F tipi hapishanelere karşı 2000 yılında yürütülen ölüm oruçlarını sonlandırmak için yapılan "Hayata Dönüş" operasyonunun Bayrampaşa ve Ümraniye cezaevlerine yönelik planlayıcısı ve uygulayıcısı, eski istanbul Jandarma Bölge Komutanıdır. 64 yaşında akciğer kanserinden ölmüştür.
Afganistan'ın eski adıyla Kafiristan bölgesi Hindukuş Dağları'nda bulunan Pakistanın Kuzeybatı Sınır Eyaleti'nin denizden 3000 m.yüksek bölgelerinde yaşayan eşsiz ve benzersiz olarak nitelendirilen kendilerine özgü inançları ve yaşam tarzları olan Hint-Aryan kökenli yerli bir halk değil asyayı fethetmek isteyen ve bu uğurda bu bölgelere seferler düzenleyen iskenderin kayıp kabilesi.
damıttıkları içkileri içip yetiştirdikleri kenevirleri tüttürüyorlar.
Tuncelinin Mazgirt ilçesinde, 1937 ve 1938 yıllarında yaşanan olaylarda yüzlerce insanın hayatını kaybettiği alana Dersim 38 Anıtının yapımına başlayan mimar.
Ayrıca Doktor sait kırmızıtoprak'ın (şivan) oğludur.
TÜiK'in Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2011 verilerine göre en fakir yüzde yirmi ile en zengin yüzde yirmi arasındaki gelir farkı 8 kat olarak saptanan uçurum.
özgür-demokratik eğitim, insanca-kardeşçe yaşam istiyoruz şiarıyla 4+4+4 eğitim yasasının yaratacağı kaos karşısında tepki göstermek için 15 eylül 2012 cumartesi günü Ankarada yapılacak kitlesel basın açıklaması eylemidir.destek veren herkes beklenmektedir.
ingilterede bulunan York Üniversitesinden bilim insanları içlerinde Türkiyenin de bulunduğu 10 ayrı ülkede cinsiyet eşitsizliğinin, eş seçimini nasıl etkilediğini araştırmış. Araştırma sonucunda kadın ve erkeğin daha eşit olduğu toplumlarda iki tarafın da evlenecekleri kişide eğitim ve zekaya öncelik verdiği görüldü. Kadın ve erkek arasındaki uçurumun daha geniş olduğu ülkelerde ise erkeklerin evlenecekleri kişiden namuslu olmasını ve iyi yemek yapabilmesini beklediği saptamış.
Türkiyede erkeklerin evlenecekleri kişide aradıkları ilk üç özellik şöyle sıralandı: Bekaret, dış görünüş ve ev işlerinde becerikli olmak. Türk kadınlarının evlenecekleri kişide aradıkları ilk üç özellik ise şöyle: Eğitim ve zeka, hırs ve çalışkanlık, sosyal statü. araştırma bunu diyor.
Ülkemizde ilk tütün eksperliği eğitimi 1889 yılında reji tarafından verilmeye başlanmıştır. Reji idaresi yetiştirdiği tütün eksperlerini yurdun dört bir yerinde ilk kez uzman olarak çalıştırmıştır. Cumhuriyet döneminde reji uygulamasının kaldırılması/rejinin millileştirilmesinden sonra 1929 yılında TEKEL idaresi tarafından lise mezunlarına 2 yıllık eğitim verilerek tütün eksperi yetiştirilmiştir.
1969 yılında yürürlüğe giren 1177 sayılı "Tütün ve Tütün Tekeli" yasası ile tütün eksperliği görevlerinin Tütün Eksperleri Yüksekokulu mezunlarınca yapılması öngörülmüştür. Bu yasa gereği Gümrük ve Tekel Bakanlığınca 1975 yılında istanbul'da kurulan Tütün Eksperleri Yüksekokulu (TEYO), lise mezunlarının ön kayıtla öğrenci alarak öğretime başlamıştır. Böylelikle 1929'dan bu yana kurs şeklinde yürütülen tütün eksperliği eğitimi yeni bir şekil kazanmıştır.
Öğretim süresi 1978 yılında 3, 1982 yılında 4 yıla çıkarılmış ve 1983 yılında 2809 sayılı yasa ile yüksekokul, istanbul Üniversitesi Orman Fakültesi'ne bağlanmıştır.Öğretim süresinin 4 yıla çıkarılması ve istanbul Üniversitesine bağlanması ile eğitim ve öğretim üniversiter bir yapı kazanmış, öğretim programında tütün ve sigara endüstrisinin gelişen ihtiyaçları göz önünde tutularak gerekli formasyon kazandırılması amaçlanmıştır.
1987 yılından itibaren TEYO mezunlarına Tütün Endüstri Mühendisi unvanı verilmeye başlanmış ve bu unvan daha sonra Yükseköğretim Kurulunun 01.03.1991 tarih ve 91.9.257 sayılı kararı ile Tütün Teknolojisi Mühendisi olarak değiştirilmiştir.
1987 yılında 3389 sayılı yasa ile istanbul'dan Akhisar'a nakli kararlaştırılan ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesine bağlanan Yüksekokulun adı ve bağlantısı 1992 yılında yürürlüğe giren 3837 sayılı yasa ile Tütün Eksperliği Yüksekokulu olarak değiştirilmiş ve Manisa ilinde kurulan Celal Bayar Üniversitesine bağlanmıştır
http://haber.gazetevatan....eyen-gen/456421/41/Saglik
Columbia Üniversitesi Tıp Merkezinde yapılan yeni bir araştırma, iştahı düzenlemede kilit rol oynayan bir beyin reseptörü keşfetti. Fareler üzerinde yapılan deneyler sonucu bulunan reseptörü Gpr17 olarak adlandıran bilim insanları, farelerin iştahını azaltmayı ve artırmayı başardı. araştırmalar sonuç verirse obezite diye bir hastalık tarih olacaktır.
Son atmış milyon yıldır Batı Akdeniz çanağında yetişen bir ağaç türüdür Mantar Meşesi.
Kabuğundan conta elde edilen bu ağaç, uzay gemisi, otomobil motoru, ısı yalıtımı ve daha birçok sektörde stratejik bir ürün olarak kullanılmaktadır.
Mantarın özellikleri ile sanayi ve günlük hayatımızdaki faydaları:
- Tabi mantar; doğal bir yangın inhibitörüdür, alevi yaymaz ve yandığında toksik gaz çıkmasına sebep olmaz
- Antimikrobiyaldir ve bünyesindeki süberin özü sayesinde doğal bir böcek kovucudur
- Uzun süre dayanıklı ve istikrarlı kalitesi ile kullanılabilirliğini çok uzun seneler korur ve kombine olduğu ürünlerin dayanıklılığındaki istikrarı temin eder.
velhasıl bir sürü kullanım alanı vardır ama adından pek söz edilmez.
ilk çağın en ünlü kentlerinden biri olan Efes te bulunan genelev, tarihte reklamı yapılan ilk müessesedir. Kentin büyük tiyatrosuna giden mermer yolun ortasına yakın bir yere kazılmış ayak izi ve yanındaki bayan figürü geneleve giden yolu göstermektedir. Bu ayak izinin öyküsü çok enteresandır. Bu iz, şehrin en iyi ve en çok aranan fahişesinin sol ayağının iziymiş. Bu hanım kente yeni gelenlerin kendisini kolayca bulabilmeleri için izi bir çeşit yön tabelası niyetine koymuş oraya; çünkü parmakların ucu 100 m. ilerdeki genelevi gösterir konumda. izin yanında bir kavşak işareti, bir bayan, bir taç ve bir kalp de var. Arkeologlar bu antik reklam panosunun yorumunu şöyle yapıyorlar: Kraliçeler kadar güzel olan benim aşkımı istiyorsanız kavşakta soldaki eve gelin!
Başka bir araştırma grubu tabelada para olduğunu, bu durumda açıklamanın, parası olan ve aşk arayanlar yolun sonundaki güzeli görün; şeklinde olacağını savunmuşlar.
Ayrıca, genelevin tam karşısı Celsus kitaplığı ve bu iki bina arasında yeraltı geçidi var. Bu durum, kentin önemli şahsiyetlerinin gizlice geneleve gitme olasılığını hatırlattı bana. Önemli şahsiyetler ya da eşlerinden korkan Romalılar.. Geneleve değil de kütüphaneye gidiyor görünmeleri onları dışarı karşı düzgün bir insan gibi gösterirken aslında direkt kapısından geneleve girmeleri onların daha yalansız bir adam olacağı gerçeğini değiştirmiyor.. Madem yapıyorsunuz arkasında durun..
http://haber.gazetevatan....nif-basti/435437/1/Gundem
istanbul ismail Erez Endüstri Meslek Lisesi'nde öğrenciler, pazartesi gününden itibaren kantinde uygulanan yüksek fiyat politikasını ve kantinde satılan yiyeceklerin lezzetsiz oluşunu protesto etmek amacıyla kantin boykotuna karşılık okul müdürü, üç öğretmen ve üç sivil polis bu haklı tepkiye engel oldukları eylem.
http://haber.gazetevatan....yakalandi/431538/11/Haber
PSV Eindhoven'ın TV ekibi, UEFA Avrupa Ligi maçı öncesi Trabzon kentinde yaptığı çekimlerde Hollandalılar'ın çektiği görüntüler arasında bir kişinin denize çişini yapması da yer aldı. güleriz ağlanacak halimize.
sabah gazetesi yazarı engin ardıç diye bir şahsiyetsizin chp milletvekili şafak pavey'e kullanmış olduğu çirkin tabir. bir gazeteciye yakışmaz cümleler.
Ne olur bir sabah kapım çalınsa
Açınca gülüşün içime dolsa
Belki bir meyhane biraz da rakı
Sen türkü söylesen ben eşlik etsem
Bakmayın çekilen perdelerin
Aydınlık oluşuna bu şehirde
Renk renk desenlerine kanmayın
Saklısında kimbilir kaç yüreği
Bu ayrılıklar boğar
Kimbilir ardına kadar susmuş ömürleri
Paslanmış ne çok kapı bekler
Hasretin gibi çarpıyorum kapıları
Soluk soluğa atıyorum kendimi sokağa
Taşlarında izmaritlerimi ezdiğim kaldırımlar
Sicim bir yağmur altında
Bir yanıtım yoktur
Seni soran açelyalara
Bir meyhane bulur beni
Beyaz kefeni kirlenmiş masalar
Yorulmuş bir rakı alır beni
Kalbime seni sorar
O an duracak zannederim bu gevezeyi
Sol kolumda bu aşkın uyuşmuş ağrısı
Otuzbeşlik ne ki
Meyhaneci yetmişlik getir
Tek başına gitmiyor bu zıkkım
Kavunun tadı zehir
Sen yoksun boynu bükük saatlerin
Bu akşam "Dürüyemin güğümleri kalaylı"
Gitmiyor be abla, değiştir şu bantı
"Bu ne sevgi ah bu ne ızdırap
zavallı kalbim ne kadar harap"
Çalmıyor artık
Öyle ya çoktan göçmüş Abdullah Yüce
Geceye su gibi dökülse sesin
Bizimle hüzünlü şarkılar gülse
Ellerin elimi bulsa ansızın
Kalbimden kalbine çiçekler koşsa dizelerinin şairidir.
Manisa ili Akhisar ilçesinin üzerinde bulunduğu Antik Thyateira Kenti, geçmişi erken bronz çağ dönemine kadar inen bir kenttir. Antik çağda önemli dokumacılık merkezlerinden biri olan Thyateira, bölgedeki başlıca merkezlere ulaşımı sağlayan yolların kesiştiği bir noktada bulunması nedeniyle, askeri ve ticari açıdan da önemli bir kavşak oluşturmaktaydır.
Halk arasında “Tepe Mezarlığı” adıyla anılan semtte yapılan kazılarda, Roma dönemine ait sütunlu bir cadde ile çeşitli mimari parçalar ve sikkeler bulunmuştur. Mevcut kalıntıların yanı sıra, Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait Ege Bölgesi’nde bulunan yedi kiliseden, Thyateira Kilisesi’nin bulunduğu yer olarak da inanç turizmi kapsamında ziyaret edilen önemli yerlerden biridir.
Ludwig Van Beethoven'ın hayatını ,kişiliğini ve müziğe olan tutkusunu anlatan harika bir müzikal film. ''müziği duymak isterseniz sessizliğinizi dinleyin'' ve ''Tanrı insanların kulaklarına fısıldayıp bana bağırdığı için sağır oldum '' sözleri filme damga vurmuştur. Gerçek anlamda bir müzisyenin sanata bakış açısını en ince ayrıntılarıyla görmemizi sağlayan bir yapıt. Müzikhallerden hoşlanmayan insanların bile sevebileceğini düşündüğüm film.
insanın öfkesini kontrol altında tutamamasıdır.öfke neşelenmek kadar normal bir duyguyken, saldırganlık gibi dışavurum davranışlarla sergilemek normal insan tutumu değildir.
Millî Eğitim Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği kapsamında merkez ve taşra teşkilatı kadroları için Unvan Değişikliği Sınavını 14 Ağustos 2011 tarihinde yapacaktır. Ancak söz konusu sınavın dün yayınlanan kılavuzunda yer alanlar milli eğitim bakanlığının yeni fiyaskolarından biridir.Amaç unvan değişikliği değil mağduriyet yaratmaktır.
açılımı ilkokul öğretmenleri sağlık ve sosyal yardım sandığıolan kuruluş.ilköğretim 1. kademe öğretmenleri ile milli eğitim bakanlığı memurları üye olabilirler.