Beni etkileyen bir kaç anekdot var. Fuat Sezgin'e günde kaç saat çalıştığını sormuş. Fuat Sezgin ise 14 saat çalıştığını söyleyince, "14 saat çalışmakla alim olamazsın daha fazla çalışmalısın" deyince Fuat Sezgin hoca günde 17 saat çalışmaya başladığını televizyonda anlatmıştı.
Ritter, Fuat Sezgin'e Arapça öğrenip imam-ı Gazali'nin ihya i ulumiddin kitabını okuması tavsiye edince 6 ay gibi sürede Sezgin'in Arapça öğrenmesi üzerine lisan öğrenmeye kabiliyeti olduğunu kendisine söylemiş ve her sene bir lisan öğrenmesini tavsiye etmiş. Bu sayede Fuat Sezgin 20'nin üzerinde dil biliyor.
Fuat Sezgin hocaya "bilimlerin temeli islam'dır" demiş. Bu sözü sonrası Fuat sezgin oryantalizm üzerine çalışmaya başlamış.
Aşadaki bilgileri istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi sitesinden aldım.
--spoiler--
28 Şubat 1892 yılında Almanya’da Hess.-Lichtenau şehrinde doğdu. 1910’da liseyi Kassel’de bitirdikten sonra Halle Üniversitesine girdi ve burada ünlü şarkiyatçı Carl Brockelmann ve Paul Kahle gibi büyük âlimlerden ders alma fırsatı elde etti. Türkçe, Arapça, ve Farsçadan başka ibrani ve Süryani dillerine de vakıftı. Türkiye’de modern anlamda filoloji tetkik ve usullerinin tanınmasında önemli hizmetleri bulunan hocamız, 1933 yılında istanbul Üniversitesi’nde Arap ve Fars filolojisi bölümüne önce okutman olarak davet edildi, sonra 1938 yılında bu bölüme profesör olarak atandı. O zamanlar Şarkiyat Enstitüsü adıyla anılan şimdiki Şarkiyat Araştırma Merkezi’nin kurulmasında önemli bir rol oynadı. 1971 yılında vefat eden hocamız Şarkiyat araştırmaları sahasında ilk akla gelen alimlerdendir.
--spoiler--
bu videoda esad coşan hoca hellmut ritter'in müslüman olduğunu anlatıyor.. tabi kalpleri allah bilir ben baya etkilendim anlatımdan.
radikal blog'da atıp tutan bir yazar...
yazılarında bolca kolpa, çarpatma vesaire vesaire bulunuyor..
nihal atsız'In oğlu yağmur: "babam bugün yaşasaydı o günkü fikirlerini bugün savunmazdı, o günün şartları babamı o fikirlere sürükledi." diyor.. oysa bugün bizdeki türkçüler'in ekseri olarak bariz özelliği aptallık.. türk milletine türkçülük yaparak en büyük suikasti yapıyorlar.
7 haziran seçimlerinin gebe olduğu slogan olabilir.. koalisyon(yani istikrarsızlık) dönemimiz hayırlı olsun.. akp ya mhp ile koalisyona gidecek yada erken seçim yolda..
ekşi,uludağ,itü'nün erken dönemdeki ışıltılı halinden bugüne geldiği acınacak haldir.. inci'yi katmıyorum o farklı konsept.
sözlükler yola çıkarken güncele takılıp kalmayan, rafine bir mizah anlayışı ve üniversal düzeyde olmasa bile entelektüelitesi olan sayfalardı. şimdi güncele takılıp kalan, çoluk çocuk muhabbetleri dönüyor..
sevan nişanyan'ın dediği gibi sözlüklere yazık oldu, oysa umut vaadediyordu.
soma'da yaşanan trajik olayı kullanarak menfaat temin etmek isteyen adamlar ve bazı basın yayın organları.
cesetlere üşüşen sırtlanlar gibiler.
sosyal medyada sürüyle yalan söylediler. o yalanlar bazıları şöyleydi:
+madende 15 yaşında çalıştırılan çocuklar.
+madende çalıştırılan suriyeliler var.
+120 küsür kişi yer altında bırakıldı.
+ak partiye oy verdiler onlara müstahak
not: 15 yaşında olduğu iddia edilen çalışanın 19 yaşında vefat eden cemal yıldız olduğu öğrenildi. afad kazada vefat edenlerin ve kurtulanların kimlik bilgilerini tek tek yayınladı.
- isminde bile mantık hatası olan bakanlığıyla eğitime bakışı
- kurmaca tarih kitapları
- e-5 trafiğindeki şoför cinneti
- hamaset dolu akıldan nasipsiz dünya bakışı
ve sairlerini gördükçe "ey türk gençliği" olarak türk milletinden ümidi kesmektir.
neyse ki olana değil olacağa bakıyoruz. kanada'ya iltica etmemem hep bundandır hakim bey!
üniversitedeki komünist hocamız "türkiye'de bir şeyin başında milli kelimesi varsa ondan ne vatana ne millete hayır gelir" dediydi de diş bilediydim adama. sonra okuduk ettik, o komünist haklıymış. adam komünist diye 1-0 mağluptu zaten. sonra öğrendik insanlar toptan doğru toptan yanlış da değilmiş.
bunu bir örnekle açıklayalım.. mesela ilk defa bir fahişe ile yattığında utanırsın, vicdan azabı çekersin.. daha sonraları bu vicdan azabı azala azala biter, gider.
Milli Eğitimde yapılan 4+4+4 değişikliğinin ardından Kuranı Kerim ve Siyer derslerinin seçmeli olarak okutulmasına karar verilmişti. Büyük tartışmalar sonrasında Meclisten geçen ve seçmeli ders olarak eğitim müfredatına dahil edilen bu dersler aynı zamanda askerî okullarda da okutulacak. Her yıl ortalama 350 öğrenci alan Kuleli Askeri Lisesinde, 12şer kişilik iki sınıf oluşturuldu. Kuleli ve Maltepe Askeri Lisesi öğrencileri haftada 4, Deniz Lisesi öğrencileri haftada 5, Işıklar Askeri Hava Lisesi öğrencileri ise haftada 3 saat seçmeli ders alabilecek. Kuleli Askeri Lisesinde 24 öğrenci bu eğitim yılının başında dini içerikli dersleri seçmiş Toplumun değerleriyle barışık kurumlar için müthiş bir gelişme bu
türkiye'de çok ulussever(!) bazı tuvalet artıklarının faaliyeti..
gidip esad'ın elini sıkmaya kadar vardırdılar işi.. ak parti iktidar olduğunda önce şeriat tehlikesi vardı rahipler öldürüldü.. darbe yapacaklardı ki suç üstü enselendiler..
bugün artık söylem değişti, şeriat tehlikesi unutuldu gitti.. artık başka bir tehlike var(!)
vatan hainliği!
esad şakşakçıları; bunlar vatan millet pazarlayıp, bol ilericilik satarlar..
vatan, millet umurlarında sanıyorsanız, yanılıyorsunuz.. yeter ki şu türbanlı örümcekler ezilsin yeter...
15 yıllık aziz yıldırım başkan olduğunda fenerbahçe 13 şampiyonluk, galatasaray 11 şampiyonluğa sahipti.. bugün fenerbahçe 18 fener 19 galatasaray şampiyonluk sayısındalar..
anti-komünist.. yani komünist karşıtı demek..
fakat tabir komünizm karşıtı olarak kullanılır genel itibariyle.. bir anlam sapması var..
ben bir antikomünistim..
çünkü parlak hayallerle aldatılan çocukların hayatlarını harcadıklarını gördüm, görüyorum..
gençken slogan atmak, dünyayı kurtarmak, haksızlıklara karşı isyan etmek insana müthiş bir anlam kazandırıyor.. hayatın anlamı hakkında boşlukta olan genç adam hayatına anlam katıyor.. bir şey için savaşmak.. adaletsizliğe, kokuşmuşluğa karşı..
fakat arkana yaslanıp, sakince düşününce.. sömürülmeye karşı savaşırken sömürüldüğünü anlıyorsun.. işte o zaman tuhaf duygular arasında kalıyor insan.. şaşkınlık, öfke, nefret çeşit çeşit duygular..
uzun uzun komünizm illetini yazamam buradan ama.. bir neden olarak bu yüzden antikomünistim..