Hayatlar çalınır mi?
Zindanda sebepsiz yere çürüyenleri duymadın mi?
Kendi kararını alamayan küçücük çocukları görmedin mi?
Töre zincirine yakalanmış kızları bilmedin mi?
Vazifesini yapamayan yöneticilerin halkını hatırlamadın mı?
...........
Birinin malını çalana hırsız denir.
Hayatını çalana sadece hırsız demek az değil mi?
Lütuf değil beyefendi veya hanfendi...
Çocuğun için katlanacağın sıkıntı, zahmet de değil.
Daha da önemlisi "öncelikle" onun için de değil.
Senin için senin,
baya baya senin için gerekli olan bu...
Ona sarıldığında tamam, çocuk mutlu olacak ama daha önce sen, evet sen duygu taşıyan bir insan olduğunu hatırlayacaksın...
Eğer tespitlerime itirazınız yoksa kendimce bazı çıkarımlarıma ve gerçeklere geçeceğim. Hiçbir hadisenin ve olgunun tek yönlü ve basit açıklaması olamaz bilirsiniz. Zira hayat bu kadar basitliği, tekdüzeliği kaldırmaz. Buna örnek suç konusunda var sanki. ilkel toplumlar adli bir vakada bir suçlu bulmakla yetinirken modern toplumlar suçu oluşturan bir çok etki üzerinde dururlar. Zira bilirler ki hadisler çok yönlüdür. Bu bilgiyi bir köşeye koyup devam edelim.
Büyüyemeyen, çocuk kalan toplumlar biriken sorunlarını, sadece bir suçlu bulmaları gibi sadece bir kişinin de çözebileceği hatasına da düşerler. Evet, aynen masallardaki gibi, bir kahramanın geleceğini, yetebileceğini ve kötü gidişi değiştirebileceğini kabul ederler. Ne acı böyle bir olgunun kabulüne inanmışlardır. işte bu yüzden kendini lider olarak kabul ettirmiş kişiye, kahraman sıfatını eklemekte çok isteklidirler. O kişiyi yüceltir, insanüstü sıfatlarla donatırlar. Aslında sadece birkaç üstün vasfı olabilecek birinden bir kahraman oluşturulacak, şişirilecek, yüceltilecektir. Bakınız Ortadoğu ve Afrika ülkelerine…
- ama ben karımı seviyorum dedi adam.
titreyen sesinin fark edildiğini anlamış ve bundan rahatsız olmuştu. sesinin tizliği ve titrekliğine odaklanan dikkati dağıtmak için eli ak düşmüş şakaklarına gitmesi bundandı
kadınsa abartılı derecede rahat, kendinden emin ve cüretkârdı.
- ama genç ve güzel olan benim dedi dudaklarında insanı mıknatıs gibi kendine çeken zehirli bir gülüşle…
son cümle söyleyene göre bitirici son darbeydi. genç kadın şimdi oyunu bitirdiğine emin kanepeye rahat bir şekilde yerleşmiş “ uzattığın yeter, artık, yanıma gel” der gibi bakıyordu.
haklıydı da... aynen kadının dediği gibi karısı yaşlı ve ona göre çirkin sayılırdı. mantık dolu bu gerçek(!) acımasızca adamın yüzüne çarpıldığına göre karar vermesi isteniyordu.Karar vermek durumundaki adam, tercihini kesinlikle ona yani bu cümleyi söyleyen genç dilbere doğru yapması gerekiyordu. fakat tam tersi oldu.
adam, genç kadının son cümlesinin yani, “genç ve güzel olan benim” sözünün altında ezilmek ve kibirli güzele doğru eğilmek yerine adeta derin bir sarhoşluktan uyanır gibi "hayır karım" demişti.
evet, şimdi zihni berraktı. o stresli hali gitmiş yüzünde rahatladığına işaret olan bir gülümseme gelmişti.
- karıma gidiyorum dedi.
çünkü aşk, senin ve tabi ki söylediğin o söz kadar bencilce değil. kendi tarafına yonttuğun “tekil” düşüncelerinle birlikteliğimizin hatta hiçbir birlikteliğin imkânı yok. sen sadece kendini düşünüyorsun. kendine âşıksın. çünkü beni ya da bizi değil kendini seviyorsun. oysa ben eşimden hiç böyle bir cümle duymadım. o hep” biz” dedi.
genç kadının şaşkın bakışları arasında adam, yaptığı hatadan dönmenin verdiği rahatlamış ama yine de hata yapmış olmanın suçluluğuyla ve “acaba affedilir miyim?” düşüncesiyle kapıdan dışarı çıktı.
Sahi en güzel yazı konusu nedir? Neyi okumuş olmak size mutluluk verir?
Hadi daha iddialı bir soru sorayım.
Hangi yazı konusu okuyanın hayatını değiştirir.
Yurdum insanını karşısına almış siyasi bir konuşma yapan, onları kurtaracağını vaadeden ve bunu derken sıkça "Beyninizi kullanın, beynimizi çalıştıralım." Gibi cümleler kuran bir siyasi dehaya (!) Yaşlı bir amcamızın verdiği cevap.
Hayatının bir anında büyük bir darbeye
(ihanet, ölüm, hastalık gibi) maruz kalırsın.
Eğer bir şekilde atlatamazsan bu belayı sen işte o tarihte kalırsın.
O malum ve talihsiz andan sonra yaşadığın yalandır. Sadece biyolojik bir hadise...
nefes al, nefes ver...