it all turns sour
Come sweeten every afternoon
It's all because of you
It's all because of you
Now it all turns sour, come sweeten every afternoon
It's time to tell you why, I say it's infinitely true
kilo alınmışsa, veya zayıflamak gerekse, en kısa sürede yapılması gerekilen olay. hayattan soğutur, yaşama sevincini söndürür, hayattaki en büyük amaç ve en çok zevk veren şeyin yemek yemek olduğu anlaşılır. biri önünüzde sevdiğiniz kalorili bişi yerse içinizden onu dövmek gelir..ama sonra "neyse kalorileri o alıo ben zayıf olcamm o şişman olcakk" diip kendini avutmaya çalışırsın ve önündeki moloz gibi kepekli sandviçi yemeye devam edersin. eğer kilo verilirse tam gaz devam edilir, ama eğer bi gram bile verilmezse sikerler diyip rejim bırakılır, önüne gelen yemeğe saldırılır. rejim vakası daha çok yaza doğru rastlanır. kalın kazakların altında yağları saklamak kolay, ama ya bikini ve askılı şeylerle?
insanın, birini sinirlendirmekten zevk alması için illa sadist olması gerekmez. tamam, tabi ki birazcık vardır ruhunda o sadistlik, ama bazen de insan sevdiği kişiyi sinirlendirmekten zevk alır. hele de geçmişte kötü olaylar olduysa biraz da, ama o kişiyi hala da seviyorsan, onun öyle delirdiğini görmek, kıvrandığını hissetmek insana çok değişik bi haz verir. en zayıf noktalarını bilirsin, hep damardan girersin konulara. belli etmek istemez ama inanılmaz sinirlenir, cevapları geçiştirmeye veya gayet normal cevap vermeye çalışır. ama sen o içindeki kuduran tarafı bilir, inanılmaz bi zevk duyarsın. *
her istediğini elde etmek isteyen ama elde etmek için hiçbi çaba harcamayan insan türü. ama garip olan da şudur ki kimse boşu boşuna şımarık olmaz, demek ki istediklerini hemen yerine getiren ve ondan vazgeçemeyecek insanlar vardır ki bu şahsiyet şımarık olmuştur. kötü bi huy olmakla birlikte, tembelliğe yol açar çünkü şımarık insanlar istediklerini çaba harcamadan elde ederler. 2 tür şımarıklık vardır: bitanesi maddi diğeri manevi olandır. maddi olan genelde zengin insanlarda yaşanır. eğer bu kişi parayı kolay kazanıyorsa harcamak onun için o kadar kolaydır. bu tür kişiler istedikleri alınmayınca hemen isyan ederler, kapris yaparlar, ama istediklerini verince susarlar. ikinci türse daha tehlikelidir. manevi şımarıklara sevgi ve ilgi yetmez. bu tür insanlar çok fazla sevgi gösterilerine alışık oldukları için herkesten aynı hareketleri beklerler ve elde edemeyince delirirler. onlar açısından düşünülürse biraz da haklıdırlar aslında, hep elde etmeye alışmak ve bu olmayınca hayata küsmek. manevi olarak şımarık insanların etrafında onların istediklerini yerine getirecek vardır birileri hep. ama onlar bu ilgiye ve sevgiye doymaz, daha fazla insan isterler. çok tehlikelidirler çook..onun için dikkat etmeli, onların tuzaklarına düşüp o "hep etrafında olup istediklerini yerine getiren" insanlardan olmamalı..
bazı insanların malesef başına gelen şey. bi umutla bazı şeyleri yaparlar, bi umutla severler ve ona ilgi gösterirler ama malesef karşısından o sevgiyi ve bağlılığı göremezler. olsun ama yine de vazgeçmezler sanki bi kere reddedilmek yetmiomuş gibi, devam ederler o insanı sevmeye ve ona sadık kalmaya. başkasını gözleri görmez ve ona sevgisini söylemekten çekinmezler. karşısındaki kişi onu sallamaz, sallamaz, sallamaz.. ve artık o insan bunu kabullenince içinde patlar. artık tek amacı karşısındakine zarar vermektir çünkü sevgiyle onu süründürüp intikam alamayacağına göre tek çaresi budur. onu yaralayıcı sözler söyler, üzüleceğini düşünerek onu artık sevmediğini söyler, ona hakaret eder..vs.. ama içindeki hiçbişi bitmemiştir, aslında bu yaptıklarını sadece içindekileri gizlemek için yapıodur. bu aşağılamaları ve ona zarar vermeye çalışmasını o kişi yine sallamaz; o kadar duyarsızdır ona karşı. ama insanın içinde patlamaya devam eder. her dinlediği şarkıda o aklına gelir, her baktığı şey biraz onu hatırlatır, her insanda biraz ondan bulur. çünkü içinde patlamıştır bi kere ve geri dönüşü olmaz..
mtv'de yayınlanan bi yarışma programı. aslında yarışma bile denemez. geçirilen bi günün sonunda ya bi kızın 2 erkekten birini, ya da bi erkeğin 2 kızdan birini seçtiği ve gençlerin katıldığı program. seçilmeyen şahsiyet genelde göt olduğunu gizlemek için "zaten kızı beğenmemiştim, benim tarzım değildi" gibi sözler sarfeder.* son zamanlarda programın boku çıkmış ve eşcinseller arasında da başlamıştır. bi eşcinsel erkek, dier 2 erkek arasından birini seçer ve bu sırada olan öpüşme sahneleri sansürlenmeyince ortaya iğrenç bir görüntü çıkar.
bir fotoğrafçı. bebek resimleri çeker ve her fotoğrafında bebekleri türlü türlü şekillere sokar. bitanesinde tavşan şeklinde bebek vardır *, bitanesinde bebekleri çiçek kılığına sokar, başka bitanesinde bebeği noel baba yapar. nasıl bu kadar şirin, tombiş ve güzel bebek bulur, bu bebekleri nasıl o şekillere sokar şaşılacak şey. bu resimlerin olduğu çok tatlı takvimler, kartlar vardır. en bebek sevmeyen insanın bile anne geddes resimleri görünce suratına bir gülümseme yayılır. *
ne yaptığını bilmeyen, kendi kendine sorunlar çıkaran, ciddi bir psikolojik rahatsızlığı olan insan türü. fiziksel hiçbir rahatsızlıkları yoktur, ancak asıl çözülmesi gereken büyük sorun ruhlarındadır. en kısa sürede profesyonel bir yardım almalılar. **.
çok güzel bir travis şarkısı. sözlerine gerek yoktur, müziği bile ağlatmaya yeter.
olsun, sözleri de çok güzeldir yazmak gerek.
If I told you a secret
You won't tell a soul
Will you hold it and keep it alive
Cause it's burning a hole
And I can't get to sleep
And I can't live alone in this lie
So look up
Take it away
Don't look da-da-da- down the mountain
If the world isn't turning
Your heart won't return
Anyone, anything, anyhow
So take me don't leave me
Take me don't leave me
Baby, love will come through it's just waiting for you
Well I stand at the crossroads
Of highroads and lowroads
And I got a feeling it's right
If it's real what I'm feeling
There's no makebelieving
The sound of the wings of the flight of a dove
Take it away
Don't look da-da-da down the mountain
If the world isn't turning
Your heart won't return anyone anything anyhow...
So take me don't leave me
Take me don't leave me
Baby, love will come through it's just waiting for you
So look up
Take it away
Don't look da-da-da- down
If the world isn't turning
Your heart won't return anyone anything anyhow...
So take me don't leave me
Take me don't leave me
Baby, love will come through it's just waiting for you
Love will come through
Love will come through
Love will come through