3 yıldır instagram üzerinden kitap satışı yapan bir platform. genelde piyasada zor bulunan nadir kitaplar çıkıyor. temiz, güvenilir ve iyi iletişim kuran bir arkadaş bakıyor.
moğollar'ın gelmiş geçmiş en kral ezgilerinden birisi. 1975 yılında yapılmış bu ezgide cahit berkay curası ile şova kaçan hareketler sergilemeyi ihmal etmemiştir.
konuşma sırasında "eeee, ııııı, kemmm, kümmm" tarzında bir anlam ifade etmeyen ya da ""mesela, örneğin, evet, yani" tipinde konuşmanın akışını bozacak anlamsız söz ve seslere denir.
futbol takımının adı aj auxerre'dir. fransa'nın bursaspor'u denebilir. 2009 yılı itibariyle başkanının adı Alain Dujon'dur. senelerdir fransa birinci liginin istikrarlı takımlarındandır. geçmişindeki başarılara bakarsak;
- 1996 yılı fransa ligi şampiyonluğu
- 1994, 1996, 2003, 2005 yılı fransa kupası şampiyonluğu
- 1997 yılı avrupa şampiyonlar ligi çeyrek finalisti
- 1993 yılı uefa kupası yarı finalisti
garip bir gerginliktir. zira bahsi geçen gerginlik teravih namazlarına özgü bir gerginlik değildir. 13 rekatlık yatsı namazının son 3 rekatını teşkil eden selaati vitir namazıdır bu. 3. rekat başında fatiha ve zammi sure okunduktan sonra tekrar tekbir alınarak eller bağlanır ve kunut duaları okunur. namaza yeni başlayan için kaotik bir gergiliktir ama teravih namazlarında bahsi geçen namaz cemaatle kılındığı için hata şansı 0'dır. hatalı bir hamle ile rükuye eğilip pazara gitmek de vardır çünkü. sırf bunun için imam o tekbiri gür ve davudi bir sesle alır ya da fatiha'dan sonra okuduğu zammi surenin son ayetlerini ağırdan alarak teganni ile okur. biz de anlarız ki: "lan şimdi special bir action var, uyanık olmak lazım". o sırada bir tekbir alınır, baş parmaklar kulak arkasına gider, yanında saf tutan ve pazara gitmeye meyilli arkadaşa da o anda yanılmasın diye fiziksel bir baskı yapılır. vardır bu! bu sayede namaz hatasız kılınır.
az biledir. zira bırakın 3 puanı, 1 puanı bile hak etmeyen bir takım için o maçta ne yorumu yapsa azdır. orta hakemin yönetimine bir şey demese de olurdu ama yan hakemlere ben bile bela okudum diyebilirim. yazık böyle alınan puanlara, yazık böyle lige.
milyonluk eşekler her zaman kazansın, ligimiz payidar olsun mantığı ile nerelere gidecegimiz aşikardır. yazıklar olsun!
revolver adlı grubun efsane şarkısı. sözleri için;
get around town gentlemen
ıt's the bodies count down, the body counts down.
get around town gentlemen
ıt's the bodies count down, the body counts down.
we need someone, we need someone
to go to jail for us, to go to jail for us.
we need someone, we need someone
to go to jail for us, to go to jail for us.
you won't go home, you won't come back,
you'll go to jail for us, you'll go to jail for us.
you won't go home, you won't come back,
you'll go to jail for us, you'll go to jail for us.
such a drama, such a war,
a tv jail for us, a tv jail for us.
such a drama, such a war,
a tv jail for us, a tv jail for us.
police on the old place and camera lense,
you'll go to jail for us, tv jail for us.
police on the old place and camera lense,
you'll go to jail for us, tv jail for us.
galatasaray futbol takımının eski altyapı sorumlusu.
lincoln fuzulisine binlerce entry girildiği şu günlerde, bu futbol emekçisi zavallı adamın yasını bile tutan yok. yazık ki ne yazık!
dile kolay, 16,5 sene hizmet verdiği kulübünden üstün hizmet madalyası beklerken genel revizyona kurban gidip, bir teşekkür dahi edilmeden görevine son verilmiştir.
altyapısı ile türkiye ligini ayakta tutan bir takımın en büyük dinamiğini sen görevden al yerine hiç bilmediğin bir hülyaya kafalama dal! akıl işi degil. bunlar benim sözlerim degil! direkt galatasaray yöneticisinin sözleri.
dunyada gördüğümüz bütün zalimleri toplasanız herhalde bu gaddar kafir in eline su dokemezler. Semerkand ve buhara daki islam merkezlerindeki milyonlarca el yazması kitabı nehire dokturmus; Ve o nehir * gunlerce murekkep akmıstır.
edit: bunu eksileyen harbi mongol ya da tarih bilmiyor.
farklı renklere sahip olan ve farklı dalga boylarındaki ışıkların birleşimi olan ışıktır. prizmadan geçirildiginde görünür bölgede 7 farklı renge ayrılır.
mutlaka bir eylemle taçlandırılması gereken durumdur. düşünsel bazda olanı, "önemli olan düşünmekti" klişesi altında ezilip somut metaların gölgesinde kalacaktır. ne yazıktır, sadece insanı, insan yapan değerler adına önemseyene!
liglerin bitmesi ile transfer dedikoduları haricinde pek de ele gelir programların olmamasından mütevellit, dizilere dadanan fanatik gençliğin hazin sonudur efenim bu. hele ki gencimiz 1-2 bölüm izlediği diziyi kulaktan dolma internet dedikoduları ile taçlandırıp, kendini o dizinin bir takipcisi gibi göstermek istiyorsa vay onun haline! karısır efenim. bir yaprak dokumu, bir aşk-ı memnu, perşembeleri kendi saatinde kurtlar vadisi ve cuma günleri baba zoruyla izlenen kaçınılmaz adanalı ile bünye ancak bunu yapabilirdi.
hele hele dizinin fanatiği arkadaşlarla msn diyalogları insanı yerlere yatırır...
yıllarımı verdim ben bu mezuniyet dalgasına, hep düşündüm durdum. annen, baban ve sponsporun babanen geldiler tamam hepsini anladık... lan kuzen ne iş? hem de hepsi birden... haydi kuzen de gelir bunu da anlarım bir yere kadar ama neden senden daha süslü? esas kız kim anlamadımki ben? kim mezun oluyor? amacın ne yavrum? yıllardır universite okuyamamışlıgın verdigi ezikliği kuzenin mezuniyetinde süslenerek mı atacaksın? belki bölüm arkadaslarından bir tanesini kafalarsın umudu mudur seni yaşatan? tüm sene bu günü bekliyor gibi pırasa saçlarını neden kıvırdın bugun? bir anlat, bir izah et be gülüm?
kişinin hiç bilmediği ve hakim olmadığı bir konuda, sadece kulaktan duyma orjinal cümlelerle kültürlüymüş gibi görünmesi durumudur. bunlara halk arasında demagoji yüksek mühendisi de denir.
arada hepimiz yaparız bu denyoluğu çok da lüzum varmış gibi... hayatında hiç lost izlememesine rağmen, lost'ta görmüş olduğu bir diyaloğu, güncel yaşamda bir olayla ilişkilendirebilecek derecede demagog bir kimliğiniz varsa bu durum hakeza mümkündür.
yaşlı dayı karşıdan geliyordur ve bizi hiç tanımadığı halde gecenin bir yarısı yanımıza yaklaşır;
usbgl'nin son haftası munasebeti ile hem yeni oyuncu arkadaşlarımızı tanımak hem de diğer usbgl oyuncuları ile tanışma maksatlı zirvemizdir.
aynı zamanda bu zirvemiz, 10 mayıs 2009 fc öküztopu st istanbulls maçı gibi usbgl'nin şampiyonunu belirleyecegi maçtan hemen önce olacagı için diğer oyuncu arkadaşlar adına yeni lig projemiz için bir ön basamak olacaktır. bu sayede yeni arkadaşlarımız kendilerini gösterebileceklerdir.
10 mayıs pazar günü saat 15.00 de düşündüğümüz bu zirvemiz için kesin katılım sağlayacak arkadaşlarımız 9 mayıs 2009 cumartesi öglen 13.00 e kadar bendeniz melankolik 'e pm atmalıdırlar.
bu musabakamız 6'şarlıktan toplam 12 kişi ile yapılacak olup kesin maç kadrosu ve yedek arkadaslar 9 mayıs cumartesi saat 22.30'da tarafımdan bu başlık altında belirtilecektir.
kadrolar iki kaptanın karşılıklı adım alışmaları ile secilecektir.
bu zirvemize halı saha maçı haricinde katılımları da bekliyoruz.
zirvemizin ardından da usbgl şampiyonunu belirleyecek fc öküztopu vs st istanbulls maçını hep birlikte izleyecegiz. tabiki ben sahada olacagım için söz vermeyeyim.
Halı saha gibi organizasyonlarda iletişimin önemini anlatmaya gerek yok sanırım...bu sebepten kesin olarak oynayacak arkadaşlar melankolik'e pm atıp telefon numaralarını bırakmak durumdadır. aksi durumdaki katılımlar degerlendirilmeyecektir. bilgilerinize.
kibar olayım diye kırılan milletimizin bir nevi orgazm yaşadığı hadisedir bu efenim. hele arkadaş ortamında yeni tipler varsa hanım kızlarımız bolca kullanır.
- berkcan lavabo ne tarafta ?
+ ilerde solda cnm...
ne şimdi bu? hayır işin garibi herkes de bilir şarıl şarıl işeyecegini bu hanım kızımızın lakin dillendirmeye korkarlar. sadece kızlara bok atmakla da olmaz. arada biz erkekler de kullanırız ki bunu;
- abi lavabo ne tarafta ?
+ af buyur!
(üçüncü kişi mevzuya atlar ve muhabbetin içine eder)
x tuvaleti soruyor rıfat abi?
+ haa bildigin işeyecek yani?
- öyle de denebilir. *
cık cık cık. delikanlı adam çatır çatır sıçmaya, şarıl şarıl işemeye gider... öyle el yıkama ayağıyla gizli saklı küçük su dökmez.
ispanya ligi'nin köklü takımlarından deportivo la coruna'nın ateşli taraftar grubudur. Özellikle celta vigo tribünlerinin "türkler" diye hakaret(!) ettiği maç sonrası tribünlerinde türk bayrağı açarak; "bir türk dünya'ya bedeldir" deyip küstah celta vigo'lulara ayarın hasını vermiş taraftar grubudur.
"Why are there Turkish flags in the Riazor stadium?
Other supporters, especially those from Vigo, call Deportivo supporters "Turcos" to insult them. But the Riazor Blues section have taken this name with pride and therefore show Turkish flags during matches."