erkek cinsinin doğasında çirkinlik vardır ve kadınların göz zevkini bozmamaları için, çirkinliklerini gizlemek üzere allah onların yüzlerinde bolca kıl çıkartmıştır.
birisine aşıksınızdır o da size karşı boş değildir fakat bir şekilde birlikte olamıyorsunuzdur.
sokakta yürürken güzel bir kız ya da yakışıklı bir erkek gördüğünüzde ona layık olduğunu düşünür, böyle birisiyle olup mutlu olmasını istersiniz. çünkü ona yakışacağını düşündüğünüz tipi kafanızda belirlemişsinizdir ve bu tip kendiniz değilsinizdir.
oy kullanma hakkı tanınmaması gerekilen müsveddelerdir. beyinleri kulaklarından dizi karakteri olarak akıp gideli yıllar olmuş bu zombiler toplumdan dahi dışlanmalıdır. aksi takdirde toplumu da yozlaştırırlar.
hayır madem dizi izleyesin var, bari yabancı dizi izle de biraz kendine gel. türk dizilerinin insanı aptallaştırdığı bilimsel genel-geçer bir gerçek.
bu tipler kitap nedir onu da bilmezler. gerçekten süper üzücü.
hem ingilizce bilmeyip hem de bir sevgili yapmayı nasıl aklından geçirebilir bu tür kültürsüzler? kızları tavlamanın birinci şartı sular seller gibi ingilizce konuşabilme yeteneğidir. hatta bu yetenek karnınızdaki baklavaların varlığından bile daha önemlidir.
o yüzden sevgili yapmadan önce bir kursa falan gidin ama aslında o da yetmez. yurt dışına çıkmamışsanız sevgili işini tamamen unutun. ingilizce bilmek yetmez bir süre yurt dışında kalmış olmak da gerekir.
başa çıkması çok zor bir histir. sevdiğiniz kişiyle aylardır belki de yıllardır birliktesinizdir. ama içinizde bir şeyler aynı değildir artık. hele bir de uzaktaysa bu his daha da çabuk görünür. yanında olmanın nasıl bir his olduğunu dahi unutarak, onu sevmeyi de unutursunuz. bunu anladığınız vakitten itibaren ilişkiyi bitirip bitirmemeyi, bitirirseniz onu özleyip özlemeyeceğinizi, bitirmezseniz nereye kadar böyle devam edebileceğinizin muhakemesini yapar, yine de bir sonuca ulaşamazsınız.
ölümlü bir dünya için çok fazla fedakarlıktır. çok fazla ve çok gereksizdir. bu dünya tadına bakılsın diye var, içindeki fani konular için kan akıtalım diye değil.
hiçbir amaç, hiçbir ideal bu yeryüzünde ölmeye değmez. bu dünya sadece yaşamaya değer. bulutlarını izlemeye, denizine girmeye, çiçeklerini koklamaya, hayvanlarını sevmeye, ırmaklarını içmeye, gezmeye, dolaşmaya değer.
