yaklaşımlardaki saçmalığın doruğa çıktığı bir durum.
1800 lü yıllardaki teknolojiden bahseden kişiler acaba 600 lü yıllarda nasıl bir teknoloji vardı haberdarlar mıdır merak konusu.ya da 200 yıldır evrimin tüm dünya kabul edilemediği iddiasının yanında binlerce yıldır herhangi bir dinin, o kadar baskılara rağmen, tüm dünya tarafından kabul edilmediğini de mi bilmiyor.
deniz baykal kemal anadol canan arıtman gibi faşistlerin de eklenmesi gerekir diye düşündürtür.yanlarına da mehmet barlas fehmi koru gibi gazeteci!!leri ve tabi sinan çetin gibi yönetmen!!!!leri de eklemek gerekir.
ayrıca matematik dehası olanları saymaya tenezzül bile etmemek gerekir.
ne kadar da "gerek" kelimesi yazmak gerekiyormuş ya.
kendine has bir fikri olmayıp onun bunun gazıyla şiddet içerikli eylem yapanların (komünistler var hadi dövek) anlamakta zorlanacağı olaydır.
bu kişilerin hiçbir zaman özgür yurttaşlar olamayacağını düşünürsek bu durumu da hiçbir zaman anlayamayacaklardır.çünkü onlar insanlarla koyunlar arasındaki farkı kavrayacak zihin aktivitesine sahip değillerdir.o yüzden de eylemdeki duyarlı çocukları ya örgüt üyesi olmakla suçlarlar ya da dış mihraklar yönlendiriyor derler.en garip suçlamaları ise "beyinleri yıkanmış" tespitinde ortaya çıkar.kendi yıkanmış beyinlerini hiç hesaba katmadan yaparlar üstelik bu garip tespiti.
68 kuşağından sonra ortaya çıkan saçmasapan gençlik sebebiyle hiçbir zaman unutulamayacak bir kuşaktır.bu fetişin sonlanması için genç kuşakların 68 ruhunun üzerine çıkması gerekiyor.ancak sözlükteki gençlere bakıp genel bir ülke gençliği değerlendirmesi yapınca, bu gençlerin bırakın 68 kuşağı ruhunu, 62'den tavşan ruhunu bile geçmesi imkansız görünüyor.
1980 öncesi olsa eleştirilebilir bir durumdur.ancak son 15-20 yıldır(özellikle de 2000 sonrası) üniversite öğrencisi profilindeki yozlaşma had safhaya vardığından bu durumun eleştiri olarak kullanılması da ortadan kalkmıştır.türkiyedeki üniversite öğrencilerinin çok büyük bir çoğunluğunun sosyal zekası ilköğretim 6-8. sınıf öğrencisi düzeyinde olduğundan anlamsız kalan bir önermedir.
dipnot: yumurtacılar kapsamdışıdır.en azından hala bir şeyler yapma gayretindeler.hala direnç gösterebiliyorlar ve toplumsal/siyasal olaylarda bir tavır sergiliyorlar.
malatyada ramazan ayında sigara içtiği için bir üniversiteliyi öldürmeleri de sayılır mı acaba?
ya da yozgatta bir öğrenciyi yine aynı sebeple öldüresiye dövüp yeşilırmak'a atmaları?
ya da taşra okullarında ülkücü olmayan tüm öğrencilere zorla döve döve "genç ülküdaş" dergisini satmaya çalışmaları?
ya da hoşlandıkları ama kendisine yüz vermeyen kızın erkek arkadaşını "davaya laf söyledi" diyerek linç etmeleri?
ya da kantinde kendi masalarına oturduğu için (ki babalarının parasıyla mı alınmıştır o masa bilinmez) okula yeni gelmiş çocukları aşağılayıp dalga geçmeleri ve akabinde dövmeleri?
ya da sırf solcu olduğu için birkaç öğrenciyi dolmuşa bindirmeyip yaz-kış okul-şehir arası 8 km yolu yürümek zorunda bırakmaları?
ya da "durumu bozuk bir arkadaşa para lazım" diyerek yardım toplayıp(istekle ya da zorla) toplayıp o paraları bi güzel yemeleri?
güzel bir durum olabilir.mesela böyle bir ilişki de kadın erkeğe "gençliğimi seninle çürüttüm!" , "gençliğime sana verdim!" , "en güzel yıllarımı sana verdim!" gibi suçlamalarda bulunamaz.erkekse, cinsel performans sıkıntısı yaşamayacağından aldatılmaz.
gerzekçe bir yaklaşımdır.sevilen kız eğer aynı zamanda seven kızsa zaten berabersindir.yok eğer seninle beraber olmayı istemiyorsa sadece sevilen kızdır ve seni sevmediği için, davranışların onu ilgilendirmez.dolayısıyla sadece kendi kendine oynadığın bir oyunun ahmak bir izleyicisi olur kalırsın.
ayrıca bu ülkede gerçekten ateistler vardır ve o ateistler dinsel konularda çok fazla yorum yapmazlar bilinçsizce inanan kişilerin olduğu ortamda, diye de fikir bildirilebilir bir önermedir.ayrıca ateizm salt islamla ilgili değildir.tüm dinleri reddeden bir felsefi akımdır.
ancak tabi ner zaman yok sayılmışlar ve bu yüzden de yok edilmişler ve yine bu yok sayılmaları yüzünden yok edilmeleri yankı bulmamıştır.
dipnot: ateizm herhangi bir insana düşmanlık beslemez.aksine özünde ve temelinde insan sevgisi vardır.çünkü ateizm insandan üstün hiçbir varlığı tanımaz kabul etmez.o yüzden insan eksenlidir tüm değer yargıları.mina urgan bir ateisttir veya aziz nesin.ama gerçekten ateizm felsefesini özümsemiş kişilerdir.ve bu insanların tek bir yolsuzluğu tek bir yalanı dolanı, tek bir haksız uygulaması, tek bir şerefsizliği olmamıştır.tüm insanlığı eşit ölçülerde sevmişlerdir.gerçi bu sevgileri onlara sevgi olarak dönmemiştir ama onlar yine de sevmeye devam etmişlerdir ölene kadar.
insanlıkdışı bir yaratığın verdiği sahte raporla yaşı büyütülmüş ve ardından başka bir insanlıkdışı yaratığın verdiği kararla idama mahkum edilmiş ve yine bir başka insanlıkdışı yaratığın emriyle infazı gerçekleştirilmiş 17 yaşında hayata gözlerini yummuş gencecik bir ülke insanıdır.
ona atfen yazılan ve ali asker tarafından yorumlanan "metris" türküsü ise devrimciler arasında yanlış algılanıp sürekli sevgiliye yönelik olarak söylenir.
fazlasıyla mütevazi ve komplekssiz bir arkadaştır kendisi. yorumları gördükçe üzülüyor insan. keşke biraz tansaydınız. ayrıca işini de iyi yapar. ölüyorum ve sıkı tutun şarkıları muhteşemdir mesela. aynı zamanda tasavvuf müziğine de çok meraklıdır. az biraz sinirli olduğu da söylenilebilir.
Robert James "Bobby" Fischer in açıklamasıyla cevabı verilecek tespitimsi. sovyetler birliğinden dünya şampiyonluğunu alan ilk abd li satranç sporcusu olarak vatan kahramanı ilan edildiği gün yaptığı açıklamada "israil işgal ettiği filistin topraklarından derhal çıkmalıdır. ayrıca ülkem olan amerikanın da bu toprakların asıl sahibi olan kızılderililere haklarını teslim etmesi gerekiyor." demiştir. tahmin edersiniz ki aynı dakika abd vatandaşlığından çıkarılmış ve vatan haini ilan edilmiştir. ne diyelim,doğru söyleyeni 9 köyden kovuyorlar.
not: 10. köyü bulmuş(izlanda ona kucak açmış ve vatandaşlık teklif etmişti) ve öldüğü 2008 yılına kadar bu 10. köyde yaşamıştır.
not2: annesinin yahudi olduğunu belirtmek gerekir.
not3: 11 Eylül 2001 günü Filipinler'de yayın yapan bir radyoya saldırıları yorumlarken şöyle dedi: "Ne kadar güzel haber bu. Ben bu saldırıyı alkışlıyorum. Amerika ve israil yıllardır Filistinlileri öldürüyorlar, soyuyorlar; ama bunlar kimsenin umurunda değil. Şimdi iş tersine tepiyor... Amerika yeryüzünden silinmeli."
baykal döneminde, mecliste yaptığı tüm konuşmalarda baykala bakıp onay isteyen, kendi fikrini beyan etmekten çok baykala yaranma kaygısı güden şişman milletvekili. gerçi kendi fikri var mıdır herhangi bir konuda, o da meçhuldür.