bir laneti olduğuna inandığım aydır.
bundan seneler evvel lise zamanlarında ergenliğimi yaşarken bir arkadaşım vardı yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez ve ağır ergenlik geçirirdik. yanyana otururduk sınıfta bir defterimiz vardı not aldığımız,ders notu değil ha ergenlik işte yazışmalar ağlaşmalar ve değişik teoriler. bir mayıs ayında ayın 5ydi sanırım ikimizde okuldan kaçma kararı aldık ee bahar gelmiş hava sıcak biz bunalımlı gençleriz kim takar dersi. gittik sahile ama sabahın körü daha cidden körü. aldık içkilerimizi daha açız kahvaltı falan etmemişiz güne çayla değilde birayla başladık o sabah. ikimizinde derdi aynı olay kişileri farklı. o gün o rededildi feci bir şekilde beni boşgeçelim ama pek iyi sonuçlar aldığım söylenemez o gün. ha buda yetmedi sarhoşluğun dibine vurduk. baya bi saçmaladığımızı anımsıyorum ve daha sonrasında mayıs ayının ve 5 rakamının bizim hayatımızda acı bir yeri kaldı. dedim ya değişik teorilerimiz vardı. yeminlen o teorilere harcadığım zamanı coğrafya hocasını dinlemeye harcasam sınıfı kesin geçerdim o sene. profosör olurdum o derece kafa yoruyorduk. bu teoriler arada 5 rakamı olarak kendini gösteriyordu ve ondan sonraki her mayıs ayındada göstermeye devam etti. mutlaka mayıs ayında ikimizde kötü bir olay yaşar hale geldik hayatımızı değiştircek bizi yaralayacak olay yaşıyorduk her seferinde. yıl 2014 benim bu mayıs ayından beklentim yine iyi olsada sonuç hüsran oldu ve anladığım kadarıylan arkadaşımında öle. 2006 yılından beri devam eden bir lanet bu.
yeşilliğin arasında denize karşı uzaklarda olan kulubedir. birde bunun hikayesi vardır ki dinlemesini çok sevdiğim. birgün imkanım olursa kesinlikle orada olacağım.
ikisininde amaçları aynı olsada içinde yaşanılanların farklı olduğu vapurlardır. metin sever bunu bir yazısında çok güzel anlatmıştır.
Kadıköy vapuru yolculuktur, Üsküdar vapuru 'ulaşmak, varmak'.
Kadıköy vapuru sakinliktir, Üsküdar vapuru telaş.
Kadıköy vapuru alıp başını gitme isteğidir, Üsküdar vapuru kalma.
Kadıköy vapuru anılardır, Üsküdar vapuru kırpık hayaller.
Kadıköy vapuru eski aşklardır, nostaljidir; Üsküdar vapuru şimdiki sevgili, eş, çoluk çocuktur.
Kadıköy vapuru bir uzun öpücüktür, Üsküdar vapuru belki bir kaçamak öpücük.
Kadıköy vapuru sere serpe aşktır, Üsküdar vapuru aşk ihtimali.
Bu nedenle Kadıköy vapuru biraz hüzündür, Üsküdar vapuru akıl.
Bu nedenle Kadıköy vapuru biraz geçmiştir, Üsküdar vapuru ise bugün.
Kadıköy vapuru salep, çay, simittir; Üsküdar vapuru bir çay ihtimalidir.
Kadıköy vapuru mendirektir, Haydarpaşa garıdır; Üsküdar vapuru Kız Kulesi, Boğaz Köprüsü.
Kadıköy vapuru Edip Cansever'dir, Üsküdar vapuru Can Yücel.
Ruh eşini bulma durumudur.
Bir rivayete göre bir zamanlar 'kadın ve erkek' iki farklı bedende değil tek beden halindelermiş. insanoğlu bu halinden çok mutluymuş, evrende ki en zeki ve yetenekli varlıklar olmuşlar. Kadın ve erkeğin bu tek bedende ki uyumluluğu mükemmellik yaratıyormuş ve Tanrıları fazlasıyla rahatsız ediyormuş. Bir gün hepsi toplanmış, Baba Zeus'a gitmişler ve insanı ikiye bölmesini istemişler. Zeus kabul edip, yıldırım ile insanı ikiye bölmüş. O günden sonra insanoğlu hep diğer yarısını aramış.