gülcan MINGIR adini ilk kez dutdum. bizim olmayan spor medyamiz sayesinde. aziz yildirim, sike. baska bir sey bilmez misiniz? neyse tebrikler. atletizm seviyemiz avrupada ilk 5'e yükselmis ama haberimiz yok. üstelik elvan, bekele falan da isin icinde degil.
c.ronaldoya yapılan bir penaltıyı, yine bir ispanyol futbolcunun ceza sahası içerisinde eliyle kestiği topu ve maçın sonlarında pepe'nin geri pasını görmeyen, görmek istemeyen, portekiz'i elemiş hakemimiz. türkiye liginde de büyük takımları işte böyle koruyor.
adam stoper ve sağ bek oynuyor ama bana göre her yerde oynar. ister orta saha ister forvet. adam ronaldo'dan daha güzel frikik kullandı gol olsa süper olurdu. sağ köşeye gidecek gibi olan top, dönerek sol köşenin bir karış üstünden auta çıktı. kullandığı penaltı da süperdi. panenka penaltısına yeni bir yorum getirdi. hem kalecinin üstünden aşırıyorsun, hem de sert kullandığın için kalecinin uyanıp yakalama ihtimalini sıfırlıyorsun. o hızla panenka penaltısı atmak bayağı beceri işi. finalde fernanda torres'in yerine forvet oynayabilir ya da maç içinde son çare olarak ömer erdoğan gibi forvete geçebilir.
camilerin yetersiz kaldığının resmidir. cuma günleri cemaatin tamamını alacak camiler yapılmalıdır. sırf yılda bir iki maç dolacak diye 60 bin kişilik stadlar yapıyoruz. bu stadları 2 haftada bir kullanıyoruz. ama her hafta dolup taşan camilerin sayısını ve/veya kapasitesini artırmıyoruz. ha evde cuma namazı nasıl kılınır o da ayrı bir mevzu. adı üstünde cuma (toplanma) namazı bu. evde asla olmaz.
her iki takım da birbirini kilitledi. ronaldo üç serbest atışı ve bir net gol pozisyonunu heba etti. sonuçta hiç hata yapmayan ispanya maçı kazandı. ama çok zevksiz bir maçtı.
italya'nın kazanacağı maç olacaktır. ben italya'yı izlediğimde çok şaşırdım. herkes almanya, ispanya diyor ama italya çok daha dengeli ve güzel oynuyor. açık vermeden baskı kuruyor. italya kazanır.
yine de en büyük kim dersem bana göre yavuz'dur. 8 yılda yaptıkları ortadadır. oğlu kanuni gibi yarım asır padişahlık yapsaydı tarih kronolojisi aşağıdaki gibi olabilirdi.
1521- Rodos'un fethi.
1522-Kıbrıs, Girit ve tüm Ege adalarının fethi.
1524-iran'ın Osmanlı imparatorluğu'na dahil edilmesi.
1527-Macaristan ve Avusturya'nın Fethi, Kuzey Afrika'nın fethinin tamamlanması.
1530-italya'nın fethi.
1533-ispanya'nın fethi.
1537-Moskova'nın fethi.
1540-Polonya'nın fethi.
1545-Hindistan Türk imparatorluğu ile iyi ilişkiler. Denizciler gönderildi.
1550-Hazardenizi ile Karadeniz arasındaki kanal tamamlandı.
1552-Özbek Hanlığı, Doğu Türkistan, Kazak Hanlığı Osmanlı Devleti'ne bağlılıklarını bildirdiler.
1555-Büyük Kurultay toplandı. Yavuz'un Büyük Türk Kağan'ı olduğu Hindistan, Özbek, Kazak ve Doğu Türkistan Kağanlarınca kabul edildi. ayrıca bütün müslüman devletler Yavuz'a bağlılıklarını bildirdiler.
1560-Amerika Kıtasındaki büyük mücadele sonunda Türk Leventleri Kuzey ve Güney Amerika'ya hakim oldular. Turgut Paşa Kuzey Amerika'ya, Barboros'un evlatlığı Hasan Paşa Güney Amerika'ya vali tayin edildi.
1555-Yavuz vefat etti.
mete han, bumin kağan, istemi kağan, ilteriş kağan, kapagan kağan, bilge kağan, kül tigin, vezir tonyukuk, satuk buğra han, gazneli mahmut, tuğrul ve çağrı beyler, alparslan, melikşah, alaeddin keykubat, selahattin eyyubi, baybars, osman gaziden, kanuniye kadar tüm padihalar, ayrıca 4.murat, 2. mahmut, 2. abdülhamit, barbaros, turgut reis, özemiroğlu osman paşa, nadir şah avşar, timur, babür vs. daha yazamadığım onlarca liderden birisidir.
ayrıcalıklı kürtlerdir. yazalım sırayla;
elektriğe, suya, gaza para vermez, türkler verir.
türklerden çocukları için devlet okullarına katkı istenir, kürtlere para yardımı yapılır.
vergi vermezler, hatta vergi doğmasın diye kaçak akaryakıt, şeker, çay vs. kullanırlar.
kayıtdışı işlerin çoğunu yaparlar. daha doğrusu işleri kayıt dışıdır. pazarcı, minibüscü, dolmuşçuların çoğu kürtlerdendir.
milyonerinde bile yeşilkart vardır. ekmedikleri tarlaları için devlet desteği alırlar.
uzar gider. sonra da devlet bize bokhmir derler.
istedikleri kadar kürtçe konuşabilir, müzik dinler, kurs açabilirler, seçmeli ders alabilirler.
azınlık buysa ben de azınlık olmaya talibim.
PKK ile çatışıyorsun. yanındaki arkadaşlarından bir kısmı pkk sempatizanı olabilir. birde arkayı kollayacaksın ya da çatışma anında en arkada bir türk gözlemci bırakacaksınki ihanet edemesinler. zor bir durum. profesyonel ordu kurarsın. istediğin nitelikteki adamları işe alırsın. bu arada sadece 7 yılllığına değil, emekliliğine kadar işe alacaksın. 40 yaşına kadar rahat savaşırlar. 40'tan 50'ye kadar eğitimde, jandarma karakollarında vs. görevlendirirsin. 50'sinden sonra emekli edersin. çok iyi bir maaş ve emekli maaşı bağlarsın. ölüm ve ağır yaralanmalarda geride kalanların rahatça yaşayabileceği yüklü bir tazminat ve sanki hala çalışıyormuş gibi maaş bağlarsın. bu şartlarla kurun profesyonel orduyu bakalım ortada pkk falan kalıyor mu? ama 30 senedir bekliyoruz boşuna.
12 yaşımdan itibaren (yatılı okul) çok alevi arkadaşım oldu. yatılı okulda herkes bir biriyle samimi arkadaştır. o yıllarda alevi çocuklarının din dersinde süphanekeyi bile okuyamamaları çok garibime gitmişti. sonradan anladım. adamların namaz kılma zorunluluğu yok. öğrenmelerine gerek yok diye. lise, üniversite, iş hayatı bir sürü alevi arkadaşım oldu. onları anlamaya, inanç sistemlerini anlamaya çalıştım. ben sormasam anlatmazlardı. genelde dürüst insanlar.
ama bir kısmının yanlış yönleri var. ben onların yaşam şeklini sorgulamıyorum. inançlarına uygun yaşıyorlar. ama alevi birinin sünni birine, namaz kılmasından, örtünmesinden, muhafazakar bir hayat yaşamasından dolayı yobaz, gerici vs. demesine, sünni bir insanın yaşam şekli hakkında yorum yapmasına, sünnilere yezid demesine çok kızıyorum.
o uçağı düşüren tesisleri yerle bir etmek. uçak kaldırırlarsa onları da düşürmek. aga herşeyi uluslarası topluma havale edersek, gelen vurur, giden vurur. suriye uçağı düşürürken sonucunu düşündü mü? biz niye düşünelim. korkak davranan hükümeti kınıyorum. yarını bekliyorum ama bir şey de beklemiyorum. hükümet olayı zamana yayarak unutturmaya çalışıyor.
suriyenin mutlaka cezalandirilmasi lazim. aksi halde her onune gelen turkiyeye tokat atar. ancak kandile girmek icin abd'den izin isteyen gkb ile bu is olur mu? turkiye kibris hareketini yaparken daha guclu degildi. korkak cocuklar gibi ya abisi de beni doverse mi diyoruz.
cami duvarina isediklerini soyluyorlar. turkiye'nin bu olayi cezasiz birakmamaliyiz. ama olay buyuk catismaya girmeden suriyenin ozur dilemesi, tazminat odemesi ve ucagi dusuren personeli yargilanmak uzere teslim etmesi ile olayin kapanmasi gerekir.
miting alanını boş versinler de yenikapıdan, sirkeciye kadar olan alanda denizi 150 metrelik şerit halinde doldursunlar. o alana kordon boyu ve arkasına kafeler, restoranlar koysunlar. istanbul'un en güzel manzaralı alanında sadece kayalardan balık tutuluyor. olacak şey mi?
basketbol teknolojiyi bu kadar iyi kullanırken, futbol neden illa hakem diyor. söyleyeyim mi biri ABD bakışı, diğeri Avrupa-Güney Amerika bakışı. Fark ortada. bilgisyar, yazılım konularında Avrupa'nın neden hiç bir şey üretemediğinin bu bakış açısıyla ilgisi yok mu sizce? Neyse bence futbolda da teknoloji kullanılabilir. Mesela topun oyunda kalacağı süreyi 30 dakika olarak belirlersin. top taca çıktığında, kaleci atışı yapılırken, faul atışı yapılırken, hakemin düdüğünden, topun oyuna sokulacağı ana kadar süre durar. böylece kimse zaman geçirmek için maymunluk yapmaya çalışmaz.