Her alan gibi psikoloji de geçmişten günümüze çeşitli değişimler geçirerek gelmiştir. Akıl hastalarının yakıldığı, işkencelerden geçtiği, cadı olarak nitelendirildiği karanlık bir dönemden yine insanın pasif olarak ele alındığı 'öğrenme psikolojisi' olarak nitelendirilen döneme geçildi. Çözümler, her insanda aynı şekilde uygulanan tıbbî bir basitliğe indirgendi. Freud bilinç, bilinçaltı, bilinçdışı kavramlarını kullanarak insanın ruhsal sorunları üzerindeki etkileri insanın kendisine çekti. Çevrenin yadsınamaz etkisinin yanında kişinin kendi ruhsal sorunları üzerindeki etkisi de yok sayılamazdı. Her alanda mihenk taşı olan kişiler vardır bunlar o alanın değişip dönüşmesini sağlar. Bu demek olmuyor ki Freud tüm söylediklerinde haklı ancak psikolojiye yön veren isimlerdendir. Ondan sonra gelen varoluşçu terapiler, bilişsel davranışçı terapiler onun etkisi ve üzerine eklenmesi ile oluşmuştur.
Zehirli mamalar ile bir çok hayvanın ölmesine neden olup sinirleri alt üst eden olay. Kendi yaşam alanınız zarar görmesin diye hayvanlara bunu yapmak nasıl bir vicdan ya. Ülkede her şeyin bu kadar normalleşmesine deli oluyorum artık.
Yazdıkları mektup üzerinden yıllar geçmesine rağmen dünyada hâlâ çok az şeyin değiştiği Kanadalı eylem grubu.
"Siyasal olarak bilinçli, çevreci, toprak anaya tecavüz ve onu tahrip eden ataerkil toplumun iktidar ve kâr hırsına meydan okumaya kararlı kadınlar olarak, onların bizi terörist olarak damgalamasını kabul etmiyoruz. Bize yönelik suçlamalara dair radikal çözümlemelerimizi birçok kızkardeşimizin de paylaştığını biliyoruz. Yüzyıllar boyunca otoriteler, direnen kadınlara şiddetle karşılık verdi; bizleri “cadı” olarak damgaladılar ve yaktılar, şimdi ise bizi “terörist” olarak damgalamaya çalışıyorlar ve çimento mezarlarda yakmaya çalışacaklar.
Devlet ve onun medyası, insanların isyancı ruhumuzla bağlantı kurmasını engelleyip bizden korkmalarını sağlamak için bizi “fanatikler” olarak göstermeye çalışıyor. Bu toplumun liberalliğinin, kurumların, yasaların ve yalanların arkasındaki yöneticilerin ve tecavüzcülerin hasta yüzünü saklamasına izin vermemeliyiz. ister nükleer santraller ve nükleer silahlar yoluyla olsun, ister endüstriyelleşme, hapishaneler ve gündelik hayatımızdaki cinsel terörizm yoluyla, sürekli onların şiddetinin tehdidi altındayız. Saldıkları korkuya karşı cesur olacağız ve onların kâr hırslarına kadın savaşçıların kararlılığı ve gücü ile meydan okuyacağız. Dünyayı kâr hırsının yıkıcılığından kurtaracak ve gelecek nesillerin hayatta kalmasını sağlayacak bir direniş hareketinin geliştiğini göreceğiz.
Bu toplumda, sürekli çatışmadan ve direnmeden “özgürleşmiş” bir kadın olmak imkansız. Fakat bu çatışma ve direniş sorunun kapsamına dair bir bilinç tarafından şekillendirilmediğinde, çabalarımız yönünden sapacaktır ve anlamsızlaşacaktır. Kadın hareketi sadece bir konu etrafında bir mücadele olamaz; ekolojik mücadeleyi, yerli halkların direnişi ve anti-emperyalist özgürleşme hareketlerini de benimsemelidir çünkü bizi tahakküm altına alan ataerkil kurumlar aynı zamanda hayvanları, yerli halkları, üçüncü dünya halklarını ve yeryüzünü de tahakküm altına almaktadır.”
Kıyıda köşede kalmış royksopp şarkısı. Jamie irrepressible'ın şahane sesi efektler nedeniyle arka planda kalsa da güzel ve zamane şarkılarından farklı olmuş.
Yazdığı bir entryi okuyunca nickine takıldı gözüm. sevdiğim gerçek bir gazeteci olan ulrike'in adını almış. Güzel entrylere imza atacağını düşünüyorum hoşgeldin.
Çocuklara gerçeklikten uzak bir kadın betimlemesi yerine frida kahlo gibi daha gerçekçi hikayeler ile ulaşmayı amaçlayan Arjantin'de bir yayının başlattığı kampanya. Herkesi tektipleştiren moda sanırım kızların prenseslere özenmesi ile başlıyor sonra yerini manken ve oyuncalara özenmeye bırakıyor. Tüm bunlar sıradan insanların çok uzağında olan şeyler ve buna ulaşmak için çok kötü duruma gelen kadınlar var. Son olarak sözlerimi noktalarken kendinizi sevin diyorum.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/937469/+
"Kağıt toplayan adama doğum günü hediyesi ver" etkinliğini facebook sayfalarında paylaşıp bize güzelliğin ölmedigini göstermişlerdir. Sadece istanbul'da değil her yerde yapılacak güzel şeyler bitmemeli. "Ben çuvalı doldurursam yeter" diyen bir adamı mutlu ettiler. Burda açtığınız anlamsız başlıklar kadar iyilik yapsanız olmaz mı?
https://galeri.uludagsozluk.com/r/933761/+
Silopi'de ölüsü yedi gün sokakta kalmış Taybet ana'nın çocuğunun yazdığı yazıyı sizle paylaşıyorum. Hiç empati yapabiliyor musunuz? Tüyleriniz ürpermiyor mu deriniz yerinden çekiliyormus gibi olmuyor mu? Anneniz sokak ortasında yedi gün boyunca ölü uzanıyor böyle bir acının tarifi yok. Saygınız olsun vicdaniniz olsun biraz.
Boşuna sevinmeyin. Devlet bu ülkeye milliyetçilik empoze etmeye devam etmek için hiçbir zaman bitirmeyecek pkkyi ayrıca barıştan yana da hiç olmayacaklar. Çünkü bu onların besin kaynağı. Bu onların otoritelerinin dayanağı. Mazlum halk üzerinden kendilerini sağlama almaktan başka dertleri yok. Ve o halk şu an kimsenin umurunda değil.
Her zamanki gibi medyanın görmezden geldiği hükümet destekli IŞiD çetelerinin yaptığı katliamdir. Küçücük çocukların ölü bedenlerinin fotoğrafları paylaşiliyor. Akp'ye oy veren herkesin parmağı var bu katliamda. Maan'da Lazkiye'de alevilerin öldürülmesinden sorumlu devlet şimdi de rojovadaki kürtleri katlediyor. Nasıl bir ülke burasi sinir kapıları sonuna kadar açık sınırda yaşayan kimsenin can güvenliği yok. Antakya'da cihatçılar tarafından kafası kesilerek öldürülen vatandaşı düşünün. Herkes kendini düşünmekten sadece kendi aidiyetine ait katliamlari görmesin. Vicdanı olan her insanın bunlari görmesi gerek.
Uludağ sözlükteki çoğu erkek yazarin, sex hayatınin olduğunu göstermeye çalışmak için açtığı başliklarin yarattığı izlenimdir.yazılanlarin çoğu yalandir bence doğru olsa bu kadar göze sokmaya,birlikte olunulan insani bu kadar asagilamaya gerek duyulmazdi.
foucault'nun terimi olup ,bulunduğu durumdan çıkmış olmak ve bu durumda ki farklılıklar olarak en basit tanımını alır.heterotopialar rahatsız edicidirler,bu durumun nedeni,bunu ve şunu adlandırmayı olanaksız kılmalarıdır.adları paramparça ve karmaşık etmeleri,sözdizimini,hem de cümleleri kurarken kullandığımız söz dizimini değil,sözcükleri ve şeyleri hem yan yana hem de karşıtlık içinde birbirine tutturmaya neden olan ve göze daha az çarpan sözdizimini önceden yıkıma uğrattıkları için,dilin gizlice altını kazıp oymalarıdır.söylemi kuruturlar,sözcüklerin yolunu keserler,dilin var olabilirliğine kaynağında karşı çıkarlar;mitlerimizi çözüp eritirler ve cümlelerimizin lirizmini kısırlaştırırlar.bu tanım ise borges'in bir pasajından alınma olup bu bir pipo değildir kitabının önsözünde de geçer.