Depresyon belirtisi olabilecek Hakan taşıyan tespiti. Ayrıca Ne zaman bir tren çığlığı duysanız içinize elveda sızısı geliyorsa durum iyi değil dostlar.
Normalde hafta sonu tatil olan kişiler için hafta kapanışı cuma akşamıdır ama Çarşamba günü mesai bittiyse son iki günün nasıl geçtiğini anlamıyorum bile… hatta hafta ne ara başlayıp ne ara bitiyor, onu da takip edemiyorum son zamanlarda.
ihsan Oktay anar’ın sıklıkla kullandığı deyim. Bir şey mutlaka olacaksa bile aksi için en azından karşı tarafı olabildiğince uğraştırmak gibi bir anlamı olsa gerek.
Kayıp olduğu için Müge anlı’da kızları tarafından aranan ve 20 yıl önce öldürüldüğü ortaya çıkan bir kadın. Eski kocası ve ailesi tarafından deyim yerindeyse infaz edilmiş… bu kadar zaman nasıl ortaya çıkmaz ya… Ve o kız çocukları sadece annelerini kaybetmemiş, amcalarının tacizine uğramışlar, akla hayale gelmeyecek şiddetlere maruz kalmışlar… bütün bunlar Ordu’da, istanbul’da yaşanıyor öyle doğuda falan değil… yılın son gününde yine insanlara dair bir umudum kalmadı, teşekkürler mügecim.
Çok acıklı bir radyo tiyatrosu. Dostoyevski’nin bir yufka yürekli öyküsünden uyarlanmış. Hayatı boyunca hiç mutlu olmamış vasya’nın, hayalleri gerçekleşip de Mutluluğu bulduğu anda aklını nasıl yitirdiğini görüyorsunuz…
Alakasız bi anda karşıma çıkan karakter. ilhan Mansız tarafından canlandırılmıştı ve ölüm sahnesi çok travmatikti… açayım da azıcık ağlayım. Ondan sonra da muhteşem yüzyıl şehzade Mustafa’nın ölümünü izlerim fjjdjd. Gelmek isteyen olursa buyrun;
Kızılcık şerbeti Fatih Karakterine can veren oyuncu. Yakışıklı mı değil mi tam emin değilim Ama ses tonunu çok beğeniyorum. Kaybettiği Babasıyla ilgili bir şeyi anlatırken de gözleri dolu dolu olmuş… kıyamam ya.
Bazen hemcinslerimi anlayamıyorum. Niye arkadaşım insan bunu kendine niye yapar… seni yolda kim görecek, ola ki gördü topuklu ayakkabı giymiyosun diye kim kınayacak. Boy kompleksin bile olsa şu işlenceye değmez…
En hafif tabirle saygısızlıktır. özellikle kurumsal bir ortamda üstünlük kurma çabası olarak algılanır. “Asker arkadaşın mıyım ben senin lan hayırdır?” Da denilmiyor işte…. ısrarla siz demeye devam edersiniz ama rahatsızlığınızı anlayabilecek kafa var mı, sanmıyorum. Ya da rahatsızlık vermekten hoşlanıyor olabilir türlü türlü insan var.
Terbiyenin, nezaketin eğitimle falan hiçbir ilgisi yok gerçekten ya.
Herkesin sadece Kablolu kulaklık kullandığı ve telefonuna şarkı indirip Bluetooth’la birbirine gönderdiği dönemde daha çok görülen, kulaklığın iki ucunu paylaşarak beraber müzik dinlemek şeklindeki samimi arkadaşlık. Artık beraber dinlemek için maksimum birbirine şarkı linki gönderiyorsun evet o da güzel ama bunun yerini tutmuyor…
Şimdi bir manzaraya karşı bu şekilde müzik dinlemek isterdim bir dostumla…
Erkan Avcı’nın müthiş şekilde canlandırdığı karakter. Ayrıca Dizideki en tatlı karakter bence. Yer yer çocuksu ve ciddi, sevgi dolu, ponçik bir abimiz.* bu arada tek şanssızlığı Feyza gibi salak bir kızı olması.
6 yaşında istanbul’da bir mezarlıkta istismar edilip boğularak öldürülen bir kız çocuğu. Geçen cuma ailesi tarafından Müge anlı’da kayıp olarak aranıyordu… maalesef zaten dilencilik yapan bir çocuk, son görüntülerinde katili ile beraber bir çöp konteynerini karıştırıyor ve adamın peşinden gidiyor işte… sonrası malum. Adam(!) Görüntülerden takip edilip bulunmuş ve olayı itiraf etmiş… Şerefsizin savunması ise “Çocuk peşime takıldı, yanımda yürüdü. Mezarlığın orada 200 lira istedi. Vermeyince küfretti. Moralim bozuk olduğu için sinirlendim. Çocuğu mezarlığa soktum. Mezarlık içinde kızın üzerinde bulunan eşarpla iki mezar arasında boğdum. Üstünü de otlarla kapattım” şeklinde. Kafayı yicem…
Alper canıgüz’ün “Bir kamu davası” serisinin üçüncü kitabı. Çocuk dedektifimiz Alper kamu hiç büyümüyor- büyümesin de-, o hep 5 yaşında ve katillerin, uğursuzların karşısında hep bir vicdan azabı gibi dikilmeye devam edecek gibi duruyor.* umarım bu seri hiç bitmez…
Başlığının açılmamasını hayretle fark edip hemen ilk taşı atıyorum, iki üç güne kadar buraya dönüp değerlendirmesini de yaparım…
Edit: kitapta en çok bir kamu davası serisinin bitmemesini sevdim, umarım Alper canıgüz durup dinlenip yine tekrar yazar Alper kamu’yu. Çok güzel detaylar vardı, spoiler olmasın ama bomba gibiyim şarkısı bile hayretimucip şekilde güzeldi. Söz müzik işine de girebilirsiniz sevgili Alper canıgüz.*