mecburmuyum
153 (çikita muz)
dokuzuncu nesil silik 0 takipçi 75.10 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    baba ben ateistim

    1.
  1. korkulan o ki bu sözü itiraf eden insanın babası sağlam yapıda bir müslüman baba ve dindar bir kişilikse kendisini zor zamanların bekleyeceği bir durum olabilir. ki aslında itiraf eden insan burada saklamamayı seçerek bir nevi kendisine saygılı olduğunu da gösterir, ayrıca ne olursa olsun erdemli bir haraket denilebilir, en azından saklayarak değil de fikirlerini dürüstçe paylaştığı için.

    olası konuşmalar, yukarıda belirtildiği gibi babanın müslüman bir baba olduğu kabul edilirse şu şekil de cereyan edebilir,

    -baba ben ateistim
    +vay allahsız kitapsız ben seni böylemi yetiştirdim!,

    evet evet bu şekilde bir karşılama töreni o insanı bekleyebilir şaşırmayınız.*
    2 ...
  2. bıkılan sevgili

    ?.
  3. büyük bir ihtimalle çok yakında ve maalesef terk edilecek sevgilidir.*
    1 ...
  4. şimarmamak

    1.
  5. uygunsuz hareketlerde bulunmamak, ciddi olmak denilebilir.*
    1 ...
  6. elektrik kesilmesi ile depremin denk gelmesi

    ?.
  7. gece'nin bir vaktin de veyahut akşam üzeri, ev de güzel güzel otururken birden elektrikler kesilir ve ardından üstüne üstlük sanki çok lazımmış gibi de deprem başlar. önce hafifçe sallandığınızı hissederek öd boka karışır, sonrası düşünülmek bile istenmeyecek kadar korku dolu olabilir.
    1 ...
  8. ehliyetin alındığı ilk gün hissedilenler

    1.
  9. heyecanlı bir gündür. sıkıcı gelen dersler bitmiş ve artık yerini hayalleri süsleyen ehliyeti almanın zevkine bırakmıştır.
    2 ...
  10. ligin başlamasını heycanla beklemek

    ?.
  11. kaleciyle karşı karşıya gol kaçıran futbolcular

    1.
  12. futbol da gol için en kolay pozisyonlardan biridir belki de kaleci ile karşı karşıya kalmak, fakat bazı futbolcular vardır ki bu pozisyonlarda alakasız vuruşları ile gerçekten sabır çektirirler.

    yakın bir örnek olarak

    &feature=related
    3 ...
  13. yazar burda babasından bahsetmiş

    ?.
  14. yersen uzay eriği

    1.
  15. sevdiğin kızın başkasına vermesi

    1.
  16. profil fotoğrafımı beğenir misin

    1.
  17. sigarası olup da yok diyen arkadaş

    1.
  18. sorulduğun da sigarası olduğunu biline biline yok derler, üstüne üstlük yok derken gözlerinizin içine rahat rahat bakarlar bu tipler. ne denli arkadaş denir bilinmez, ölçüsü ve derecesi tartışılır öylesine bir arkadaştır işte!.
    1 ...
  19. evde otururken odaya giren yılan

    ?.
  20. güler misin ağlar mısın, sever misin, sabaha mı bırakırsın şimdi bu yılanı!, tam da sevilen bir filmin ya da dizi nin ortasın da yolunu şaşırmış ve umarsızca, sırf hava sıcak diye evde bulduğu bir delikten sızmış su ihtiyacını karşılamak için girmiş öyle masum masum size bakar ve yanınıza sokulur ve su ister verilmezse sokabilirde..
    2 ...
  21. cep telefonunun balkondan aşağıya düşmesi

    ?.
  22. telefonla konuşurken hava atayım diyerek balkona çıkılmışsa ve bağırarakta konuşuluyorsa tam bir rezaletir. aşağıdan gülebilirler dikkatli olunuz.
    2 ...
  23. banyo yaparken gider deliğinden uzanan el

    ?.
  24. olasılıklar arasında banyo yapan kişiden yardım talep ediyordur. ayrıca zor durumda da olabilir, eli tutulup ve çekilip kurtarılmayı bekler.
    1 ...
  25. yağmur olsan

    1.
  26. bir orhan gencebay şarkısı.

    yağmur olsan bir damlacık yağamazsın ki
    aşka benim gönlüm gibi bakamazsın ki
    sen sevmekten sevilmekten ne anlarsın ki
    gönlüm seni sevip nasıl kahrolmasın ki

    ben mi yarattım aşkı sevdayı çileyi derdi
    bir yar istedim yüce tanrımdan
    bak seni verdi, bak neler verdi
    verdi, verdi, verdi dert verdi

    dinlediğim her şarkı bir aşk hikayesi
    anladım ki, bu dünya bir dert meyhanesi
    gelen içer, giden içer kaçmış neşesi
    gelen arar giden sorar sevda neresi
    kimse bilmez nedense bu meçhul adresi.

    1 ...
  27. sebebsiz ayrılık

    1.
  28. müslüm gürses in seslendirdiği şarkı...

    sözleri ise şöyle

    ayrılırsak herşey biter sevgilim
    gidersen bir daha gelme boşuna
    gidişin herşeyin bitişi olur
    bağışlarım affederim sanma boşuna

    suçluysam suçumu söylemelisin
    susupta boynunu bükme boşuna
    sebebsiz ayrılık olmaz sevgilim
    hiç yoktan bu aşkı yıkma boşuna

    vazgeçmek ayrılmak kopmak demektir
    vazgeçmek sözünden dönmek demektir
    çaresiz kadere boyun eğmektir
    düşünmeden karar verme boşuna

    buradan da dinleyebilirsiniz...

    &feature=related
    1 ...
  29. iftar hazırlığı yaparken aşırı ses yapan üst komşu

    1.
  30. tamam tamam..kızmaca yok hazırlan güzel kardeşim yok eğer istersen yardım bende geleyim hemen hemde ne kaşınıza ne gözünüze bakmam o evinizdeki karınıza kızınıza ne haddimize! ama ben sizin alt komşunuz değil miyim?, bende oruçlu olamaz mıyım?, yahu bu ramazan sadece sizin ev demi tutulur sadece sizin evinizde mi bu heyecan bu huşu olur da biz önemsizizdir burada öküz gibi o sesinizi duymaya mecburmuyuz?

    tamam tamam...kızmaca yok..ne zaman bitecek ablam hayırdır sorması bu ayak sesinin kafamın içindeki gel gitleri?, seni derdin hazırlık mı yoksa sinir halini ayaklarından mı çıkartmak?..yaptığın yemeği nasıl yiyeceksin ben burada içim içimi yedikten sonra_, afiyet mi olucak sana nasıl miden var ki ablam senin anlatır mısın bana lütfen?.
    2 ...
  31. istanbul u sevmeyen insan

    1.
  32. bulunması zor olmayan insanlardır elbette vardır aramız da, sorulsa bilinen belli başlı nedenleri şunlardır; ya hava kirliliğidir, ya da anadolunun temizliği, sessizliği ve oraların tenhalığına alışmışlıktır büyük ihtimalle!. istanbul a alışan veya istanbul da doğmuş ve yaşantısına burada başlayan insanlara ters gelse de bu durum kendince haklıdır bu insanlar..değiştirilmez inatları ile istanbul onlara onlar istanbul a hep uzaktırlar..

    ukte.
    2 ...
  33. araba kazaları

    1.
  34. en bilinen nedenleri, dikkatsizlik ve aşırı hız ile gelen kazalardır.

    şöyle de anlatılabilir bazı salakçaları..

    2006 temmuz saat 20:30...

    o akşam kız kardeşiniz nişanlanmıştır işten eve olabildiğince hızlı gelmek istesenizde buna fırsat olmadan ancak yetişirsiniz. hışımla eve girersiniz. enişteniz olacak kişi, babası, annesi kardeşleri ve sizin aileniz hep birlikte oturmuşken hoşgeldiniz ile odaya girersiniz, el öpmeler selamlamalar, nasılsınızlardan sonra, anneniz oğlum gel yemeğini ye haydi diyerek mutfağa çağırır neyse dersiniz oday ben geliyorum hemen!, mutfağa girer girmez fısır fısır annenize gelen misafirlerin ve yeni dünyanızın gizemli kişilerini sorarken eniştepat diye girer, biraz yalakalık birazda yakınlaşma isteği ile yemeğini bitirde gezelim biraz canım sıkıldı böyle ne dersin teklifini sunar, aslında bu söz huy verici gelsede ki yeni eniştesin sen ne dolaşması gibi! olsada zira o arada ev kalabalığından kaçılması için işe gelir bir hareket olur, yemek biter odaya yemeğe gitmeden önce geliyorum denilmiş olsada yerini siz kaynaşın bizde enişte ile bu şekilde kaynaşalım misali mesaj verilerek gövde gösterisi yapılır yapılır yapılmasına da akılada hava giricek ya hani yeni enişte yanımızda olucaksa illaki havamızı kafadan göstericez ya!, baba denir, arabanın anahtarını verirmisin?, baba hiç sevmediği halde sırf misafirlerin yanında ki anahtar teslim hareketini gıkı çıkmadan yapar. ki bu hareketi görmek belki de kıyamet alametidir sizin için!, neyse anahtar tamam enişte hazır zemin ve saat arabayla gezilmesine hazırdır her bi şey çıkılmasına müsait olduğuna göre aşağıya inilir içinizdeki baba korkusu ve heyecan onun nefesini ensenizde hissettirerek arabaya binilir..

    gecenin heyecanı, babanın soğuk nefesi bir yerde sizde zaten yeni almış olduğunuz ehliyetiniz ile aslında bir acemi şöförsünüzdür ve babanızın önceden yaptığınız araba kazası ile gözünden düşmüşsünüzdür, bu mevzudan dolayı önceleri yemediğiniz fırça ve hadsiz hesabsız laf kalmamışken düşünün o geceyi nasıl hissediyorsunuz, ama oldu artık, yine bir imtihan içindeymişsiniz gibi araba ve siz birliktesiniz ve artı olarak enişteniz!, harekete geçilir o araba artık sizin gölgenizdedir emanetin ağırlığı omuzlarınızda öyle bir hissedersinizki sanki savaşta bir yere su götürecek olan asker edasıyla su dökülürse asker susuz kalır düşüncesiyle o derece dikkatli ve korkak!, cep telefonunun çalması ile irkilisiniz ne oldu oğlum varmı bir sorun ?, yok baba gayet iyi geziyoruz buralardayız aslında uzaklaşmışsınız ne mahallenizdesiniz nede semtinizde, ama baştaki hava atma eniştenizi kafadan ağır abiyim ben ha ona göre deme hırsınızda hala mevcut!, yok baba yok tamam rahat ol sen selam saygılar...

    kapanan telefonla, yollar ve arabanın verdiği acemisin oğlum sen bak hala süremiyorsun yine çarpacaksın beni br yere demesi gibi sağa sola savruluşlarına hakim olamayarak inatla kavga ederken, eniştenin yandan ver istersen ben süreyim kayınço demesi sizi dahada hırslandırır, yok yahu bakma sen o oldu bitti babam ondan aramadı sigarası bitmişte gelirken alın dediye bağlarsınız sanki eniştenizin önceki kazayı bildiğini sanarak şaşkınlıkl!, aklınıza birden nasıl geç geldiyse gelmeyen mahalledeki dikilen arkadaşlarınıza hemde enişteye aynı anda hava atmak gelir, arkadaşlara arabadayız bak nasılda geziyoruz düşüncesini yaparsam amma karizma olurum, hemde bu denyo arkadaşlarımı görürde tırsar belki süper süper bu deyip sürersiniz başınızın belası arabayı mahallenin karanlığına doğru..

    ordalarmıdır arkadaşlar? belkide!, vardır vardır bir kaçı görürsünüz hava atıcaktık ya hani ne çabuk unuttunuz basarsınız gaza üstlerine üstlerine doğru hedeften şaşmak yok aptallık diz boyu bu gece!, enişte anlamıştır sizin acemi olduğunuzu ve eli el frenindedir, aslında görmüşsünüz ama o ne öyle neden dememek işinize gelir tabikide!, selam gençler naber dersiniz allahtan çarpmayarak durduğunuz yerde camı açıp, iyiyiz kardeş senden naber gel böyle git böyle ayrılırsınız oradanda, ha birde müzikte açılır tabiki şimdi kendinize dahada güvendiniz burdada çarpmadıysam artık yeter eve gitme vakti geldi dersiniz daha ne olsun!?, arkadaşlar tamam görüldü enişteye araba sürüldü yanında ağır olundu hemde içinizdeki araba korkusunu yendiniz bitti gitti öyle ya!, neyse dönelimmi artık deyip kararı açıklar onayı alır ve dönüş yolu için en kestirme yol olan o yola girersiniz. yok olmayacak heralde bu işte bir terslik var! dediğiniz olur..çünkü arabalar yanyana ve rampa aşağıya girdiniz halbuki siz geri geri iyide alamıyorsunuz arabayı! nasıl olacak şimdi! yiğitliğe bok sürmekte olmaz enişte al sen sür diye?!, ileride gitseniz olmuyor ertesi gün pazar ve herkes arabasını kıçkıça yanyna park etmiş ne olacak bu işin sonu nereden girdiniz buraya hayıflanırken, artık olan oldu ben geri dönmem burdanda geçerim arkadaş deyip basarsınız yine gaza götgöte giren yanyana arabaların arasından acımı acı demir sesiyle çıkarsınız aralarından ..

    inilir artık bu ses karşısında, bakılır sağa sola ki araba yine elinizin altından sizin yüzünüzden kazadadır.. bellidir herşey aslında siz yine beceremediniz bu işi olmadı bu iş yine eyvah eyvah üstüne..yapacak bir şey düşünülür ama ne olabilir ki? tamircimi hadi canım sende kaç saatte yapar? geçtiniz o işi hemen enişteniz ordan söylenir ne yaptın be kayınço ben demiştim sana ben süreyim?, bunu duymasanızda o sırada yerin dibi açılsaydıda içine girseydim dersiniz ki ona hava atayım derken rezil olmuşsunuzdur..alnızından terler sırtınızla boşalırken hayattan nefret edersiniz o an gelde şimdi eve dön!, araba size bir düşman gibi görünür resmen, eniştemi oda öyle!, artık sizin tek dostunuz kendiniz ve saatler, ah ulan ben ne yaptımkiler, neden mutfaktan adam gibi dışarıya direk çıkıpta gezmedimkiler başlamıştır bile, neden beni buluyor bu araba kazaları allah ım diy dövünürken haydi gidelim der yanınızdaki az önc enişteniz olan yabancı, kızarak bakıp binersiniz asıl zılgıtın dejavu gibi başlayacağı yere.. askerden koşarak döndüğünüz ev artık yine kaçarak çıktığınız nizamiye kapısı kadar soğuk ve iticidir ..evin kapısına anı yere arabayı parkedersiniz utancınız dağlar kadar zile basıp olan olduysa bari babama söyleyeyim dersiniz babanız kafasını uzatır geldinizmi oğlum?, kısık sesle başınız önce baba bir aşağıya gel istersen!, bu anı sizinle önceden yaşamış babanızın anlaması pek uzun sürmez bilakis hemen anlamıştır..çarptınmı lan yine hee? lan sen ne biçim adamsın alllahım sabır yarabbim diye yukarıdan sizi rezil rüsva ederek bağırır..haklı mıdır haklıdır bu bencillik değildir ki haksız olsun!, eşşeklik inadınızdandır çünkü yin suçlu olduysanız sizin bok yemenizdir..yukarı çıkmak bile istemezsiniz zaten babanız aşağıdadır..o size siz kaderinize sayar durursunuz mahfolmuş bir istanbul gecesinde...
    2 ...
  35. ortamın piç adamı

    ?.
  36. kısaca şöyle ki; bulunduğu yerler de espriler yapan, her anlam da hareketli olan ki buna kavga da dahil, içi içine sığmayan ve yaratıcı olmak adına rahat duramayan, hep bir söz sahibliğinin ve eylem başlangıçlarının kendi dediği gibi olmasını isteyen adamlardır diyebiliriz.

    ukte.
    1 ...
  37. 2 dakikalık delikanlılık 20 sene karanlık

    1.
  38. büyüklerimizin ne de güzel dediği bir söz anlamı şu ki; 2 dakika efendi ol o silahı çekip o adamı vurma ki 20 yıl yeme de içerde karanlık çekme ey oğul!.
    1 ...
  39. kötüyüm kötüsün kötü

    ?.
  40. saçma sapan bir konu ve karışık tabii ki deyip uzatılmasa da olur esasen bu konu, basitçe anlatalım.. fakat işin incelemesine girecek olursak biraz insanın yaşarken geçirdiği değişimden de bahsedelim. malum akıl ve düşünme gücü, beyin ve beynimize bilgi depolamak gibi özellikler bizlere verilen belki de en büyük nimet ve bu özelliğimiz ile bizleri hayvanattan ayıran yücelten tek gerçek olan bir kavramdır. insanlar bu özelliklerini kullanırlarken hep bildiklerinden ve öğrendiklerinden yada tecrübelerden yola çıkarak hareket ederler ona göre kararlar alıp harekete geçerler. konuyu şimdi biraz derin olarak saptırmaya başlayalım, küçük yaşlardan itibaren insanlar okul okutulup hayatın içindeki yerlerini almaya başlıyorlar ve yetiştiriliyorlar, hayata hazırlık aşamalarını bir bir geçerek belli bir zaman sonra aldıkları diplomalar hayatta ki kimlikleri oluşturmuş oluyor, yada okuyamayan ve tahsil göremeyen bir insanın penceresinden bakacak olursak, bu insanda en azından hayatta ki yaşama alanını illa ki bir iş hayatı ile ve kendisine hayatın kurallarını bilmesi kadarı ile öğreniyor ve bir şekilde tutunuyor. ve esasen işin bundan sonrası asıl meseleye açılan kapının ışıklarını bizlere göstermeye başlıyor.

    diyelim ki buraya kadar olan kısım da büyüdük yetiştik adam olduk ve bizler artık bir bilen ve hayatın içine giriş yapmış birer insan olarak yaşıyoruz. peki ya bundan sonrası?, aslında insanların nedense birbirlerine bakarak alıştıkları bir sorun gibi olay meydana buradan sonra çıkıyor o da ezbere yaşama geçiş devresi, bu geçiş ki sanki herşey buraya kadarmış gibi, insanlar bu duygularına kapılıp ve ayrılmayı seçmeyip alışırlar üstelik, şöyle ki; işim olsun da gerisini ne yapacağım, bir evim birde mutlu mesut ailem ağrısız başım sözünü söylemek meşhurlaşmış bir istek ve sanki buraya kadar zaten öğrendiysem yeter der gibi, ne yapacağım bundan sonrasını öğren öğren de ne olacak sanki mantığı ile hayatlarını sürdürmeyi seçer, koyun gibi gidip geldiği okulu da bitti kurtuldu nede olsa!, ve bir iş buldum diye hayatlarının emelinede ulaşmışlar sayarlar kendilerini ne ala!, o okuyamayan çocuk ta nede olsa bir iş sahibi olmuştur kendine yetecek kadarda bilgisi varsa değme keyfine öyle ya!, ama sorsan ne bir kitap bitirmiş nede benim gibi 2 kelimeyi bir araya getirememesi yetmez gibi ukala şekilde ne yapacağım ki ben bitti gitti işte hayat bu benim bildiğimin yettiği kadar demeyi yeğler!.

    kötülüğe geçiş;

    işte işin bundan sonrası insanoğlu için çıkarcı ve menfaate dayalı bir yaşam biçimine dönmeye başlıyor,

    ben anlamadım bu işten bir şey!

    her insanın aslında fıtratın da kötülük olmaz allah insanı kötü yaratmaz bu sebeble de insalar kendileri bu yolu seçip kötüleşirler, ne yazık ki bugün yaşanılan dünya da artık kötülük hakim ise buna sebeb yine bizleriz.. evet ne demiştik artık büyümüştük!, geriye kalan tek şey olan ailemizi yuvamızıda kuralım hemen onuda kurduk, herşey hakkımız da ne kadar güzeldir değil mi? peki çok güzel hiç bir yanlış yok bu işde, ama bundan sonra ne olacaksa olacak kötüleşeceğiz artık çünkü geç bile kaldık aslında kötüleşmek için hemen o zaman acilen kötü olalım birden bire hemde nasıl!, sırf kendi hayatımızın zevkleri için yaşayacağız mesela!, çocuklukta kalan herşey bitecek misal saf bakışlar, temiz duygular, sonra sadece işe gidip gelen bireyler haline döneceğiz sadece kendi ailesini düşünen insanlar olarak!, geçmiş hemen unutulacak öğrenilmiş şeyler bize yetecek ve herkesle hemen kavga edebilecek şekilde olup sadece benim hayatım benim canım niyetin de olacağız pekte uzun yıllar beklemeden bunları olmak için!, peki bu mu olacaktı hayatımızın doğrusu sizce?, buraya kadar ilerlemek miydi hayat?, ben alıcağımı aldım kapatır kapımı otururum evimde mutlu mesut ailem ile yaşarsam banane diğer insanlardan mıydı?, hani o okul da bizim kollarımıza yardım kolluklarını takarlardı hemen ne çabuk unuttuk, daha dün sıçtığımız boku ve temizleyen annemizi!, öğretmenlerimiz bizlere binbir ders vererek insani duyguların altını çize çize bizlere sağ duyulu birer insan olmayı öğretmediler mi?, yoksa benmi kaçırdım kötü olma dersi vardı da!?, ama yok biz anlamadık ki bunlardan bize okullarda küfür etmeyi öğretmişler gibi, kavgacılığı ve agresifliği, inanan ve inanmayanlara saygısızlığı, sabaha kadar içmeyi, içip kadın dövmeyi yetmedi boktan hayat içinde yaşamayı say say bitmeyecek kadar boş işleri öğretmişler öyle ya bizlere ?!, neden acaba böyle olduk durup dururken?, hırsımızın kurbanlarımıyız acaba çok?, bu hırsımız neden iyi yönlerde tersine dönmüyor hiç? küçükken hepimize vurdukları iğnelerdenmi geçti acaba içimie kötülükler? yoksa hep vardı da belli mi etmedik büyüyene kadar? sorular sorular..uzatarak bir yere varılmayacak..

    velhasıl 3 satır ama içi boş bir yazıyı bu kadar uzatmaya gerek yok zaten anlamsız bir yazı sonucunda ortaya çıkan şey şudur ki insanlar isteyerek kötü olurlar iyi olmak zor gelir korku dağları titretir insanı gebertir.. ve çok gariptir ki herkes haklıdır bu dünya da. aman canım boşverelim neyse içelim güzelleşelim bizeneymiş. haydi şerefinize...yaşasın kötülük..
    1 ...
  41. serseri kızlar

    1.
  42. idealleri olmayan, haytalık peşinde, aylaklık sever, eğlenmeyi fazla abartan, bir baltaya sap olmak yerine sapın ucunda ki kazma olmayı yeğlerler bu kızlar.
    1 ...
  43. çalışkan öğrenciye inek diyenler

    ?.
  44. söze, vardır böyle paçoz ve ne idiğü bilinmez öğrenciler ile yaptıkları saçmalıklar diye girelim.

    hayat bu insanoğluna ne getirir ve ne götürür bilinmez, gün gelir inek dediğiniz güldüğünüz öğrenci nin eline düşülen zamanları da hayat önümüze getirebilir. konu yu kısa bir örnek ile ele alacak olursak ve ya şöyle olsaydı diyerek bakacak olursak olaylar şu şekil de de gelişebilir. geçmişte ki haylaz öğrencimizin bir gün devlet dairesine işi düşer ve girer içeri diyelim

    -merhaba benim şu işlemleri nerede halletmem gerekiyor acaba?
    ++ bakın şu karşı oda nın önün de bekleyen arkadaşlar var ya!, işte orası sıra numaranızı alıp bekleyiniz efendim
    -teşekkürler iyi çalışmalar

    sıra numarası alınır ve beklenmeye başlanır yer yok ki otursun mecburen ayaktadır, tabi o arada yeni tanışılmış bir kaç kişi ile sohbetler, ayak üstü memleket meseleleri ile beklenirken bir türlü gelmeyen sıranında verdiği sinir harbi ile dışarıya bir sigara yakmaya. sigarasını bitiren vatandaşımız tekrardan sıra dostlarının yanına seyreder, geç yanan numaralardan anlamıştır ki önemli bir içeridir bu içeri oda, yanındakine sorar,

    -yahu kaç saattir buradayız azizim gelmedi sıra gitti ne yapsak ki acaba?
    +bekleyeceğiz ne yapalım devlet işi bu ne yaparsın kime ne dersin? kaldı ki bu müdür biraz işinin ehli yavaş yani dikkatli bir kere daha işim düştü bilirim ben bu adam ı!
    +haklısın da geç oldu daire kapanacak!
    -kapanırsa yarın geleceksin başka çaresi mi var ki?

    derler ve beklemeye devam edilir, içeriden çıkanların açıp kapatırlarken ki kapı aralığından süzülen oda dan sadece 2 saniye bilemedin 3 saniyelik bir görünüm görünür bekleyen vatandaşın gözlerine, bunalan vücud artık son raddesindeyken ve etrafındaki sıra dostlarının da bir bir gitmesi ile daha da sıkılmıştır, ve bir ses ile irkilir vatandaş o ses kendi numarasının sesiydi evet artık o gizemli kapı kendisine açılacaktır, o nu çağırıyordur gel diye!, uzun ve hızlı adımlar ile yaklaşır elinde ki kağıtları ha düştü ha düşecek gibi yarım yamalak içeri girilir ve,

    +buyrun

    der müdür ama kafasını kaldırmaz, önünde ki kağıtlar ve yarım kalan işlerindedir aklı, gözlerine bile bakmadan vatandaşın sade bir ses ile söyleyin neyiniz vardı? diye devam eder

    -efendim bu benim (filan feşmegan) işlemlerim için sizin imzanız gerekiyormuş işte hepsi buradalar buyrun

    +anladım bekleyiniz lütfen

    -hala mı bekleyin bekleyin? ama saat gelince bugün git yarın gel demeyi bilirsiniz bakın kaç saat oldu bekliyorum saat de geldi sayılır biraz çabuk olsak lütfen

    +beyfendi böyle konuşmayın işimizi yapıyoruz burada beyfendi lütfen ama, sen! sen ha! hakan, hakansın sen evet evet o hakan!
    -nasıl olur sen o inek cemil değil misin yani çok çok özür dilerim beyfendi cemil dicektim!, (ulan ne ineği adama denir mi bu şimdi hay ağzıma sıçalardı)

    +yok yok söyle söyle içinde kalmasın hadi hakan inek de bana canım bak karşındayım bak ben inek o her gün dalga geçtiğin sınavlarda pekiyi pek güzel alınca makara yapıp arkamdan koridorlarda salak diye haykırdığın o inek, nasılım hala öyle miyim hakancım söylesene tekrar! ne oldu sustun öyle dut emiş bülbül gibi!

    -demek sen ha cemil uzun zaman oldu talihe bak ki seni 4 saat bekletti bana küçük bir imza için

    +öyle deme hakanım olur mu biz arkadaşız alınırım bak, aslında evet ne iyi etti bu ineği bekletti öyle hoşuma gitti ki yarına kalsın da bir 4 saat daha bekletesim gelmedi değil hani seni napalım yapalım apalım öyle yapalım en iyisi bur kıçımlaa güleyim hatrı kalmasın hıh oldu

    -yapma ne olur ben ettim sen etme hakan bey burada beklemek kabir azabı gibi etme bunu bana ne olur

    +ben bir şey yapmıyorum ki canım bak saate 5 olmuş bir dakika geçirmez bu inek hemen eve gider mutlu mesut yaşar ben senmiyim ki düşücem senin bana yaptıkların gibi!, sen bugün git cemil oyalama beni yarın gel, beni bulursan imzanı attırırsın o an ki havama bağlı yani daha doğrusu madem bir fırsat verdi kader bana değerlendireyim bari değilmi?, çekil hele kenara uğraşamam seninle şu an hadi vakitim bitti eve gideceğim çekil çekil

    -hakan hakan bey bakar mısınız? gitti gitti hakan kaldı iş yarına oda meçhul ne yapacağız mecburuzda bu itin imzasına bunu yazan da amma insafsızmış ki koca memleket te buldura buldura hakan ı buldurdu imza attıracak öküz.

    yukarı da geçen türk filmi niteliğinde ki atmasyon olayları şimdi haylaz boktan öğrenciler olarak sorun bakalım kendinize olurmu bunlar olamazmı? tamam belki zor ama illa ki bir devlet dairesi idaası olmazsa bile o adam sizi her halükarda hayatta ezer geçer.

    o zaman hikaye yi biraz gerçek halin de anlatmaya çalışalım şu şekil de ki; bir insanı küçültmek kolay ve en basit iştir. ben yaptım geldi geçti bu hödük benden nasıl intikam ve üstüme çıkacakmış ki denilmemeli, hayat siz haylazlara kolay görülse de kader ağlarına akıl sır ermez. o küçük ve adi gördüğünüz alay ettiğinizin eline er geç düşürebilirsiniz. o adam okur sen okumazsın o büyük adam olur sen olamazsın o mahallenin en güzel kızını alır sen alamazsın o arabasını devlet verir sana baban bile vermez. velhasıl o da kıçıyla gülerse sonradan şaşırma denmek istenmiştir hayal de bile olsa seni döver, gerçektede haylaz adamı yener böyle inekler.
    1 ...
  45. nefes almaya mecali olmamak

    1.
  46. aşırı ve çok yorgun bir vücud sahibi nin, gücünün kalmadığını ve tükendiğini anlatmaya çalıştığı söylemidir.

    ukte.
    1 ...
  47. emlakçı kudret

    1.
  48. bir zamanların sevilen tiplemesi olan, azgın mı azgın, hormonel bozukluğu ile kadınları tuzağa düşürmeye çalışan bi emlakçı abimiz özlemedik değil hani!, yok yanlış anlaşılmasın komedisini babın da demek istenildi, her neyse işte huzurlarınız da azgın kudret in emlak muharebesi 1. yatak sınavında ki performansı, hepimiz biraz kudretiz sloganı ile iyi seyirler.

    http://www.youtube.com/wa...mp;NR=1&v=qfvM-aoPy2c
    2 ...
  49. iddaa bayiinde sakız patlatarak kupon yapanlar

    ?.
  50. söz konusu olan insanların ın yaptığı önemsiz ve masumane bir sakız çiğnemek gibi görülse de bu sakız çiğnemek değil de sanki sakızla kavga etmek gibi bir hareket içindelerse çekilmez bir hal alabilirler. bu hareket için hemen akla '' sinek küçük ama mide bulandırır'' sözü gelir ve doğru bir yakıştırma olur. şöyle ki oynayanlar bilir bu insanların yaptığı meret işe maruz kalmayı, ve az çok buna şahit olanlarımız da vardır. gidersin bayiye moralin harika, geçtin bülten in karşısına ve bir ses bütün konsantreni bozdu!, al sana işte o beklenmedik an da beyinden vuran sakız patlama sesi, halbu ki herşey hazır ve ayarlıydı ne güzel de sakin sakin kuponu yapıp çıkıp gidilicekti hani!, gel de şimdi hayırlı ve uğurlu bir kupon oluştur da tutsun bakalım!, çıksan gitsen bir türlü gitmezsen bir, kalıp yapmaya çalışsan olmaz yapmasan olmaz, dışarıya çıkıp sigara yakarsın gider belki diye, beklersin ki değişiklik olur diye yok arkadaş ne o gider ne sen malesef o da olmaz, yakın da bir iddaa bayii var hesabını zaten aklından geçirmezsin ki en yakını 250 metre uzaklıkta kim gidecek şimdi oraya diye düşünüp ondan da vaz geçersin, velhasıl mecbursundur işte orada o insanla aynı ortam da kupon yapmaya seve seve, dişlerinin arasında ki sakızın diliyle karışık sesi ve kulakları delen pis pis çiğnemesi yetmezmiş gibi de bir de pat diye patlatır ki değme keyfine, insan da ne maç hevesi kalır ne kupon ne de bir hırs bırakmaz, kısacası bütün dikkatini dağıtır. yahu adam belki de sen başkası böyle yapıyor olsa rahatsız olmuyorsun iyi de ama belki ben ya da başkası oluyor bu ne laubalilik ki böyle?!, hayır yani herkesin için de ağzından sıçmanın ne anlamı var orta yere yani onu anlamadık!, onu da bırak insanoğluna bu kadar serbest sakız çiğneyiş yakışır mı hayvan mısın kardeşim?, haydi normal insan değilsen de orda o kadar da mı belli edilir?, akıl ermez adam mı ararsın memlekette!, en sonun da haydi dersiniz yapayım kuponu bari kulağımı da kapatayım, gelmiş artık başa çekicez bu derdi diye der yapar çıkarsınız. gel gör ki asıl küfürler evde başlar bundan sonra çünkü bütün konsantreyi, isteği bozan düşüncesizin gıcık sesi ile kulağınla birlikte ırzına geçilmiş akılla yapılan kupondan ne hayır gelir ki!, sonuçu malum tebrikler ikramiyeye dadandınız olur. en nihayetin de kupon çöpe siz adama küfüre devam olur biter gider.
    1 ...
  51. evin içinde dolaşan ruh

    1.
  52. ne yapacağı ve ne istediği bilinmeyen ruh tur. korkutur, ışıkta görülmeyebilir belki ışık yokken de görülmeyebilir bilinmez. gitmesi için bir şeyler yapılması gerekir, canı sıkılırsa üstünüze gelebilir, yanınızda yatabilir ve sizi gece korkutabilir, bir an da arka odalardan sesler çıkarabilir, bir şeyinizi kaybedebilir say say bitmeyecek enstantaneler yaşatabilir. tavsiye olarak ev den taşınmak en iyisidir.
    2 ...
  53. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük