iade i ziyareten kendisine nickaltı yazma şerefine eriştiğim yazardır. geç tanışmamızdan mütevellit yeni yeni kaynaşıyoruz bu insanla. komik bi' kere. yardırıyor falan. istisnasız her konuşmamızda mind fuck yaşanır mı ? ehe. oluyor. en güzeli de bunun için bir şey çaba sarfetmiyor oluşumuz. sonuç itibariyle severiz, sayarız. hadi selametle.
sinirlendirilmemesi gereken insanlar topluluğu. zira yazılan iki entry ile eksi manyağı olabiliyorsunuz. lakin bu klavyenin susacak hali yok tabiki. sözlüğün, karşıma hazmedebilen insanları çıkarması dileğiyle; hoşçakalın topluluk.
yusuf gibi yürüyerek top oynayan bir adamın oynaması halinde korkulacak maçtır. onun haricinde rüştü ve hakan arıkan ikileminde kalan mustafa denizli'nin ne yapacağını merak ediyorum. bir yanda hazır olmayan hata üstüne hata yapan rüştü. diğer yanda liverpool gazisi hakan arıkan. ben mi geçeyim lan kaleye ?
ilk maçlarını anadolu takımlarına karşı kazanan galatasarayın bir hayli kalkık olan kaba etinin muhtemelen ineceğini düşündüğüm maçtır, olacaktır. *
beşiktaş ve galatasarayın fenerbahçeye duyduğu nefretten dolayı, düşmanımın düşmanı dostumdur ayağına beşiktaş-galatasaray maçları derbi havasında geçmiyormuş gibi lanse ediliyor bazı kesimler tarafından. ama taraftara sormuyorlarki, söylesinler bir farkı olmadığını. aynı kazanma isteğinin ve ruhun tüm camia tarafından sanki fenerbahçe ile oynanıyormuşcasına istendiğini.
geçen senenin vermiş olduğu eziklikle, iki kupa ile sezonu kapamış beşiktaşa, hala anadolu takımından bi adım öte, büyüklükle alakası yok diyeni de burdan selam ederim. ondan eziği görülmemiş, duyulmamıştır.
teknik direktörler açısından değerlendirilecek olursak; bana göre hala kapalı kutu olan rijkaard'a karşı, takımı geçen sene gayet iyi yönetmiş, bu sene de aynı istekler beklenen ve ilk maçların kötü gidişatı sonrası galatasaray maçında oynatacağı 11 ve maç içinde uygulayacağı taktiklerle artık çıkışı yakalamak isteyen mustafa denizli var.
gelelim oyuncu performanslarına;
ilk onbirler şu şekilde gösteriliyor:
galatasaray: franco, sabri, servet, emre aşık, hakan, keita, mustafa, mehmet topal, kewell, arda, baros.
beşiktaş: hakan, ekrem, sivok, ferrari, ibrahim üzülmez, holosko, ernst, fink, serdar özkan, tabata, nihat.
leo franco'nun bazen saç baş yoldurduğunu bazen ise maçı kurtardığını biliyoruz. hakan ise pek beğenilmese de son maçlarındaki oyunuyla güven vermiştir.
defansımız sivok ve ferrari takımın en güvenilen yeri. galatasarayın hücumcuları(baros kewell arda )na karşı zorlanacaklardır ama mücadele ve yeterlilik açısından bir eksiklerinin olduğunu düşünmüyorum.
orta saha da ise ernst, fink ikilisi galatasaray ataklarını kesebilecek güçteler. serdar özkan eğer oynarsa ne yapacağı soru işareti. iyi oynaması lazım. taraftar kendisine küs. bunu iyi oyunuyla bir nebze olsun azaltabilir. önüne sunulan bu fırsatı iyi değerlendirmesinden başka seçeneği yok.
gol yollarında ise çok yönlü oluşumuz galatasaray açısından sıkıntı yaratacaktır. holosko, tabata ve iyi bir nihat maçı çevirebilecek oyuncular. yedekte bekleyen golculer de unutulmamalı. bu oyuncuların ayıboğan ve emre gibi ağır defanslara karşı avantajlı olduklarını söylemeye gerek yok. özellikle holoskonun driplinglerini bu maçta bolca görebiliceğiz gibime geliyor.
maçın alısamiyende olması; beşiktaşın, taraftarıyla coşması gerçeği nedeniyle tek olumsuz noktadır. onun haricinde bu maç derbidir. her sonuç olabilir ama bazı kesim tarafından söylenen " kıyaslamaya bile gerek yok galatasaray kadrosuyla çok iyi takım " diyerek zırvalayanları sallamamak gerekir. sonuçta umarım kazanacağımız maç olur.
sabriyi unutmuşum bu arada. ellerinden öperim. büyüksün !
15 dakikalık izlenimle; takım seçimi ve profil oluşturma olayı iyi hazırlanmış oyun. onun haricinde çok detay var. oyuncular 20 puan üzerinden değil 100 puan üzerinden değerlendirilmiş. menu zaten mavi ve gözü çok yoruyor. ama detay olayı baya düşünülmüş. antrenmanlar ve oyuncu gelişimi çok önemli anladığım kadarıyla. ancak fm ye alışan bünye biraz zorlanacak gibi.
ocak ayındaki beşiktaşın başkanlık seçimlerinde; yıldırım demirören'in adaylığını koymadığı taktirde, başkanlık için adaylığını koyacak beşiktaş eski yöneticisi.
dave mustaine'in o eşsiz sesini geçtim ancak; wake up dead, hangar 18, trust gibi alternatifi olmayan şarkıları yaptıkları için dünyanın en iyi thrash metal grubudur. evet.
new found glory cover'ı sayesinde yurdum gruplarının playliste bir şarkı daha eklenmesine sebep olmuş şarkıdır. davulunu çalmak eğlencelidir, orası ayrı.
" clint eastwood yavaş gel artık " dememe sebep olan film. çok güzel film olmuş. yönetmenlik başarılı gerçektende. başroldeki angelina jolie'nin oyunculuğuna da diyecek yok, o kocaman dudaklarına da. zaten film dram, bir de konu itibariyle iyi olunca izlenesi oluyor.
film, iki saatten uzun olmasına rağmen hiçbir anında sıkılmadım, aksine gerçek bir hikayeden uyarlama olduğundan heyecan dolu gözlerle izledim. sonuçta; tavsiyedir.
Hasbro ve google iş birliğiyle hazırlanmış online monopoly oyunu. oyunun şukelası, şüphesiz GoogleMaps ile tüm dünya üzerinde oynanacak olmasıdır. düşüncesi bile heyecan verici lan ! gerçi server çökmüş ve üye olunamıyor ama iyi bir yer kapmak için takipteyiz.
sıçışların doruk noktasında bir maç oldu. her ikili mücadelede yere yatan topçularla bu iş olmazdı zaten. fizik gücünün önemini bir kere daha kavramıştır herkes umarım.
futbolculara teker teker değinmek istemiyorum ama yere göğe sığdırılamayan oyuncuları gördük. tuncaydı, emreydi gokhandı gördük alayını. önceki maçta baya övmüştüm, kendime de pay çıkardım tabiki.
spikere göre bir atımlık barut hakkımız kalmış bu arada. nereye atıyon lan derler adama. atabiliyosan atacaktın şimdi. düzgün bir organize atak bile yapmadığımız maçta sanki beş tane direkten top dönmüş gibi bir de " olmayınca olmuyor" dediğini hatırlamıyorum spikerin. komik lan .
pink'in davulcusunu takdir etmeme sebep olan şarkıdır. davulu yazarken cross olayını çok iyi ayarlamış. şarkıyı sürüklüyor gerçektende. gazı veriyor bildiğin. bu arada youtube'dan davulcuya baktım, hafiften kavruk bi abimiz. saygılar efendim.
halihazırda 793 aktif asi sayısı olmasına rağmen çoğunun yazmaması nedeniyle yazar sıkıntısını bir türlü atlatamamış sözlüktür. bundan ötürüdür ki forum havasında yazana dahi " yeterki yazsınlar, nasıl olsa öğrenirler " düşüncesiyle eyvallah denmektedir.
The Good Left Undone parçalarıyla gönlümü fethetmişlerdir. mala bağlamış bir şekilde üst üste bayadır dinliyorum. parçayı nasıl yaptıklarını hala çözemedim. nakaratı muhteşem.
facebookta yayınladığı videolar sayesinde murat boz'u bile dinletmiş insandır. ayrıca stick control nedir ? nasıl geliştirilir ?isminde bir kitap çıkarmasını bekliyorum. çıkarsın artık. ciddiyim.
kayseride olmama rağmen büyük ihtimalle katılmayacağım zirvedir. yeni olmanın verdiği en büyük dezavantaj olan yabancılık burada da kendini göstermiştir. darısı tanışıp, kaynaşıp diğer zirvelere...