Benden önce söylenmiş sözlerin haklılığına
Kizdığım oldu zamanında ama inandığımda
Ömrümde her şarki başka bi kapi açti
Bu sarkinin ardinda sen
Bu kapinin ardindaysa benden önce söylenmiş sözler vardi
Çok zor günler geçirdim vaktiyle
Alemde savaşlar çirpinişlar nihayetinde
Asik olmak kismetmis yar, sana..
Asik olmak kismetmis yar..
Seçtiğimiz hayatlar mi bunlar? seçtiklerimiz mi ?
Bunca yokluk, bunca kiriklik, bunca aci
Seçtiklerimiz evet !
Hayat bu sevgilim çoktan seçmeli
Senin askinsa bi dönem ödevi
Bir gece cikip gelsen olmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen gelmezsen yar
Bir aksam çikip gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen öleceğim yar
Bir şarkı tuttum sevgilim bir kapı açtım ikimize
ikimiz çokmuşuz meğer bu resme
Kapatmadan bu kapıyı yinede
Bu yaralar bereler sanadır bileler ...
Bu yaralar bereler sanadir bileler
Göreler askimi
Sahidim gök kubbe
Asigim bekletme
Çok canım yanıyordu gördüklerimden ve göreceklerimden
Benim kanayan dizlerim yoktu hayatta bi tek
Benim de kanattıklarım vardı elbet
Ezdigim kumlar ve geçtigim yollar hala gölgeni taşıyorlar
Hani demiştim ya en başında
Ne ayrılıklar ne aşklar ne başlangıçlar diye
Yani demem o ki çok zor günler geçirdim vaktiyle
Çok zor günler geçirdim vakiyle kalbimde
Firari endiseler nihayetinde
Asik olmak çok zormus yar sana
Asik olmak çok zormus yar
Bir gece çikip gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm begen gelmezsen yar
Ölecegim yar
Bu şarkı sadece benimdi sevgilim
Ve ben büyük bahçeler istemiştim ikimize
Yazmışsın ya 'onu sevebilecegimi düşünmüştüm' diye
işte o günden beri belkide bu yüzden sadece
Bu yaralar bereler sanaydı aşkı bileler
Göreler aşkımı şahidim gök kubbe
bir nazım hikmet şiiri
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken ben bir geceyi
bir uzun geceyi gene uykusuz
ağrılar içinde geçirmişimdir
düşünmüşümdür hasretliği ölümü
seni memleketi düşünmüşümdür
seni memleketi dünyamızı.
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken hiç umut yokmu
umut umut umut... umut insanda
aynı sinırlar içinde yaşanan iki farklı inanç...ve akıl almaz bir tezat! öyle böyle değil, milyonlarca oruçlu ama cadde de , meydanda görünürde kimse yok... davul yok, bağoran yok, çadır yok; parti, belediye, reklam, siyaset hoyratlığı-çirkinliği istismarı, iftar koşuşturması, "yetişemeyeceğim" telaşı yok...işte öyle sessiz sedasız tutuluyor.
dünya çocuk hakları günüymüş lakin
doğmayın çocuklar doğmayın
insanlığın kuruş kuruş satıldığı bu dünyaya doğmayın demiş ya Yılmaz Güney işte tamda bu durumdayken ne hakkı.