Utanma durumu yok ama çevrimiçi kişi sayısını gördükçe ne olmuş buralara diyorum. 3-5 yazar var trollü. Birkaç tane eski yazar, kalanı da yeni nesil. Bunlar çeviriyor sözlüğü.
Entryler sohbet havasında ve gelişigüzel.. Denetimi de azaltmışlar herhalde. Eskiden de bozdu bozdu diyip gelirdik de. Şimdi gerçekten bir soğukluk var.
Bozuldu diyebileceğimiz bir sözlük kalmamış gibi.
Ama sıkılıp uğruyor insan arada.
Ve türlü türlü numaralara başvuracağınıza net olun.
Ayrıca; kadın olsun erkek olsun. Sohbete girişinizde ne amaçla yazdığınızı belirtmek her zaman daha iyidir. Kimse sizin boş sohbetinizle ilgilenmek zorunda değil.
Tanrı kavramının tanımı belli değildir. iyi, güçlü, kudretli, gücü her şeye yeten gibi tanımlar hep var olan inançlarla ortaya çıkmıştır.
Mesela kuran Tanrı'sı baz alınarak yapılan tanrı tanımında, Tanrının insani özellikler barındırdığını, sinirlenip öfkelendiğini veyahut sevgi dolu duygular taşıdığı aynı zamanda her şeye gücü yeten bir varlık olduğu söylenebilir.
Yunan tanrılarına bakarsak onların da insani özellikler barındırdığını ancak kısmi güçlerinin olduğunu söyleyebiliriz.
Deistler arasında bile farklı "tanrı" görüşleri mevcuttur.
Yani elimizde saf bir şekilde bakacağımız tanrı kavramı olmadığı deizme eleştiri yapılamaz.
Tabi kuranda anlatılan Allah'a biat edip de kurana inanmamak biraz absürt geliyor. O kitaplara inanmadan inandığın Tanrının Allah olduğunu nasıl düşündün? Diye sorarlar adama.
Başlatıcı güç, ilk enerji, enerjinin özü gibi şeylere tanrısallığı atfetmekten bahsediyordum deizm için.
T: bir inanç biçimi.
Edit:
"inandığın yaratıcı -ki biz ona allah diyoruz- şu âlemi niçin yaratmıştır? yani şu nakış nakış süslenmiş kuşlar, kelebekler, çiçekler, ağaçlar ve diğer bütün varlıklar niçin yaratılmıştır?.."
Hala bu soruları soruyorsanız bir problem var demektir. Dünyanın bu kadar toz pembe olduğunu mu düşünüyorsunuz gerçekten?
Edit 2: entryde belirtmedim ama "tanrı" ile "yaratıcı" kelimesi aynı anlama gelmez.
Din sorgulanmaz. "ya varsa?, acaba?..." gibi düşünceler bile dinden çıkmak için yeterlidir. Düşünmek diye bir şey yoktur. Söylenen ne olursa olsun sorgulamadan inanmak gerekir.
havalı olma ayağına "ben satanistim ehehe" diyenler dışında olması gerekendir (aslında bu her inanç için geçerlidir). Tabi uçuk düşünce tarzları da var ama antik inanışlarda (mısır, yunan vb.) zaten sıklıkla karşımıza çıkan bir özellik bu. -ki şu anda yaygın olarak gördüğümüz ibrahimi dinlerde de uçuk şeylere rastlamak mümkün.
ed: umarım satanistleri hala kedi kesen, bakire kurban eden insanlar diye bilenler yoktur...
Bu muhtemelen fark ettiğiniz ve sorguladığınız ilginç bir sorudur: Birçok hayvan öldüğünde, kasları kasıldığı için uzuvları genelde dışarıda kalacak şekilde katılaşırlar; hatta fosillerde bile bunu görürüz. Yani çoğunlukla hayvanlar öldüklerinde bacakları ve kolları açıktır. Ama örümcekler öldüğünde, tam tersine, top gibi olurlar. Bütün bacakları karınlarına çekilmiş halde kalırlar. Neden?
Aslında sorunun cevabı basittir: Örümceklerin 8 bacağında bulunan fleksör kaslar, bacakları kasarak içe doğru çeker. Ancak bacakların hepsinde, aynı bacakları geriye doğru kasacak ve dolayısıyla dışarı açacak ekstensör kaslar bulunmamaktadır. Bu sebeple örümcekler bacaklarını uzatarak dışa doğru açmak için kan basıncından faydalanır. Tıpkı uyarılan bir penisin hızla kan ile dolarak şişmesi gibi, örümceklerin bacakları da dışa açılmaları gerektiğinde hızla kanla dolar ve gerilerek dışarı uzar.
Öldüklerinde top halini almalarının nedeni de tam olarak budur. Dışarı açılan kasları olmayan örümceklerin bacakları ölüm sonrasında kasılarak dışarı doğru açılamaz. içe doğru büküp kapatacak olan kaslar ise kasılır ve bu nedenle örümcek bacaklarını toplayarak top halini alır.
antik yunanca; hieroglyphiká (ἱερογλυφικά): hierós (ἱερός) kutsal + glýphō (γλύφω) hakketmek, oyarak yazmak kelimelerinden meydana gelmiştir.
Mısır hiyerogliflerinde çok sayıda (700 kadar) sembol kullanılırdı. Bu nedenle okuma yazma oranı çok düşüktü. Hatta bu yazıyı okuyabilmek ve yazabilmek için uzun yıllar süren bir eğitim almak gerekiyordu. Bu nedenle sadece yazı yazmak üzerine uzmanlaşan ve yazıcı olarak nitelendirilen insanlar, ayrı bir meslek grubunu oluşturan ya da sanatçı olarak görülen bir topluluk haline gelmişlerdi.
Yazılar soldan sağa, sağdan sola ya da yukarıdan aşağıya doğru yazılabiliyordu. Yazının nasıl yazıldığını ve nasıl okunacağını anlamak için sembollerde kullanılan hayvanların ya da insanların yüzlerinin yönüne bakmak gerekiyor. sağa bakıyorlarsa sağdan sola, sola bakıyorlarsa soldan sağa okunur.
Ek: Mısır'da hiyeroglif, resmi yazışmalarda kullanılmaya devam ederken, daha hızlı yazmak için geliştirilen hieratik, birer resim olan harfleri daha basitleştirip sembolleştirerek yazmayı ve okumayı kolaylaştırıyormuş. yönetimle ilgili özel yazılarda kullanılmıştır. (hieratikos = papaz gibi)
Yazmak ve okumak Mısır halkı için normal bir olay olmaya başladıkça, hieratik’in daha da basitleştirilmiş hali olan “demotik” ortaya çıkmış. Halk günlük yaşamında bunu kullanmıştır. (demos:halk)
edit: Bilgi içerikli entry girmek de suç olmuş. siz cahil kalın.
Konkistador (ispanyolca: conquistadores, "fatih"), 15. ve 19. yüzyıllar arasında Amerika'nın büyük bölümlerini istila edip ispanyol sömürgesinin egemenliği altına alan ispanyol askerlere, kâşiflere ve maceracılara verilen isimdir. Fatih anlamına gelir.
Bu terim yaygın olarak Brezilya'yı keşfeden ve istila eden Portekizliler için de kullanılmaktadır; fakat Portekizli "Konkistadorlar" "istilacılar/Müstevliler" için kullanılan doğru terim Bandeirantes'tir.
Kıtaya sonradan gelen ispanyol konkistadorların anlattıklarıyla oluşan Madrid Codex’de; Tenochtitlan hükümdarı Itzcoatl'ın, Aztekler tarafından yazılan tüm tarih el yazmalarının imha edilmesini istediği iddia edilir. El yazmalarının imha edilmesinin bu tanrıya (Huītzilōpōchtli) saygıdan dolayı yapıldığı da iddia edilir.
Bayadır bakmıyordum sözlüğe. Sonunda gelmişler.
Eskilerden yazarlar göremedim pek. Sözlük ne güzeldi önceden..
Bu kadar zamandan sonra pek de bir şey çıkacağını sanmıyorum ama bakalım.
t: sözlüğün eski tadından bihaber olacak nesil.
ed: genel genel genel.
t2: sözlükteki eski tadı bir daha bulamayacak nesil. Zamansal olarak da düşünebilirsiniz nesil kavramını.
bir süreliğine bu sporlarla uğraşmış ve gözlemlemiş biri olarak söyleyebileceğim; hiç bir halta yaramıyor arkadaşlar. siz o hareketleri yapana kadar adam sizi döver, ağız burun dalar.
size güç sağlayabilir, ama sırf kungfu karate yapıp adamı devirmeniz zor. imkansız değil ama uzun süre emek ve çaba gerektirir. en üst dereceye bile gelseniz kendinizi sürekli ilerletmeniz gerekiyor. o zaman belki..