çelişki ve tedirginlik dolu bir cümledir. gelmeyecekse tedirginlik ifade eder. yani aslında cümleyi kuran nasıl bir zatın adını ağzına aldığının farkında tırsmaktadır. Korkma islamiyet özgürlük dini. yalnız sebep sonuç arasında illiyet bağı mevcut; yani sonuçlarına katlanırsan sevmeyebilirsin.
Televizyonlar aptal kutu yerine konulsa da ülkemizde tv yi başucu rehberi yapan insanlar çoğunlukta. ev kadınlarını, çiftçileri, ilk okuldan sonra okumamış insanları düşünün. bu insanlar hayatlarında kitap eline almamış tarih mi araştırıp sorgulayacak. doğrusu yanlışı hatası vardır elbet muhteşem yüzyılın. ama insanları bir hürrem sultanın varlığından bir mimar sinanın hayatından, şehzade lalalarından haberdar ettiyse bu işte düşmanlık değil vefa vardır.
ceza kanunumuzun temel ilkelerinden 'kanunsuz suç ve ceza olmaz'a canlı delildir. şimdi bazı cahiller demokrasi adalet hödü hödü yapacak ama alın size tck 216 dikkatlice okuyun. Zaten sizden iyi hukukçu yok ya memleket de kanunlardan haberiniz yok anca konuşun.
tck madde 216
Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama
(1) Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması halinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
kadın yargıçları düşündürür. yani bu düşünceye sahip mallar bile işleri düştüğünde kadın yargıçlar tarafından yargılanma ihtimalleri vardır. Bu gerçekte mallara yeter.
yazılarını beğenerek okuduğumuz yazardır. kürt ırkı ona buna tecavüz ediyorsa eleştirilmeyecek mi? nerede ifade özgürlüğü? siz eleştirilere kulak vereceğinize tecavüzler nasıl engellenir onun peşine düşün.
muhtemelen bu maddeden yargılanacak kürttür. ayrıca ağırlaştırılmış yargı paketi de yolda.
5237 S.lı Türk Ceza Kanunu MADDE 103
Çocukların cinsel istismarı
(1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden;
a) Onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
Anlaşılır.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) (Değişik: 29/6/2005 5377/12 md.) Cinsel istismarın üstsoy, ikinci veya üçüncü derecede kan hısmı, üvey baba, evlat edinen, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, sağlık hizmeti veren veya koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunan diğer kişiler tarafından ya da hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle veya birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehdit kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması halinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(6) Suçun sonucunda mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulması halinde, onbeş yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur.
(7) Suçun mağdurun bitkisel hayata girmesine veya ölümüne neden olması durumunda, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.
erkeklerin; eş ve anne kavramını ayırmada problemlerinden dolayı ortaya çıkan sorunsaldır. Bazende kezban galip gelir erkek annesiyle görüşmez. Ama bu kezban yüzde yüz kusurludur anlamına gelmez. Eril kişi ana faktörüne saygı duyarken dişisini bir kenara itmemeli, gelin diye adlandırılan kezbana köle muamelesi yaparak ana figürünü yüceltmemelidir. Netice de arzda herşey dengedir.
bir bu eksikti denilen yarışma. ya hu biz kadın hak ettiği değeri alsın yalnız sex objesi olmasın diye her türlü savaşalım siz her fırsatta kadını fahişe gibi yanse edin.
başka kültürler görüp, bizim fakültelerimizde verilmeyen eğitimden daha fazlasını almak elbet desteklenir bir olgudur. ancak bu sapkınlık sorunsalı neden. içselleştirmek istemiyorum genellemelerden de haz etmem ama öyle şeylerle karşılaşıyoruz ki giden güruhtan, erasmus toptan yasaklanmalı zihinsel düşüncesi aklımızı çekiyor.
TMK MADDE 132;
Kadın için bekleme süresi
Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez.
Doğurmakla süre biter.
Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hallerinde mahkeme bu süreyi kaldırır.