deniz masmavi aşkın gözleri gibi,
deniz dalgalı aşkın gözleri gibi,
aşk kocaman deniz gibi,
aşk kocaman içinde kaybolurcasına.
denizin mavisi üstünde sapsarı güneşi,
aşkın mavisi üstünde sapsarı saçları,
aşkın kiprikleri sanki güneşin pırıltıları,
mavi pırıltılara, pırıltılar maviyi okşar.
her zaman bir aşk gemisi beklersin,
bahtına ya binersin ya binemessin,
yine bir sonraki gemiyi beklersin,
mavi sana bakar, sen maviye, sarı sana bakar, sen sarıya... M. G
Bizim köyde akşamları bir toz bulutu yükselir. Sığırlar çeşme teknelerine toplanır birbirlerini iterek, kana kana su içerler. Sonra ahırlara doluşur iştahla yerler önlerine konan samanı. Danalar meleşe meleşe emerler analarını. Ninem inekleri sağarken loş aydınlığın sahibi gaz lambası kovaya dolan sütün tutuşturduğu bir melodiyle titreyerek yanar.
Ocağın üstüne konan bir kazan süt;peit odununun cızırtısıylanefeslere yumuşaklık veren buharıyla fongurdar. Ninem bir tas süt verir bana köpüklü yerinden .Önce içine doğradığım köy ekmeği içer sütü sonra ben. Erken saatlerde uyku bastırır, ağırlaşır gözlerim yatarım yün döşeğine. Sanki bana bir yargibi sarılır sımsıkı uyurum.
Tan zamanı gürültüler gelir ahırdan. Hayvanlar sabırsızlanır çıkmak için. itişir kakışırlar böğüre böğüre gün ışığıyla kucaklaşırlar. Meleşir danalar analarını peşinden, güzel otlar geviş getirin kokulu sütler depolayın diye.
Pencereye vuran sabahın ilk güneş ışıkları havada toz zerrecikleriyle oynaşır. Sabah namazından dönen dedemle birlikte ihtiyarların gelişini seyrederim pencereden. Yan basar bizim köyün insanları. Dağlıktır bayırdır bizim oralar. Alışmıştır bizim oraların insanları yan basmaya.
Kahvaltı hazırdır yer sofrasında ,uykunu rehavetiyle ocağın cızırtısı dahada gevşetir insanı yer sofrasında.
Sonra çıkardım harmandaki armut ağacının dibine, otururdum güneşi iliklerime kadar hissederdim.
Teker teker çıkarlardı arkadaşlarım kapıları gıcırdatarak. Çıkardık koruluklara ormanlıklara dolaşırdık, çelik çomak ,saklambaç oynardık iri gürgenlerin, çamların gölgelerinde. Yerlere yuvarlanır gökyüzünü aralardık ağaçların arasından, bulutları seyreder şekillendirir çok şeylere benzetirdik;belkide hayallerimize. M. G